Ben bekar bir erkeğim. Bir süre önce evli bir kadın kanıma girdi. Beraber olduk. Ama ben onu bıraktım ve beraber olmak istemedim.
O defalarca üstüme üstüme geldi. Bin bir türlü numarayla beni zorladı ve yeniden benimle oldu.
Bana “Bende spiral var” dedi.
Sonundaysa ben ondan kesinlikle vazgeçtim...
Onu her yerden engelledim ve Allah’ıma tövbe ettim.
Ama o peşimi bırakmadı. Şimdi de gelmiş bana, “Hamileyim, çocuk senden” diyor. Ama nasıl kesin bilebilir? Sonuçta kocasıyla da birlikte olmuştur değil mi?
Ben çok kötü oldum. Vicdanen zaten yüküm vardı. Şimdi bu da üstüne tuzu biberi oldu. Artık düşünmekten uyuyamıyorum, geceleri kalp atışım hızlanıyor ve korkulara kapılıyorum.
Bir süredir biriyle konuşuyorum ve o kişi, benim Tip 1 diyabet hastası olduğumu bilmiyor. Bunu ona söylemek istiyorum ama onun tepki vermesinden korkuyorum.
Bu durumu 5 yıl önce yaşamıştım. Biriyle tanışıp birkaç ay sonra hastalığımı söyleyince ayrılmak istemişti.
O kişi benim sağlıklı çocuk dünyaya getiremeyeceğimden, sağlığımın daha kötüye gitmesinden korktuğu için ayrılmıştı.
Şimdi tekrar bu durumu yaşamaktan korkuyorum. Nasıl söylemem gerekiyor ya da bu beraberliğe nasıl başlamam gerekiyor?
Hiçbir fikrim yok... Bana yardımcı olur musunuz?
Rumuz: Korkularım
YANIT
Sevgili kızım, bugün dünyada şeker hastalığı ne yazık ki, çok fazla yaygın.
Merhaba Güzin Abla, ben henüz 16 yaşında, lise 2’nci sınıf öğrencisiyim. Bir yılı aşkın süredir bir sevgilim var. Kendisi 20 yaşında.
Yolun başından beri niyetimiz ömür boyu bir ilişki. Bunları düşünmek için küçük olduğumu düşünebilirsiniz ama ben yaşıma göre olgun biriyim.
Onunla sosyal medyada tanıştık ve sadece bir defa buluştuk. O buluşmada heyecanlı olduğum için ona soğuk davrandım, utandım biraz. Ama problem etmedi.
Onunla cinsellik konusunda da konuşmalarımız oldu.
Hatta benimle birlikte olmak istediğini söyledi ama ben istemeyince anlayış gösterdi...
Asıl probleme geliyorum. Annesi yaşlı bir kadın ve sevgilim tek başına onunla ilgilenmekte zorlanıyor. B
u yüzden de evlenmesi gerektiğini söyledi bana.
Ben, 18 yaşındayım ve bir süre önce nişanlandım. Nişanlımla aramda 10 yaş var ama bugüne kadar hiçbir sorunumuz olmadı.
Ta ki annemle kayınbabamın birlikte olduğunu öğreninceye kadar.
Yaklaşık 5-6 ay önce annemle kayınbabamın birbirlerine karşı çok sıcak davrandıklarını hissettim.
Nişanlandıktan sonra kayınbabam her gün bize gelmeye başladı. Birbirlerine olan bakışları, konuşmaları olsun hep imalıydı.
Ben de normal olarak şüphelendim ve telefonuma konuşma kaydedici indirdim. Ben, kayınbabamı arayıp konuştuktan sonra zaten annem kendiliğinden “Ver ben de konuşayım” diyordu ve ben de odadan çıkıyordum.
Kaydedici sayesinde konuşmaları dinleyebiliyordum. Günlerce bu böyle sürdü ve bütün konuşmaları dinledim. Gerçekten çok büyük hayal kırıklığına uğradım. Kendimi sanki çok büyük ihanete uğramış gibi kötü hissettim.
Tesadüfen konuşmalara rastlamış gibi davranıp “Anne bunlar da ne?” diye ona sordum. Önce “Bu ses kayıtları bana ait değil” dedi, sonra da “Senin düşündüğün gibi değil, sil o ses kayıtlarını” dedi. Ben de ona, içimden gelmese de inanmış gibi göründüm, konuyu kapattık.
