Yeni çekirdek aile modeli

Şimdi efendim, o partiydi, bu partiydi, biri kutuplaştırdı, öbürü Ekvator’da buluşturdu bunları bırakalım.

Haberin Devamı

Sadece basit bir soru soracağım size:
Çocuğu olmayan neden çocuklunun halinden anlamaz?
Anlamaz mı sahi?
Kendinde olmayan, ancak insana ait bir durumu algılayabilmek, yine insana mahsus bir özellik değil mi?
Her kavram ve kelimenin içi boşalmıştı, bir empati kalmıştı.
Eh, o da sizlere ömür artık.
Düşünsenize, bu öyle bir mantık örgüsü ki, demek kadınsanız, bir erkeği anlamak için erkeğe dönüşmeniz; erkekseniz bir kadını anlamak için kadına dönüşmeniz gerekecek.
Nasılsa kayışı kopardık, artık senaryo yazma safhasına geldik.
Gerçi bundan çok kısa bir süre önce “Yok canım öyle saçmalık olur mu?” dediğimiz konuları ciddi ciddi tartıştığımıza göre, bugün gördüklerimize dayanarak gelecekle ilgili yapacağımız hiçbir öngörüye “Bu ileride kesinlikle olmaz” diyemeyiz.
Eğer çocuksuzluğu kötüleme işine girdiysek ve çocuksuz kadınların “yarım kadın” olarak algılanması için yürütülen hummalı çalışma resmiyete bindiyse, pek yakında karı kocadan oluşan “çekirdek aile” “aileden” sayılmazsa şaşırmayız artık.
Bakın, çok kârlı bir iş bu. Yeni evlenen karı-kocaya “ön aile” desin devlet mesela, “henüz tam bir aile olmadığının” vurgusu olarak.
Nasıl?
Devlet kanun koysun; “Evlat sahibi olmayan aileler, bundan sonra aileden sayılmayacak” desin.
Onlara, “hazırlık ailesi” anlamında “ön-aile” adı verilsin...
Devlet, genç vatandaşların evlendikten bir sene sonra içinde bebek hazırlığı yapmasını da zorunluluk haline getirsin...
Ha, kadın doğurmuyor mu? Kadının hamile kalmadığı her sene için bağlarsın “çocuksuzluk” vergisini...
Her sene artırırsın vergiyi...
Çocuk sahibi olmak değil, olmamak aileye yük olur.
İki kişilik çekirdek aile artık öyle bir noktaya gelir ki, “yeter artık, belimiz büküldü” der ve hazır olmasa dahi “çocuklu aile” olmaya karar verir.
Mecbur hisseder çünkü.
Zaten devlet, kalabalıklaşması koşulunda aileye destek olma sözü vermiştir.
Bebek beklendiği haberini alınca sevinçten çılgına dönen ve gözünü oy bürüyen yöneticiler, sözünü tutar ve çift sırf çocuklu olduğu için onlara çeşitli kolaylıklar sağlamaya başlar. (Bakın, bu kısmıyla günü yakaladık sanki, hm?)
Verdiği hizmetten dolayı oy da kazanır. Oh, ne âlâ memleket.
Bunu daha önce düşünemedinizse muhterem büyüklerim, buyurun Habitus’tan size dev hizmet.
Çocuksuzluk vergisi bağlayın bize, çok rica ediyorum.
Bağlayın ki, belimiz daha bükülsün.
Bağlayın ki üremeyenler kendisini “eksik insan” hissetsin, her şeyi bir yana bıraksın, hazır olan olmayan herkes evlat yetiştirmeye koşullansın. Bağlayın ki daha da delirelim, kafamıza huni takıp gezelim.
Olur mu?

Yazarın Tüm Yazıları