Mahallemizin bu sorunu tamı tamına 20 yıllık. Büyükşehir Belediyesi ASKİ Genel Müdürlüğü 20 yıldır sorunumuzu çözüme kavuşturmadı. Yağmur suyu alt yapısı olmadığı için her yağmur sonrası aynı manzara ve aynı dertleri yaşıyoruz.
Yetkililerin durumun vahametini anlamaları için 5, 9 ve son olarak 28 haziran günlerindeki sağanak yağmurun ardından oluşan manzaranın fotoğraflarını gönderiyorum. Umarım 20 yıllık dert artık biter.
Savaş YEŞİLBAŞ
AŞTİ’de neler oluyor?
Görevim gereği sık sık Ankara dışına çıkarak, seyahat ediyorum. Gittiğim küçük il ve ilçelerde bile son derece güzel -modern- otobüs terminalleri görüyorum: Hafif bir müzik, taşıyıcılar, gelip giden servisler...
Ankara’da yaşayanlar ne yazık ki bu kaliteyle buluşamıyor. AŞTİ’ye gelirsek:
Ancak yönetenler bu duruma kayıtsız kalıyor. Vahim tablo ve yıllardır değişmeyen işleyiş şöyle:
* Bişkek Caddesi (eski 8. Cadde) ile Bosna Hersek Caddesi’ndeki (eski 90. Cadde) kaldırımlar hatta yolun 2 şeridi, oto galeriler ve lokantaların işgali altında.
* Emniyet’e şikayette bulunuyoruz, ‘Böyle bir sorun yok’ deniliyor.
* Trafik ekipleri işin kolayını bulmuş, bu işgalcileri görmezden gelirken, ara sokaklarda evlerinin önüne park eden insanların araçlarını çekiyor.
* Bu bölgenin trafiğini valeler ve galeri çalışanları yönetiyor.
Bir vatandaş olarak sesleniyor ve soruyorum:
Bu duruma dur diyecek, içinde vicdan duygusu olan hiç mi yetkili yok?
Adım başı önümüze çıkan tehlikelerin sayısı her geçen gün artarken, belediyelerin ayıplarını vatandaş kendi yöntemleriyle örtmek zorunda kalıyor. İşte onlardan biri...
Emek Mahallesi Bişkek Caddesi (8. Cadde) ile 8. Sokak’ın kesiştiği ana yol, daha geçen yıl asfaltlandı.
Ancak yolda büyüklü, küçüklü bazı çukarlar oluştu. Sürücülerin son anda fark ettikleri ve kaçmak isterken yaptıkları manevra nedeniyle kazaya sebebiyet verdikleri çukur konusunda 3 haftalık bekleyişin ardından vatandaş devreye girdi. Çukurun üstü trafik konisiyle kapatıldı. Vatandaş olarak asfalta yama yapmak elimizden gelse, onu da yapar hale geleceğiz.
Tehlikelerin büyük, küçük diye adlandırıldığı bir kent yerine, tehlikelerin kısa sürede çözüme kavuştuğu bir başkentte yaşamak umuduyla.
Sedat C.
ŞİKAYETİM VAR
Mülkiyeliler’de ‘M.S.’li hesap
Sokağın başından sonuna kadar park halinde araçlar var. Haliyle kaldırımda yürürken, polis noktasının bulunduğu yere gelindiğinde, ana yolun tam ortasına kadar inip yürünmek zorunluğu doğuyor. Dünyanın neresinde yaya yolu devlet tarafından böyle engellenir.
Ayhan ARSLANOĞLU
Okul önünde büyük tehlike
Çankaya ilçesine bağlı Seyranbağları Tekman Caddesi ile Bağlar Caddesi’nin kesiştiği köşede kaldırım olması gerekirken, taksi durağı ve park halinde taksiler var.
İki caddenin kesiştiği bu köşede, Necla Kızılbağ Anadolu Lisesi yer alıyor. Okulun önünde geçen kaldırım işgal altında olduğundan, giriş ve çıkış saatlerinde okulun tüm öğrencileri
mecburen ana yolu kullanmak zorunda kalıyor. Özellikle 50 metre ileride bulunan Esat pazar yeri nedeniyle pazar günleri, hafta içi ise sabah ve akşam işe gidiş-gelişlerde yaşanan yoğunluk nedeniyle tehlike daha çok artıyor. Büyük soruna yol açan bu kaldırım sorunun yıllardan beri kanayan bir yara olduğunu görerek gerekli önlemlerin alınması amacıyla belirtilen yere kaldırım yapılması gerekmektedir.
