Dedikodulara falan hiç kulak asmayın
Medya kulislerinde Hürriyet’le ilgili dedikodu üretmek, tevatür çıkarmak, yalan yazmak falan...
Neredeyse milli spor haline geldi, getirildi.
Her gün bir şey üfürülüyor sağda solda.
Yok şuna satılacakmış, yok buna satılacakmış. Yok şöyle olacakmış, yok böyle olacakmış.
Uydurup uydurup yazıyorlar, çiziyorlar, konuşuyorlar.
*
Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni olarak olacak olanı işte burada yazıyorum:
*
Hürriyet, marka değerini daha da yükselterek yoluna devam edecek.
Demirören Ailesi’nin Hürriyet’le ilgili olarak...
Hürriyet markasını yüceltmek, yükseltmek ve daha da ileriye götürmekten başka hiçbir planı yok.
*
Dedikoducuların dedikodularına, yalancıların yalanlarına, iftiracıların iftiralarına kulak asılmasın lütfen.
HABER ODAKLI BİR HÜRRİYET
NEDİM ŞENER: Türkiye’nin en önemli muhabir/yazarlarından Nedim Şener, artık Hürriyet’te... Haberi merkez alan, haber odaklı, haberi asla ihmal etmeyen köşe yazılarıyla
Nedim Şener, Hürriyet’e çok büyük güç kattı ve katmaya devam edecek.
Nedim Şener’e bir kez daha canıgönülden “Hoş geldin” diyorum.
İSMAİL SAYMAZ: Ne olursa olsun haberci kimliğinden asla taviz vermiyor İsmail Saymaz. Ve bu yönüyle hepimizin takdirini topluyor. Ceren Özdemir’in katiliyle ilgili en önemli bilgiler onun haberleriyle kamuoyuna duyuruldu mesela...
TOYGUN ATİLLA: Toygun Atilla’nın haberlerine dikkat... Polis adliye muhabirliğinde yılların deneyimini temsil eden Toygun Atilla, tuttuğunu koparan haberciliğiyle adından söz ettiriyor, ettirecek.
MUSA KESLER: Diyarbakırlı anneler iki kez zafere ulaştılar. Her iki zaferde de Musa Kesler, Diyarbakır’da annelerin yanındaydı. Haber neredeyse Musa Kesler orada yani.
*
Sözün özü şu: Türk medyası, çok uzun bir süredir haberin ve muhabirin kıymetinin bilinmediği şikâyetiyle sızlanır durur.
Hürriyet, sessiz sedasız bir devrimle haberin ve muhabirin yeniden kıymet kazandığı bir süreci başlatmış bulunmakta.
ASLA DEĞİŞMEYECEK OLAN ÖZELLİKLERİMİZ
AMACIMIZ: Her zaman ve her yerde sadece ve sadece kamu çıkarlarını merkeze almaktır.
YAKLAŞIMIMIZ: Herkese ve her şeye karşı önyargısızlıktır.
TUTUMUMUZ: Güler yüzlü bir ciddiyettir.
MÜCADELEMİZ: FETÖ ve PKK gibi terör örgütlerine karşıdır.
MESAFEMİZ: Bütün siyasi partilere eşittir.
TARAFIMIZ: Halkın çıkarlarından yanadır.
İLKEMİZ: Siyaseti yönlendirmekten, siyaseti dizayn etmekten sonuna kadar kaçınmaktır.
EMELİMİZ: Toplumsal barışa, toplumsal birliğe katkı sunmaktır.
AŞKIMIZ: Sadece ve sadece Türkiye’dir.
BARBAROS TAPAN FIRTINASI
GÖSTERİŞÇİLİKTEN uzak bir Barbaros Tapan fırtınası esiyor uzun süredir Hürriyet’te.
En ünlü Hollywood starları hep ona röportaj veriyor.
Sadece son birkaç ay içinde...
Al Pacino’yla konuştu, Robert De Niro’yla konuştu, Nicole Kidman’la konuştu, Anthony Hopkins’le konuştu, Scarlett Johansson’la konuştu...
