Paylaş
İlk başlarda internet bağlantıma bahane buldum defalarca giriş yapmaya çalıştım ama olmadı. Bu denemeyi 1 saat kadar sürdürüp pes ettim. Meğer benimle birlikte bu sorunu neredeyse tüm dünya yaşıyormuş. Glastonbury yetkilileri sorunu çözmek için uğraştıklarını sosyal medyadan duyursa da, bu deneyim geç başlayan konser hissinden biraz daha moral bozucuydu. Yaklaşık iki saatlik bu gel git yaşandıktan sonra festival biletli biletsiz ayrımı yapılmaksızın herkesin izlenmesine açıldı. En azından bu kararın herkese iyi geldiğine eminim. Ancak 2 saat önceki performanslara geri dönüş sorunlu olduğu için konserin normal akışını sonraki gün daha rahat izlerim diye kendimi daha fazla yormamaya karar verdim.
Tüm bu kriz yaşanırken göz ucuyla bir yandan da Eurovision finalinin başlamasını bekliyordum. İtiraf etmeliyim ki Eurovision’dan çok ümitli değildim, Türkiye’nin artık katılımcı olmamasından sonra bir şekilde ilgim azaldı yarışmaya. Bu sene yarı finali de izlemediğim için genel anlamda katılımcılardan da haberdar sayılmazdım. Ancak Glasto krizi beni bir anda Eurovision’a bağladı. Performanslar ve şarkılar o kadar beklentimin üzerindeydi ki, Eurovision’a kitlendiğim için Glastonbury’deki Coldplay’i yarım yamalak izledim.
Genel anlamda Eurovision finalindeki ülkelerin nerdeyse hepsi çok iyiydi. Pandeminin 1.5 seneyi aşan üzerimizdeki etkisinden mi bilmiyorum, Eurovision’un finalindeki şarkılar ve şovlar büyüledi beni. İzlanda, İtalya ve İsviçre favorilerimdi ama oylamadan bu şarkıların çıkacağı konusunda şüpheliydim. Performanslar bitip oylamaya geçildiğinde Eurovision’daki değişmeyen tek şeyin politik jüri oylamaları olduğunu görüp biraz keyfim kaçtı. İyi ki halk oylaması var da yarışmanın kaderi değişti. İtalya’nın birinci olmasına çok mutluyum, bu sonucun rock müziğin yeniden uyanışı vesile olacağına gönülden inanıyorum.
İtalya’nın Maneskin grubu birinci olup sahneye tekrar çıktığında grubun vokali Damiano ‘size söylediğimiz gibi rock’n roll hiçbir zaman ölmez!’ konuşması gecenin en güzel özetiydi. Pandemi gölgesinde geçen 2 yılın ardından seneye Eurovision’un Maneskin’in ev sahipliğinde İtalya’da nasıl olacağını şimdiden merak ediyorum. Bu arada grubun yakın zamanda yayımladığı albümleri ‘Teatro d’ira – Vol.1’ birkaç gündür fon müziğim oldu. Yerinde duramayan kıpır kıpır bir albüm olmuş, grubun Eurovision performansından etkilenen herkese öneririm.
Melike Şahin’in ilk Albüm Konseri
Bu senenin en güzel olaylarından biri olan Melike Şahin’in ilk albümü ‘Merhem’ şimdilerde ilk konseriyle evlerimize konuk olmak üzere gün sayıyor. Sanatçının bu nefis albümünün ilk konseri 28 Mayıs’ta PSM Online’da gerçekleşecek.
İki ay önce Melike Şahin ile All Access Youtube kanalımda ‘Merhem’ üzerine yaptığımız söyleşide albümün ilk konser provalarına daha yeni başlamıştı. Hem hazırlıklar açısından, hem de yeniden konser vermekten ötürü çok heyecanlı olduğunu her seferinde dile getiren sanatçı şimdi konserine artık günler sayıyor. Özellikle albümden ‘Hepsi Geçti’, ‘Nasır’, ‘Öpmem Lazım’, ‘Bedelini Ödedim’ ve ‘Uykumun Boynunu Bükme’nin canlı performanslarını çok merak ediyorum. Uzun zamandır merakla beklenen ‘Merhem’in bu çok özel ilk konserinde sahnede 8 kişilik yeni orkestrasıyla ve bu akşama özel olarak hazırlanmış sahne tasarımıyla Melike Şahin 28 Mayıs’ta saat 21:00’da PSM Online’da olacak, kaçırılmayacak bir konser olacak bunu şimdiden hissedebiliyorum.
Yeni Çıkış
Kalben – Şanssız Mücadeleci
Yakın zaman önce yayımladığı, etkisini hala her dinlediğimde hissettiğim Teoman ile düet yaptığı ‘Robot Kozmonot’tan sonra Kalben, bir senedir üzerinde çalıştığı The Beatles konseriyle müziğine olan hayranlığımı daha da yükseltti.
