Memet Eser

Hastaneler rapor parası alır!

26 Ağustos 2012

 

 

ESKİSİ gibi değil işleyiş, artık GSS var. Birçok açıdan olumlu anlamlar yüklenen GSS uygulaması, işçiler açısından bazı olumsuzluklar taşıyor.
İlaç kuyruğu, muayene sırası vb. derken işçilerin SSK hastaneleri artık yok. Olsaydı raporlar dahil birçok işlem için hiç para ödenmeyecekti…
Neyse, biz gelelim bugünkü duruma..

Sağlık raporlarında ayrım...

Kamu yada özel hastane ayrımı olmaksızın alınan raporlar arasında bir ayrım yapmamız gerekiyor.

Yazının Devamını Oku

Asgari ücret değişikliğine dikkat!

20 Ağustos 2012

2012 yılının ikinci yarısı için belirlenen günlük 31,35 TL asgari ücret tutarı yürürlüğe girdi. Temmuz 2012’den itibaren asgari ücrete bağlı işlemler için bu tutar dikkate alınacak. Ancak, tam da bu noktada öteden beri yanlış uygulanan bir noktaya işaret etmekte fayda var.
Evet, uygulamada asgari ücretin aylık olduğu varsayılmakta; işçinin ücreti ödenirken ve sigorta primleri hesaplanırken bu varsayıma göre hareket edilmektedir.
Eskiden, girdiğiniz bir işyerinde hemen karşınızda bir yazı görürdünüz: Bu işyerinde asgari ücret uygulanmaktadır!...Gerçi bu uygulama kaldırıldı… Bazen de aylık asgari ücret tutarı diye 30 günlük asgari ücrete yer verilirdi… Artık gelenekselleşmiş bu uygulamaya “yanlış” dediğiniz de şöyle bir suratınıza bakarlardı... Ne diyor bu ya, gibisinden…
Evet asgari ücret günlüktür; aylık asgari ücret tespiti diye bir şey yoktur…. Meraklısı, Asgari Ücret Tespit Komisyonunca belirlenen ve Resmi Gazetede yayımlanan asgari ücret rakamlarına bakabilir.. 2012 yılına değil… Geriye doğru bakabildikleri tüm yıllara baksınlar.. Görecekleri günlük asgari ücrettir…
Denilebilir ki, çok mu önemli… Asgari ücret günlük belirlense ne aylık belirlense ne ? Evet çok önemli!

İşçinin ücret kaybı
Bir kere asgari ücretle çalışan işçinin ücret kaybı olmaması için günlük asgari ücrete göre işlem yapılmalı… 31 gün çeken aylarda, asgari ücretle çalışan işçinin ücreti 31 günlük ücrettir… Asgari ücret aylıktır diye, 31 gün çeken aylarda 30 günlük asgari ücret ödenirse işçiye eksik ücret ödenmiş olur… Bir takvim yılında 7 tane 31 gün çeken ay olduğuna göre, bu durumdaki işçilerin yıllık kaybı 7 günlük asgari ücret olur!...

Yazının Devamını Oku

SGK erken yaşlanmasın!

13 Ağustos 2012

Erken yaşlanma bir hastalık halidir. Kişinin kendi esas yaşından fiziki olarak daha büyük görünmesidir. Bu durumunu sağlık kurulu raporu ile tespit ettirenlere SGK daha kolay şartlarda emekli aylığı bağlamaktadır.
Ancak, SGK’nın birçok çalışanı aynı tehlike ile karşı karşıya...
SGK’nın 6-7 yıllık bir mazisi var. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığının kapatılıp her şeyi ile SGK ya devredilmesi ile önemli bir kurum hukuki varlık kazandı. Başlangıçta çalışanlarda heyecan da vardı.
SGK, kurulduğu tarihten bu yana merkez ve taşradaki özverili personelinin gayretleri ile hem reform çalışmalarını hem de bitmek bilmeyen af kanunlarını uyguladı.
Birçok SGK hizmet binası yeniden yapıldı veya onarıldı. Hizmet alan vatandaşlara daha verimli hizmet sunulurken, çalışan personel açısından da daha huzurlu çalışma ortamları tesis edildi.
Ancak, bunlara rağmen SGK personelinde gözle görülür bir motivasyonsuzluk var. Çoğu umutsuz. İşlerin çokluğundan yada yoğunluğundan değil bu bıkkınlık. Özellikle işe yeni başlayan personel SGK da kendine bir gelecek göremiyor. Yada böyle bir inanç genel kabul görüyor.
Birçok yönetim kadrosu için sınav yapılmaması, buralara sınavsız atama yapılması birinci neden. En son SGK merkez müdürlükleri için de sınav şartı kaldırıldı. Böyle olunca, zorlu KPSS sınavları sonucu yüksek puanlarla SGK ya girenler, bundan sonra ne yapacaklarını uygulamalı olarak yaşıyorlar. Çalışmaya, mevzuatı bilmeye, gayrete gerek yok… Çünkü sınav yok!.. Şu yada bu şekilde müdür olunabiliyormuş diyorlar… O zaman o yolları çalışmak lazım şimdiden diyorlar.