İşin aslı şu:
Dünyaca ünlü ne kadar star varsa hepsi Barbaros Tapan’a konuşuyorlar.
*
Ama durun bir dakika!
Barbaros Tapan’ın yıktığı bir alışkanlık da var.
Bu zamana Türk medyasında hep Hollywood’un ünlüleriyle fotoğraf çektirilirdi. Bir köşede yakalanmış bir ünlüyle çektirilmiş bir kare fotoğraf... Başka? Başka bir şey yok.
Barbaros Tapan işte bu “Abi, abla gel seninle bir fotoğraf çektirelim” haberciliğini yıktı.
Nasıl yıktı? Özel ve gerçek röportajlar yaparak yıktı.
*
Kısacası... Kıymetini bildiğimiz bir isimdir Barbaros Tapan...
YENİ FUAT BOL
ESKİ FUAT BOL
GEÇENLERDE Hürriyet yazı işlerinde oturuyorduk arkadaşlarla.
Birden köşe yazarımız Fuat Bol girdi içeriye...
Spor giyinmişti, süper şıktı.
Hepimiz birden Fuat Bol’a “Ne kadar sporsun, ne kadar şıksın” falan diye iltifat ettik.
Sonra da hep birlikte “Keşke köşendeki fotoğraf şu halinle olsa” dedik.
Bir anlayış abidesi olan Fuat Bol, bizi kırmadı.
Ve ortaya işte böyle bir değişim çıktı.
OSMAN MÜFTÜOĞLU VE YEPYENİ BİR FORMAT
SAĞLIK alanının tartışmasız otoritelerinden biri olan Prof. Osman Müftüoğlu Hoca, yıllardır Hürriyet’te çok önemli bir boşluğu dolduruyor.
Üstelik asıl alanı medya olmamasına rağmen asıl alanı medya olanlardan bile daha medyatik formatlarla yapıyor bunu.
Maddelere ayırıyor, ilgi çekici formatlar deniyor, dikkat çekici konuları gündeme getiriyor.
*
Osman Hoca, derin tıp bilgisini medyatik zekâsıyla birleştirerek 2020 yılında yepyeni bir formatla karşınızda olacak.
Bekleyin, beklemenize değecek.
ANKARA FISILTILARI
ESKİ Bâbıâli’de Ankara kulislerine dalmak çok popüler bir işti.
Bayılırdım Ankara kulislerinden eğlenceli bilgiler aktaran köşelere.
*
Hande Fırat yönetimindeki Hürriyet Ankara ekibi, eski Bâbıâli geleneğini modern ve çağdaş bir dille yeniden ihya ediyorlar bir süredir.
Ankara’nın soğuk, gri, resmi duvarlarının arkasından yükselen bu fısıltılar, her geçen gün çok daha tiryakilik yaratıyor.
*
Emeği geçen bütün arkadaşlarımıza bin selam.
2020 YILINDA HÜRRİYET
SON günlerde kendimi vaat üstüne vaatte bulunan belediye başkan adayı gibi hissediyorum. Kendimi hep “Onu da yapacağız, bunu da yapacağız” falan derken yakalıyorum.
*
Beklentiler de bitmek bilmiyor ama...
Yolda önümü kesip “İnsan hikâyeleri olacak mı gazetede?” diyenler oluyor. Geçen bizim mahallenin küçük marketinin sahibi, “esnafın sorunları” köşesi istedi. Bu arada eski ustalar, “Röportaj eksiği var, onu ne yapacaksın?” diye tatlı tatlı kaş kaldırıyorlar. Bizim sokağın hayvanseverleri ise ısrarla ve inatla bir “kedi–köpek köşesi” talep ediyorlar.
*
Bense bütün bunlara karşı otomatiğe bağlamış bir belediye başkan adayı gibi “O da olacak, bu da olacak” deyip duruyorum.
*
Neyse... Lafı uzatmadan ve otomatiğe bağlamadan şunu söyleyeyim:
2020, Hürriyet’e iyi gelecek.
Size de iyi gelsin ve şimdiden iyi yıllar.