22 yaşındayım ve bir oğlum var, 2 yıllık evliyim. Eşimle çok kısa sürede tanışıp evlendim.
Sadece 4 aya yakın birbirimizi tanıdık ve sonrası hep evlilik, düğün telaşıydı. Kısacası senemiz dolmadan evlendik. Eşimle geçirdiğim 4 ay, bir ömre bedeldi.
Sonrasında evlilik denilen olay tam oturunca aptala döndüm. Ve “ben ne yaptım” sendromu başladı.
Çünkü benim çok güzel bir üniversite hayatım, arkadaş çevrem ve ailem vardı.
Maddi manevi her şey elimin altındaydı. Ve önceden neşe dolu bir kızdım.
Herkes enerjimi neye borçlu olduğumu sorardı, şimdi ise gözyaşlarımın nedenini soruyor. 2 yıl oluyor ve karşımda kabullenemediğim bir hayat, bir evlilik, bir ev, bir sorumluluk var. Bu yolun geri dönüşü olmadığını, bu hayata adapte olmam gerektiğini kabullenemiyorum.
Sürekli “ben ne yaptım, nasıl böyle bir yola girdim, evlilik için çok erkendi” diyorum kendime. O güzelim hayatı gencecik yaşta bırakıp neden bu hayatı, bu sorumluluğu seçtim!
Çekmeköy’de bulunan 15’inci Füze Üs Komutanlığı çok anlamlı bir projeye imza attı. Artan günlük yemekler derneğimize verilecek ve ormanlardaki canlarımızın beslemesi yapılacak.
Hem israf önlenmiş, hem de canlarımızın karnı doymuş olacak.
Ben HAÇİKO Derneği gönüllüsü olarak ormandaki can dostlarımıza mama ve su dağıtıp sağlık problemleriyle ilgileniyorum.
Bu bilgiyi de farkındalık oluşturmak amacıyla size yollamak istedim...
Sizin yazılarınız, köşeniz bizler için çok değerli ve önemli.
Çekmeköy’de bulunan 15’inci
Füze Üs Komutanlığı’nın bize yemek bağışı yapacağı bu önemli projeyle ilgili komutanlığın sorumlu subayları ve çevre mühendisi sözleşme imzaladı.
Bir şirkette çalışıyordum, oraya uzun yıllarımı verdim. Toplantılarda hepimiz bir zincirin halkasıydık ancak toplantı bittikten sonra bütün işler benim üzerimdeydi. Adeta koşarak çalışıyor, en az üç kişinin yapması gereken işlerimi bitirmeye çabalıyordum.
Üstlerimden destek istediğimde, “Abartıyorsun, ne var bunda. Getir ben yapayım” diyor sonra ise “Sen bana nasıl iş verirsin? Ben senin amirinim” kavgasını ediyorlardı.
Kısa süre sonra strese dayalı iç kanama nedeniyle hastahaneye düştüm. Eşime ve çocuğuma bakmakla yükümlüydüm, işimden olmamalıydım. Ancak çalışma yaşamım boyunca hep aşağılandım, hor görüldüm.
Beni bezdirmek için ellerinden geleni yaptılar.
Şimdilerde bu duruma ‘mobbing’ diyorlar ya...
Beni hep suçladılar, “pis kokuyorsun”, “ne biçim giyiniyorsun” dediler.
“Bir gün ‘mobbing’siz günüm geçsin ertesi gün oruç tutacağım” diyordum. Bir kere geçti ve ben de sözümü tutup oruç tuttum.
Evli bir kadına âşığım
Yaşım 32, bekarım... 41 yaşında evli bir kadınla 6 senedir ilişkim var. O çok mutsuz ve yakında boşanacak. 4 sene görüştük, sonra 2 sene ayrı kaldık. Bu arada ben yuva kurmak için başka bir kızla nişanlandım. Yapamadım, bu kızdan ayrıldım çünkü o kadını unutamadım...
2 sene ayrı kalmıştık, o 2 sene bana ıstırap oldu. Sonra dayanamayıp aradım ve barıştık.
Şimdi ben nişanlımdan ayrıldım, o da yakın zamanda boşanacak. En yakın zamanda da nasip olursa evleneceğiz.
Bu konu hakkındaki samimi düşüncelerinizi söyler misiniz?
◊ Rumuz: Unutamadım
YANIT
Bu kadın senden yaşça büyük, bilmem çocuğu var mı ama eminim eşinden boşanmayı düşünmüyordur, hatta hiçbir zaman düşünmemiştir de...