Kayınvalidem bebeğimi istemiyor

Merhaba Güzin Abla ben 22 yaşındayım ve yeni evliyim. Ancak hiç mutlu değilim...
Kocamla birbirimizi severek evlendik ama sonra o çok değişti.
Beni en çok da sürekli annesini dinlemesi ve onu savunması çıldırtıyor.
Çok fazla borcumuz var, hepsi bizim üzerimize yıkıldı.
Şu an hamileyim ve kayınvalidem herkese bebeği istemediğini, normalde benim çalışıp bu borcu ödemem gerektiğini söylüyor.
Hâlbuki bu borç tamamen bana ait bile değil, düğünde kendi yapmış oldukları borç.
Bu yüzden bunalımdayım, her gün üzüntüden ağlıyorum.
Bu sorun yüzünden bebeğimin düşmesinden korkuyorum.
◊ Rumuz: Sorunum

YANIT

Sevgili kızım, en çok canımı sıkan meselelerden biri de bu düğün masrafları yüzünden yeni evlilerin, maddi sıkıntıya düşmeleri.
Genellikle gençler evlenirken, imkânları elvermese bile, el âlem ne der, düşüncesiyle düğün yapmak istiyorlar.
Bu düğün için de büyük borca giriyorlar.
Evliliklerinin ilk yıllarını bu yüzden maddi sıkıntılarla bocalayarak geçirmek zorunda kalıyorlar.
Hem de ne uğruna? Aile dostlarını, konu komşuyu, akrabaları memnun etmek için, “bak düğün bile yapmadılar” dedikodularından kurtulmak için. Üstelik hiç kimseyi de memnun edemiyorlar ya... O da başka.
Ama bu düğün onların belki de evliliklerine mâl oluyor. Böyle sizin gibi, aşırı borç yükü altında kıvranırken, evlilikler yıpranıyor, kavgalar, şiddet hatta boşanmalar bile yaşanıyor.
Burada anlayamadığım kayınvalidenin bu borcu ödemekle yükümlü olarak neden seni gördüğü...
Bu borcun kendileri ya da oğullarının sorumluluğu olduğunu kabul etmemesi.
Düğünü sen mi istedin? Öyle bile olsa yine düğünü erkek tarafı yapar... Diyelim ki aile, maddi gücü olmadığı için ödeyemiyor.
O zaman erkek bu yükü omuzlar...
Sanırım çalışan bir genç hanımsın. Kayınvaliden bebeği, senin çalışamayıp, borcu ödeyemeyeceğin endişesiyle istemiyor olmalı.
Ama bu hem çok büyük bir haksızlık, hem de size karşı saygısızlık...
Çünkü bu senin ve eşinin ortak olarak aldığınız bir karardır, hiç kimse sizin çocuk sahibi olmanıza karışmamalı. Ancak bir cümlenden anladığım kadarıyla, sen de sürekli kayınvalidenden şikayet ediyor olmalısın ki, eşin onu sana karşı savunmak zorunda kalıyor.
Bence bunu yapmamalısın. Eşini iki arada kalıp, bir tercih yapmak zorunda bırakmamalısın.
Bu hem onu bunalıma sokar, hem de senden soğumasına yol açar. Şimdi sen de bu yazdıklarımı eşine sakin bir dille ve onu öfkelendirmeden anlatmalısın.
Özellikle de bebeğinizin sizin özel meseleniz olduğunu görebilmeli.

Hiç kimseyle sevgili olamıyorum

Merhaba sevgili Güzin Ablacığım, ben 26 yaşında bir kızım. Sorunum ilişkiler hakkında... Daha önce sadece bir sevgilim oldu ve kısa sürede ayrıldık.
Ondan sonra görüştüğüm kişiler de oldu ama hiçbiri sevgilim olmaya yanaşmadı.
Bu durum beni üzüyor ve hep kendimi suçluyorum. Elbette kimse kusursuz değil ama fiziksel olarak da beğenilen birisiyim.
Erkeklerin ne istediğini de anlayamıyorum. Kendimi sevdirmek için ne yapmalıyım? Yaşımdan dolayı bu duruma kafamı çok takıyorum.
◊ Rumuz:
Ağlayan kız

YANIT

Önce şu; yaşını kafana takma konusuna bir açıklık getirelim...
Yaşında ne var ki, bu konu seni bu kadar huzursuz ediyor. 26, o kadar genç ve güzel bir yaş ki...
Eğer sorunun buysa, evlenmek için de, sevgili bulmak için de asla geç değil.
Sonra da fiziksel olarak kusursuz ve çok güzel olmanın bir erkek tarafından beğenilmek ve sevilmek için yeterli olmayabileceğini hatırlatmalıyım, sevgili kızım.
Erkekler genellikle sevimli, neşeli, bilgili ama ukalalık etmeyen, kendilerine karşı düşünceli, konuşurken sözünü kesmeyen, onları dinlemeyi bilen, esprilerine gülen, zeki kızları beğenirler.
A! Tabii bir de üzerlerine fazla düşülmesinden hoşlanmazlar.
Günde 10 kez arayıp, sürekli ne zaman buluşacağız diye soran, erkeğe öncelik hakkı tanımayan, fırsat vermeyen, aşırı kıskanç,
soran sorgulayan, kısacası onlara nefes aldırmayan kızlardan bucak bucak kaçarlar...
Bunu sana söylerken, hemen hemen bu yanılgıya düşen tüm günümüz kızlarına da sesleniyorum, merak etme...