Paylaş
Park köşeleri, köprü altları, yıkılan gecekondular, AŞTİ...
Bu insanları o kadar kanıksadık ki, artık dikkatimizi bile çekmez oldular.
İçinde bulunduğumuz Ramazan ayında geçtiğimiz salı akşamı (08.07.2014) Ulus Hacı Bayram Cami yanına kurulan Büyükşehir Belediyesi’ne ait iftar çadırı önünde büyük bir insanlık dramına tanık oldum. Bir grup Suriyeli, iftar çadırına girmek -bazıları sadece yemek alabilmek için- toplandı. Hasta ve aç olduklarını anlatmaya çalışan Suriyelileri, içeriden elinde sopayla çıkan bir adam karşıladı. Ön sırada yaşları 6 ile 10 arasında değişen çok sayıda çocuğun korku dolu bakışları altında insanları tehdit eden sopalı kişi, Suriyelileri köşeye sıkıştırıp, ‘Sizi içeri alamam, alırsam müdür bana kızar’ dedi. Mübarek Ramazan ayında, aç ve hasta olan bu insanları sopayla korkutmak doğru mu? Onlar insan değil mi?
Nurtaç AŞAR
BAHÇELİ’DE ‘VALE’ İŞGALİ
Bahçelievler Azerbaycan Caddesi (eski 3. Cadde) girişindeki kafelerde görevli valeler, caddeyi kesen sokakların kaldırımlarını otoparkmış gibi kullanıyor. Özellikle son 1 yılda hiçbir kaldırımda yürüyecek yer bulamıyoruz. Hatta bu kafeler kaldırımlara koniler koyarak, kendilerine gelen müşteriler dışındaki kişilerin araç koymasına dahi müsaade etmiyorlar. Kaldırımlarımız artık bu kafelere özel otopark haline geldi. Ayrıca bu kaldırımlara Ankara Trafik Müdürlüğü tarafından ‘park yapılmaz’ levhası konmuş olmasına rağmen herhangi bir yaptırım da yapılmıyor. Bülent Tanık zamanında Çankaya Belediyesi Halka İlişkiler bölümü ile bu konu hakkında 6-7 defa yazışmamız oldu. Hatta beni 2 defa aradılar ve Çankaya Belediyesi’ne ait tüm sokaklarda kaldırım çalışması planlandığını söylediler. Bu konuşmanın üzerinden 2 yıl geçti. Alper Taşdelen Bey başkan olduktan sonra bu araç terörüne gerekli müdahaleyi yapar diye düşünürken herhangi bir değişiklik olmadı. Kaldırımlarımız yapılsa bile kaldırımlara araç parkını önleyici tedbirlerin alınması gerekir. Ya da geçici olarak delinatör tarzı bir müdahaleyle ya da yüksek mantarlar ile araçların kaldırımlara park etmesi önlenebilir.
Sait KOÇ
Karanfil’i soldurdular
Karanfil 2 Sokak girişi iki yönlü kapandı. Şöyle ki:
* Meşrutiyet Caddesi’ni kesen sokaklardan olan Karanfil Sokak, iki kısımdan oluşuyor. Meşrutiyet’ten girilen ‘iki’nci bölümdeki yaya geçidi ayağının sağı ve solu da engellenince, ortaya ulaşılmaz sokak çıktı.
* Ayrıca bu sokağa girişte yaya geçidinin ayağının sağı bir ‘kafe’ tarafından kapatıldı. Bu duruma hangi belediye ruhsat vererek müsaade etti bilmiyoruz ama gerçekten utanç verici bir durum.
* Diğer tarafını ise ‘taksi durağı’ engelleyince sokağa girilemez oldu ve bu yüzden yaya ve taşıt trafiği işlemeyen sokak girişinde kavga eksik olmuyor.
* ‘Kahvenin’ kapattığı tarafı kullanamayan Ankaralılar günün her saati taksicilerle cebelleşiyor. Tam bir ‘Hindistan’ manzarası!..
* İnsanlar caddeye inip taşıt trafiği içinden yürüyor. Hayatlarını riske atıyorlar çünkü geçidin ayakları kaldırımın üstünde,geçecek başka yer kalmamış.
Cumhuriyetin başkentinde yaşanan manzara utandırıyor ve yakışmıyor. Yaya ve insan haklarını umursamayan ranta teslim zihniyetler elindeki belediyelerin sorumsuzluğu bezdiriyor, dünyaya rezil oluyoruz.
Metin ALTAY
KISA KISA
* Çayyolu’nda birçok parktaki banklar, kuş pisliklerinden oturulamayacak durumda. Oturdunuz diyelim, bu defa yaslanamazsınız. Çim sulayan mevsimlik işçilere 1 kova 1 fırça verilse, sabah işe başladıkları zaman (en fazla 10 dakikalarını alır) yıkasalar çokmu sıkıntı olur. Zaten vanaları açtıkları zaman fıskiyeler çimi suluyor.
Ömer ERTURAN
* 06.07.2014 akşamı Hamamönü’ne gezmeye gittik. Vatandaşın parası öyle güzel harcanmış ki akıllara zarar. Ancak araba park etmek için yer bulamadık. Bütün sokak araları, duvar dipleri, köşe ve kenarlar ‘otopark mafyası’ tarafından tutulmuş. 5 TL vermezseniz siz de, arabanız da emniyette değilsiniz. Ortalıkta bir tane zabıta göremedik. Kelli felli zatlar geldiğinde tüm görevliler seferber olur fakat, söz konusu olan vatandaş olunca bir sorumlu bulunmaz.
Halo MAHO
Paylaş