Özellikle bu konser için ne kadar uğraştığını çok yakından biliyorum. Geçen yıl pandemi olmadan hemen önce Zorlu’nun büyük bir heyecanla Caz Festivali programının lansmanında bu konseri duyurduğunda muhtemelen ilk bileti alanlardan biriydim. Konser pandemi sebebiyle ertelendi durdu ve sonunda kendi zamanını buldu. Önce Zorlu PSM’de pandemi koşullarına uygun şekilde izleyebileceğimiz konser son kısıtlamalar sebebiyle online performansa dönüştü. Yine de bu özel performansı hangi formatla yayınlanacak olursa olsun kaçırmak istemedim. İlk konserde yayınla ilgili teknik aksaklıklar yaşansa da, 17 Mayıs’ta Kalben’in sesinden ve nefis grubundan harika bir The Beatles şöleni izledik. Müziğinin bu denli zengin olması, The Beatles gibi efsane bir grubu kendi yorumuyla Türk dinleyicisine taşımasının ayrıca çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu geceye tanıklık edenlerin çok özel bir ana şahitlik ettiğini düşünüyorum. Dilerim Kalben buna benzer özel konser programlarıyla bizleri şaşırtmaya devam eder.
Bu konserin etkisi henüz daha geçmeden birkaç gün sonra Kalben yeni şarkısı ‘Şanssız Mücadeleci’yi yayımladı. Yeni şarkısıyla Kalben hepimizin düşe kalka geçirdiğimiz ve bitmesini dilediğimiz bu zor günlere ilaç olmasını diliyor.
Şarkının başrolündeki kanun Kalben’in sesine o kadar güzel yakışmış ki ‘Şanssız Mücadeleci’ ile yeni bir Kalben tanıyor gibi hissettim. Kalben ‘Şanssız Mücadeleci’yi ‘özlediğimiz sofralara, özgür günlere, birbirimize dokunmanın heyecanına’ ithaf ederken, Başak Soysal’ın yönettiği klipte başrolü ünlü oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan ile paylaşıyor. Bu özel şarkının harika kapağı Hilal Polat’ın eseriyle renklenmiş, kapak tasarımı Kalp Hanım’da da birlikte çalıştığı Volkan Ölmez’e emanet edilmiş.
Ersay Üner – Gidiyorsun
Ersay ile bir ay önce All Access Youtube kanalımda harika bir söyleşi yapmıştık. Müzikle yatıp kalkan ve sürekli üretimle yaşayan bir isim Ersay Üner. Söyleşimizde yolda yepyeni şarkılar olduğunu söylemişti. Bu şarkıları çok ara vermeden birkaç ay içinde yayımlayacağını söylemişti ve sözünde de durdu. Geçtiğimiz hafta yayımladığı yeni şarkısı ‘Gidiyorsun’ ile yine çok özel bir sound ile dinleyicisine sesleniyor.
‘Gidiyorsun’un söz, müzik, düzenleme ve mix çalışmalarının tamamı Ersay Üner’e ait. Sanatçının kendi yapım firması olan 717 Digital’den yayımladığı yeni şarkısı ‘Gidiyorsun’un klibi de en az şarkı kadar enerjik. Şarkı her ne kadar ayrılık acısını anlatsa da, melodisi ve düzenlemesinin ahengiyle bu durumu daha güncel ve farklı bir dille aktarıyor.
Ceylan Ertem – Sis
Ceylan Ertem 19 Mayıs’ta sözü ve müziği kendisine ait ‘Sis’i yayımladı.
‘Önümü görememek duygusunun mutsuzluğunu yenmeye çalıştığım bir iç döküm’ olarak özetlediği ‘Sis’te sanatçı bir anlamda umudun da şarkısını yapmış. Dünyadaki hoşgörüsüzlük ve vicdansızlığı ‘Sis’ ile seslendiren Ceylan Ertem şarkının düzenlemesi için Çağrı Sertel ile çalışmış. Çağı Sertel’in şarkıdaki piyano ve elektronik altyapıdaki dokunuşları şarkının vermek istediği etkiyi daha da yukarı taşımış. Diğer yandan Ceylan Ertem’e ‘Sis’te çok özel bir koro eşlik ediyor. Duygu Soylu, Dünya Kızılçay, Elif Sanchez, Can Bora Genç ve Ece Şeşen'den oluşan koro şarkıya gerçekten ayrı bir güç katıyor.
‘Sis’ canlı olarak Çağrı Sertel’in evinde kaydedilirken, şarkının kayıtlarını Baran Göksu, mix ve mastering ise Feryin Kaya üstlenmiş. Şarkının performans kaydından oluşan video klibi ise Selim Çotal’ın görüntü yönetmenliğinde çekilmiş.
Paylaş