UEFA kriterleri diyerek ülkemizde mi kılı kırk yarıyorlar, yoksa böyle kulüplere toleranslı mı davranıyorlar bir türlü karar veremedim. Sheriff takımıyla maç yapacaksınız, stada ulaşmak için ne yol, ne havalimanı, ne otel var.
Tiraspol’a 70 kilometre uzaklıktaki Kişinev’den yapılan yorucu yolculuktan sonra sahaya çıkan Beşiktaşlı oyunculardan üst düzey performans beklemek haksızlık olurdu. Sahaya çıktılar yürekleri ile mücadele ettiler.
Komünizmin kokusunu hala hissediyorsunuz. Tiraspol halkı 50-100 dolar arası maaşla ekonomik sıkıntılarını bir kenara bırakmış, ülkelerinin Avrupa’da mücadele eden tek takımları Sheriff için orkestraları ile tribünde şov yaptılar. Sovyetler Birliği dağılırken bir tümen askeri kendisine bağlayarak Tiraspol’u oluşturan Savcı Sheriff’in ekibi statta müthiş bir misafirperverlik gösterdi. Pon pon kızları ile Rusların ünlü Kalinka’sını çalarak gösteri yaptılar.
Tebrikler Sağlam
Sheriff ilk yarıda koşarak siyah beyazlılara nefes aldırmadı. Beşiktaş 10 kişi kalmış rakibi karşısında kazanmak için sistem değiştirdi. Koşan rakibe karşı gol yememeyi düşünen teknik direktör Ertuğrul Sağlam ikinci yarıda geçen yılın yıldızı Baki’yi defansa monte ederek 4-4-1’e dönen rakibinin kontrataklarını eritti.
Sağlam, Fenerbahçe ile yapılan Süper Kupa maçının gereksizliğini dile getirmişti ama o karşılaşma siyah beyazlı takımın Şampiyonlar Ligi ikinci tur ön eleme maçını kolay geçmesini sağladı. Çünkü oynadıkça birbirleri ile uyum sağlayan ekip oluştu. Fenerbahçe maçını angarya gibi görse de Sheriff maçında sahaya süreceği ilk 11’i belirlemesine neden oldu.
Tello uyum sağladı
Delgado forvet arkasında istikrarlı oynadı. Koray olumlu paslar çıkardı, güzel bir gol attı ve kondisyonunu arttırdı. İbrahim Toraman defansta tarih yazdı. İbrahim Üzülmez kaptanlığın hakkını verdi. Serdar Özkan ve Serdar Kurtuluş bu takımın demirbaşları. Kaleci Hakan, Rüştü’nün boşluğunu rahat doldurdu. Başkan Yıldırım Demirören yöneticileri Celal Kolot, Mario Berk, Halim Aydın, Bülent Deriş, Ertunç Soğancıoğlu ile ilk kez şeref tribününde keyifliydi. Maddi ve manevi her şeyini verdiği evlatları yine gözlerini yaşarttı. Çünkü onlar koşuyor, savaşıyor, oynuyor ve gol atıyor. Tebrikler Ertuğrul Sağlam ve ekibine.