Yazının Devamını Oku

Toplum yararına çalışanların primleri

6 Ağustos 2012

İŞKUR kaynakları ile kamu kurumları ile sivil toplum kuruluşları ve özel kuruluşlar geçici statüde personel istihdam edebilmektedirler. Bu geçici istihdam biçiminde işsizlerin esasen eğitimi de hedeflenmektedir.
Bu kişiler çoğunlukla, yol yapımı ve bakımı, çevre düzenlenmesi, okul, hastane ve kamu binalarının temizlenmesi, ağaçlandırma, fidan yetiştiriciliği, teraslama vb. işlerinde çalıştırılmaktadırlar.
Bunların çalışma süreleri çoğunlukla altı aya kadar olmakla birlikte, dokuz aya kadar da uzatılabilmektedir.
Bu işlerde geçici olarak işçi istihdam edilebilmesi için, o kişilerin İŞKUR kaydı olması, 18 yaşını doldurmuş ve emekli/dul aylığı almaması gerekmektedir.
Bu şekilde istihdam edilenlere ise net asgari ücret ödemesi yapılmaktadır.
Bunlar adına diğer çalışanlardan farklı olarak sigorta primlerinin yatırılması gerekmektedir. Sigorta primlerini ise İŞKUR yatıracaktır. Yani prim ödeme yükümlüsü İŞKUR’dur. Prim ödüyor diye de İŞKUR işveren sayılmaz.
İŞKUR’un bunlar adına SGK’ye yatıracağı primler ise sosyal sigorta primleridir. Yani, kısa ve uzun vadeli sigorta primleri ile GSS primleri ödenmektedir.

Yazının Devamını Oku

Sizden gelenler

30 Temmuz 2012

Bu hafta, birbirinden farklı konularda gelen soruları cevaplamaya çalıştık. Özellikle ev kadını olarak yurt dışında bulunulan sürelerin borçlanması ile GSS bahsinde sorular var...

Ev kadınının yurt dışı borçlanmasıTürk vatandaşlarının yurt dışında çalışarak geçirdikleri süreleri borçlanmaları mümkün. Bu olanak ev kadınlarına da getirilmiştir. Onlarda, ev kadını olarak yurt dışında geçirdikleri süreleri borçlanabilirler.
Borçlandıkları süreler ise ülkemizde sosyal güvenliklerine sayılarak emekli olma hakkı kazanabilirler.
Yalnız, yurt dışında bulunulan sürenin belgelenmesi konusunda bazı sorunlar çıkabiliyor. Okurlarımız, özellikle hangi belgelerle bu durumun ıspatlanacağını, SGK’nın hangi belgeleri istediğini soruyor…
Bu kapsamda borçlanma yapacak olanlar, yurt dışında oturduklarına dair alacakları ikamet belgesi bu durumu belgelendirmeleri gerekiyor.
Şöyle ki; Yurt dışında Geçen Sürelerin Borçlandırılması ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmeliğe göre, ev kadını olarak geçen süreler, ev kadınlarının yurt dışında oturduklarına dair alacakları ikamet belgesinin;
a) Türkiye’de yeminli tercüme bürolarınca veya yurt dışında bulunan Türk temsilciliklerince akredite edilmiş tercümanlarca yapılmış ve ilgili temsilcilikçe onaylanmış tercümesinden,

Yazının Devamını Oku

Okul yöneticileri dikkat!

