Bırak(ma?) dağınık kalsın

Grupların yeniden buluşmalarında hayran baskısı/talebi kuşkusuz etkili, ancak çoğunlukla temel motivasyon para oluyor.

Haberin Devamı

‘Yeniden buluşma’ turnelerinin kimi tadında kalıyor, gruplara ve hayranlarına yeni tatlı hatıralar kazandırıyor. Bazıları ise “Bıraksaydık dağınık kalsaydı” tadı bırakmaktan öte gidemiyor.

Geçen hafta dünya medyasında istisnasız olarak yer alan tek ‘eğlence dünyası’ haberi ABBA’nın yeniden birleşme haberiydi. Türkiye’den Japonya’ya, Hindistan’dan Laponya’ya her yerde haber oldu bu ‘birleşme ihtimali haberi...’
Bir ara, yanılmıyorsam 2000 yılında yeniden bir araya gelip turneye çıkmaları için önerilen ‘inanılması güç fakat gerçek’ 1 milyar dolarlık (yazıyla bir milyar dolar!) teklifi reddeden grup, 40’ıncı yıldönümleri için buluşmaya sinyal çakmaya başladı.
En azından Agnetha Falkstog, 2014’te ‘Waterloo’ ile Eurovision’u kazanmalarının 40’ıncı yıldönümü için ‘bir şekilde’ birleşebileceklerini açıkladı Almanya’da.
380 milyon albüm satan ve hâlâ eski albümleri düzenli olarak satmaya devam eden ABBA’nın parasal açıdan bu birleşmeye ihtiyacı yok; zaten daha önceki teklifleri de “Niye birleşelim canım?” diye reddetmişlerdi. Agnetha da “Hayır işi için buluşuruz” mesajı vermiş.
Niye ayrışmışlardı diye soran olursa...
Grubu oluşturan Agnetha/Björn ve Benny/Anni-Frid çiftlerinin grup zirvedeyken kısa aralıklarla boşanmaları ‘doğal ölüm’ün gerçekleşmesine neden olmuştu.
Çok ilgiliymişim gibi yazıyorum fakat “ABBA birleşir mi, birleşmez mi?” heyecanı duyanlardan sayılmam. Haber değeri çok büyüktür, geniş hayran kitlesi sevinecektir, heyecanlanacaktır, bunlar elbette güzel. Öte yandan evinde sadece heavy metal gruplarının ABBA cover’larını toplayan albüm ‘A Tribute To ABBA’yı espri olsun diye bulundurmaktan öte ilgisi bulunmayan biri olarak hevesli gözükmem gerçekçi olmaz!
ABBA aracılığıyla ‘dağılmış grupların yeniden toplanması hadisesi’ne acı-tatlı örneklerle bakmakta fayda var.
ABBA’nın birleşmesi, müzik dünyasında pehlivan tefrikasına dönen ikinci ‘büyük’ hikâyeydi. En merakla beklenen Led Zeppelin’di ki; malum davulda merhum John Bonham yerine Jason Bonham’la beraber sahneye çıkıp bu beklentiyi gerçekleştirdiler.
John Bonham yerine oğluyla sahneye çıkmak kabul edilebilirdi ama John Lennon’suz The Beatles olamazdı. Artık George Harrison da olmadığına göre, belki de en büyük hayal asla gerçekleşemedi.
Müzik dünyasıyla biraz ilişkili olan herkes grupların uzun süre dağılmadan devam etmesinin bir tür mucize olacağını bilir. The Rolling Stones dışında bu zor işi başaran çıkmamıştır ki; onların da kaç kez direkten döndüğü malum.
Egosu yüksek isimlerin bir arada uzun süre yaşaması mümkün olmuyor; muhakkak bir ‘uzlaşmaz çelişki’ yumağına dönüşülür ve grup dağılır.
Zaman ve örnekler, “Büyük konuşma bence” diye bağıran örnekler de sunmuştur. Kanlı bıçaklı ayrılan nice grup, mesela The Police, Sex Pistols bir şekilde yeniden buluşmuş, çoğunlukla aynı hızla yine dağılmıştır.
The Eagles gibi güzel esprilere kapı açan birleşmeler de olmuştur. Don Henley, 1980’de grup kavga dövüş ayrıldıktan sonra yeniden birleşme ihtimali sorulduğunda “Ancak cehennem soğuduğunda” cevabı vermiştir. 14 yıl sonra birleştiklerinde verdikleri konserin adı ‘Hell Freezes Over’ olmuştur, yani ‘cehennem soğumuştur’...
Grupların yeniden buluşmalarında hayran baskısı/talebi kuşkusuz etkili, ancak çoğunlukla temel motivasyon para oluyor. ‘Yeniden buluşma’ turnelerinin kimi tadında kalıyor, gruplara ve hayranlarına yeni tatlı hatıralar kazandırıyor. Bazıları ise “Bıraksaydık dağınık kalsaydı” tadı bırakmaktan öte gidemiyor.
The Smiths gibi benim de yıllardır umutla beklediklerimin sayısı az açıkçası. Ama mesela The Replacements kısa bir süre önce yeniden buluştu ve uzun süredir kaybettiğim “Keşke şahit olsam” hissini körükledi.
Bizim memlekette ise Moğollar, Mavi Işıklar gibi sevindirici birleşmeler hatırlıyorum; daha geniş ele alınacak ve uzman yardımına (Naim Dilmener imdat!) ihtiyaç duyulacak bir konu bu...
Vaziyet böyle; ABBA sevenler beklemede kalsın özetle...

Yazarın Tüm Yazıları