Gila Benmayor: Nazar boncuğu fabrika açtırdı


Gila BENMAYOR
Haberin Devamı

ZORLU Holding'in geçen hafta Urfa'daki fabrika açılışına katılamadığım için üzülmüştüm.

Fabrikanın açılmasına neden olan olayı Zorlu Holding Tekstil Grup Koordinatörü Vedat Aydın'dan dinliyorum.

Zorlu Holding'in sahibi Ahmet Nazif Zorlu geçen yıl Diyarbakır'da Linen mağazasının açılışı sırasında kendisine boncuk uzatan bir çocuğu kırmaz ve ona 500 bin lira uzatır.

Çocuğun parayı aldığı anda gözlerindeki pırıltı ve sımsıcak teşekkürü onu fazlasıyla duygulandırır. Yöre halkının paraya nasıl gereksinim duyduğunu yüreğinin derinlerinde hisseder. O anda kararını verir.

Diyarbakır'daki bu duygusal olaydan tam bir yıl sonra da Urfa'daki fabrikanın açılışı yapılıyor.

Vedat Aydın, Urfa'daki fabrika için ‘‘küçük bir deneme tesisi’’ diyor.

Buraya 1.5 trilyonluk yatırım yapılmış. Gaplin adındaki bir şirket 200 işçiyle Zorlu'ya fason iş yapıyor. Her şey iyi gittiği takdirde dört, beş ay içersinde fabrikanın kapasitesinin iki katına çıkartılması planlanıyor.

Aydın ile sohbet sırasında, Zorlu Holding'in son zamanlarda üzerinde ciddiyetle durduğu bir stratejiyi de öğreniyorum: Türkiye'de yüzde 40, 50 kapasiteyle çalışan tekstil yatırımlarının imkanlarından yararlanmak.

Mesela, Gaziantep ve Kahramanmaraş'taki altı iplik fabrikası taşeron olarak Zorlu'ya çalışıyor.

‘‘Yurtdışına yatırım yapmak yerine mevcut kurulmuş tesislerden yararlanmak istiyoruz. Para bu kadar kıymetli iken parayı tekrar makineye yatırmanın anlamı yok. Atıl vaziyetteki yatırımlar da Türkiye'nin sermayesi değil mi? Boşta olan yüzlerce, binlerce fabrika, makine var. Milli servet bunlar.’’

Öyle ya... Türkiye'de boşa giden yatırımdan bol ne var?

Kemal Derviş'e açık mektup

GAZİANTEP'in yerel Sabah Gazetesi,0 ziyareti sırasında Kemal Derviş'e açık mektup yayınlamış.

Sabah'ın sahibi sevgili dostum Aykut Tuzcu'dan rica ettim, mektubu faksladı.

Mektup ‘‘Gaziantepliler sizi gerçekten seviyor. Çünkü doğal ve mütevazısınız. Doğruları söylüyorsunuz’’ diye başlıyor. Gaziantep'teki gelir dağılımından, eğitimden söz ediyor ve şöyle devam ediyor: ‘‘Gaziantep'in handikapları arasında sanayimizde çeşitlilik olmaması, high-tech kuruluşlarının azlığı, bilgi teknolojisinin eksikliği geliyor.’’

Derviş'e bazı öneriler de gözüme çarpıyor: ‘‘Demokrasinin lokomotifi sivil toplum örgütleri. İsterdik ki, yemek masanızda sivil toplum örgütlerinden de bir-iki temsilci yeralsın, hep erkek temsilciler değil, kadınlar da bulunsun’’. ‘‘Erdal İnönü'nün anılarını okudunuz mu? Turlarınıza tur katmak istiyorsanız anıları mutlaka okumalısınız.’’

Aykut Tuzcu'ya Derviş'in gazeteyi okuyup okumadığını soruyorum. ‘‘Elbet, sabah kahvaltıda kendisine verildi. Dikkatlice okudu’’ diye cevap veriyor.

Bu arada CHP ile ipleri koparmak üzere olan Gaziantep Belediye Başkanı Celal Doğan'ın da, Derviş'e Erdal İnönü ile yeni bir partide biraraya gelmeyi önerdiğini öğreniyorum.

Haberin Devamı

Bireysel emeklilikte yabancılarla flört

EMEKLİLİK işinde kuşku yok ki hayli geri kaldık.

Batılı emekli olduğunda, devletten son maaşının neredeyse yüzde 70'ine yakın para alırken bizim SSK'dan aldığımız rakam komik.

Avrupalı maaşının yüzde 70'ine ilaveten özel sigortadan da para alıp emeklilik günlerinde gençliğinde yapmadığı kadar gezip tozuyor üstelik.

Gerçi şimdi Fransa, Almanya emeklilikte reformları tartışıyor ama o ayrı mesele.

Şimdi bizde epey konuşulan ‘‘bireysel emeklilik’’ meselesini Yapı Kredi Yaşam'ın Yönetim Kurulu Başkan Vekili Erhan Dumanlı'ya sordum.

‘‘Bireysel Emeklilik’’ yasasıyla ilgili yönetmeliğin ağustos, eylül aylarında çıkması bekleniyormuş. Hazine yasanın detaylarıyla ilgileniyormuş.

Peki ‘‘bireysel emeklilik’’ ne getirecek?

Dumanlı kesin konuşuyor: ‘‘Emekli olduğumda başıma ne gelecek korkusuyla para biriktirmeye çalışan, ev alan orta insanlar için önemli bir alternatif. Dikkat edin yurtdışında insanlar bir evden fazlasını almaz. Fazla para da biriktirmez. Çünkü bilir ki belli bir geliri olacak. Bizdeki gibi yok ev al, yastık altına altın sakla yok. Ekonomiyi hantallaştıran bunlar.’’

Peki sistem nasıl yürüyecek?

Sigorta şirketleri emeklilik fonları oluşturacak. Seçilen fonlara her ay belirli bir para ödenecek. Fonları internetten ya da televizyondan izlemek mümkün olacak.

Bu sisteme göre en aşağı 10 yıl para ödemek gerekiyor. Tabii ne kadar çok prim ödense o kadar iyi. Paranızı aylık ya da yıllık olarak alabiliyorsunuz.

Avrupalı böyle bir sisteme 20'li yaşlarında girdiğinden 60 yaşına doğru birikmiş parası önemli bir miktara ulaşıyor.

Yapı Kredi Yaşam emeklilik şirketi olmaya hazır. Ödenmiş sermayesi 16 trilyona çıkmış. Ayrıca 1 trilyon sermayeli portföy yönetim şirketi kurulmuş.

‘‘Bireysel emeklilik hizmeti veren kaç sigorta şirketi olacak’’ sorumuza Dumanlı'nın yanıtı şöyle: ‘‘Kanımca 5-6 şirket olacak. Yabancılarla da ortaklıklar kurulacak. Adlarını veremem ama halen bizimle flört halinde olanlar var.’’

Yazarın Tüm Yazıları