ELVIS Presley’i ilk gördüğüm yerde soracağım: “Hey, Kral insan! Mardinli misin sen?”
Muhakkak bazılarınız “Elvis öleli 33 yıl oldu. O yıl doğanlar artık yaş itibariyle Dante model, nerede göreceksin Elvis’i? Git cıvataları sıkıştır...” diye söylenecektir. Söylenin tabii ama bu Mardin meselesi önemli! * * * Vatan’dan Seyhan Sevinç yine güzel bildirmiş: “Michael Jackson için ölümünün birinci yıldönümü olan 26 Haziran’da mevlit okutacağını söyleyerek dikkatleri üzerine çeken Mıhellemi Dinler Diller ve Medeniyetlerarası Diyalog Derneği’nin Başkanı Mehmet Ali Aslan, Elvis Presley ile ilgili şok bir iddiada bulundu. Jackson için mevlit okutma amaçlarını açıklayan Aslan, 1977’de ölen Rock’n Roll’un kralı Elvis Presley’in, aslen Mardin’in Savur İlçesi’ne bağlı Dereiçi Köyü’nde yaşayan ‘Mıhellemiler’ adlı aileye mensup olduğunu iddia etti...” Malum, daha önce Michael Jackson için de cenaze namazı kılınmıştı Mardin’de. “O niye” derseniz, Michael Jackson bir zamanlar Elvis’in kızı Lisa Marie ile evliydi; yani Kral’ın damadıydı. O bakımdan... * * * Elvis’in soyağacının epeyce zengin olduğu söylenir. İngiltere Kralı Henry’lerden birincisine bağlayan da vardır, Navajo yerlilerine de. Biraz İskoçyalı, bir pinçik İrlandalı olduğu, İskandinavya’dan da izler taşıdığı söylenir. Meluncanlar da “Bizdendir Elvis” iddiasında. Mardinliler uçuyor mu peki? Büyük büyük büyükanne tarafından Arap veya Yahudi bir tarafı olabileceği de söylenir. Yani Kral Henry’ye inanan, buna da rahatça inanabilir. Bana göre hava hoş. Elvis’in öldüğünden emin olsam da, yaşadığına inanan hayranlarının tavrını sevdiğim için “Gördüm, yeminle...” diyenlere sempatiyle yaklaşıyorum. Elvis Mardinli çıkarsa da ancak sevinirim! Peki, nasıl ulaşacağız gerçeğe. İşin o kısmı basit: Bizzat Elvis’e soracağız. Elvis her yıl dünyanın dört bir yanında hayranları tarafından görülür. * * * İnternet marifetiyle yapılacak küçük bir araştırma sizi “Elvis’i gördüm” sayfalarına kolayca ulaştırabilir. Berlin’den Miami’ye, California’dan Virginia’ya görülmediği yer kalmamıştır. Kimi kamyonetiyle yola çıkmış bir kovboy eskisi olarak görür, kimi uzun yol şoförlerinin takıldığı bir restoranda kahve içerken. Elbet bir gün biz de rastlarız, sorarız: “Mardinli misin?” O güne kadar gözümde Mardinli Elvis’tir artık. Damadın mevlidine katılamayacağım ama onu da söyleyeyim...