23 Temmuz 2012

Özellikle MEB’na bağlı okulların kaynak sıkıntısı yaşadığını herkes biliyor… Kayıtlarda bağış, karne parası vb. ile okulların gündeme gelmesi biraz da bundan. Aynı sıkıntı temizlik personeli vb. istihdamında da ortaya çıkıyor. Böyle olunca, okullar velilerin de katkısı ile hizmetli personel çalıştırıyor. İşte tam da bu noktada sorunlar çıkmaya başlıyor.

İşe alınan kimin personeli
İşte bu imkansızlıklar içindeki okullarda işe alınan hizmetli personel kimin personelidir ? Yada şöyle soralım: Kim işe almalı, kimin personeli olmalıdır?
Çalıştığı okulun mu yoksa o okul-aile birliğinin mi? Bu şekilde personel çalıştırılırken okul yöneticilerimiz daha başından buna dikkat etmeliler. Aksi halde SGK’nin ağır cezaları ile karşı karşıya kalabilirler…
Dilerseniz okullarımız için bir yol haritası çizip, yapacaklarını ve riskleri açıklayalım...

İşveren okul-aile birliği olmalı
Bu amaçla daha başında, ilgili SGK müdürlüğüne başvurup bir işyeri dosyası açılmalı. Dosya açılırken, şu hususa özellikle dikkat edilmeli: İşe alınan kişinin, diyelim (X) Lisesinin değil de (X) Lisesi Okul Aile Birliği’nin çalışanı olduğu özellikle vurgulanmalı ve işyeri numarası buna göre alınmalı. Sanki özel bir işyeri gibi...

Personelin sigorta girişi bu dosyadan yapılmalı

Yazının Devamını Oku

Yurtdışına gönderilen öğrencilere borçlanma hakkı

16 Temmuz 2012

TBMM tatile girmeden önce yasalaşan 6353 sayılı yeni “Torba Kanun” ile yapılan düzenlemelerden biri de, Devlet tarafından yurtdışına eğitim ve öğretim için gönderilenlere, yurtdışında geçirdikleri bu sürelerini borçlanarak sosyal güvenliklerinden saydırma hakkının verilmesidir.

Genel Kural
Bu borçlanmadan yararlanılabilmesi için şu şartların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir:
1- Öğrencinin sigortalı olmaksızın yurtdışına gönderilmiş olması,
2- Öğrencinin 1416 sayılı Kanuna tabi olarak yani mecburi hizmet karşılığı yurtdışına gönderilmiş olması,
3- Öğrencinin, öğrenimini başarıyla tamamlayarak yurda dönmüş olması,
4- Yurda dönen öğrencinin mecburi hizmet süresini tamamlamış olması.

Yazının Devamını Oku

İş kanunu cezalarını kim uygular

9 Temmuz 2012

Bazı meslek mensupları ve işverenlerimiz şaşkın, İzmir dışında Manisa, Balıkesir, Aydın gibi çevre illerde yeni adıyla Çalışma ve İş Kurumu il müdürlüklerinden cezalar gitmeye başlamış. Eskiden bu cezalar bölge çalışma müdürlüklerinden gittiğinden, bir yanlışlık mı var diye endişe ediyor ve nasıl itiraz edeceklerini soruyorlar. Baştan söyleyelim, yapılan işlemler doğru, artık bölge çalışma müdürlükleri yok.

Bölge çalışma müdürlükleri kalktı
2 Kasım 2011 tarihli mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan 665 sayılı KHK ile çalışma bölge müdürlüklerine ilişkin görevler yeniden yapılandırılan Türkiye İş Kurumu’nun taşra teşkilatı olan Çalışma ve İş Kurumu il müdürlüklerine devredildi.

Cezaları Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü uygulayacak...
Öte yandan, 665 sayılı KHK’nın geçici ikinci maddesinde de, kanunlarda bölge çalışma müdürlüğüne yapılan atıfların Çalışma ve İş Kurumu il müdürlüklerine yapılmış sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
Böyle olunca, 4857 sayılı İş Kanunu, 854 sayı Deniz İş Kanunu, 5953 sayılı Basın İş Kanunu, 4857 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun uyarınca uygulanacak idari para cezaları Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü’nce verilecektir. En son 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre idari para cezalarını da Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü verecektir.

Cezalar kimin geliri sayılacak?

Yazının Devamını Oku