Kutular iyi oldu ancak:
* Geçmiş yıllarda insanların özlem ve hasretlerini gidermek için heyecanla başında bekledikleri posta kutuları, teknolojiye yenik düştü. Durum böyle olunca da yeni posta kutuları, kentin yeni çöp kutuları haline geldi.
* Elektronik(e) posta ile büyüyen günümüz çocukları, yeni dizayn kubbeli posta kutularını oyuncak ya da çöp kutusu sanıyor. Ellerine ne geçirdilerse kutulara atıyorlar.
* Mektuplarımıza pulu nereden alıp yapıştıracağız bu hiç düşünülmedi. Bu yüzden biz yine eskiden olduğu gibi PTT şubelerine gitmeye devam ediyoruz.
* Bunun tek çaresi bu posta kutuların özellikle işlek caddele konulması ve en yakın kırtasiye gibi iş yerlerinde pul satışına başlanması.
Ali MELETLİ
Eryaman’dan Dilek A., 1071 Malazgirt Bulvarı’ndan da E.S. adlı okurlar, Büyükşehir Belediyesi’nin bazı bölgelerde kaldırım üzerine (içinden kabloların geçtiği) monte ettiği plastik kapakların kırık-dökük haline ve yarattığı tehlikeye dikkat çekiyor.
* Kaldırımın tam ortasında çiçek gibi açan modern belediye çukuru bu.
* Alt yapı işlevinin yanı sıra kapaklar gündüzleri çöp kutusu, geceleri tehlike çukuru.
* Çocuk düşşe yutar, yetişkin insanın ya ayağını, ya bacağını kırar.
* Görme engelli birinin ise kaçışı yok.
* Bazılarına vatandaş önlemini kendi almış, iki uçta koca koca kaya parçaları. Sonuç: Çirkin kent manzarası.
Fakat duyarsız sürücüler yüzünden her gün farklı bir manzara ile karşılaşıyoruz. Bu sabah (cumartesi) 1071 Malazgirt Bulvarı’ndan Öğretmenler Caddesi’ne dönen sürücülerin karşısına çıkan otobüs de bunlardan biri oldu. İki şeritlik yolun bir şeridini tamamen kapatmıştı. Aracını yıkamak için bu yolu seçen sürücü, yolun geriye kalan tek şeridinde ise fırçasıyla dolaşıyordu. Öğretmenler Caddesi üzerinde aynı manzarayı sıkça görmeye başladık. İki şeritli bir bağlantı yolu ne park alanı ne de oto yıkama merkezi olmaya uygun değil. Yetkililerin bu konuda önlem almasını istiyorum.
(Bir okur)
Tehlikeli mola
Gölbaşı’nı ikiye ayıran, ülkemizin güney ve güneydoğu illerine ulaşımı sağlayan Konya Yolu üzerinde TIR ve kamyonlar mola verir.
Tam bu mola verilen noktalardan biri, (Ankara istikametindeki iki şerit) delinatörlerle kapatılmış, 5 şeritli yol 3 şeride düşürülmüş. Şimdi ağır vasıtalar yolun kalan şeritlerinden birini işgal ediyor. Hal böyle olunca da, koca yol 2 şeride düşüyor. Şimdi belediye otobüsleri ve minibüsler duraklarından yolcu alıp, tekrar yola devam etmek istediklerinde, hızla gelen araçlar nedeniyle tehlikeli anlar yaşıyor.
* Ya işçilikte bir sıkıntı var, ya da kullanılan malzemede.
* Sağlam, kalıcı işlere hasretiz. Harıl harıl yap-boz, boz-yap. (Yol, asfalt, alt yapı, kaldırım, tretuvar, alt geçit, üst geçit, asansör, yürüyen merdiven...)
* Ali Semerkandi Alt Geçidi’nin 8 harfi düşmüş. Bu da alttan geçen araçlar için 8 kez tehlike demek.
* AOÇ Alt Geçidi’ndeki ‘A’ harfinin eksik olması Başkent’te krize yol açmış, konu TBMM’ye taşındığında Büyükşehir Belediyesi yetkilileri birilerinin kasıtlı olarak ‘A’ harfini 11 kez söktüğünü söylemişti.
* Ali Semerkandi’nin eksik olan ‘L, E, R, A, L, T, E ve D’ harfleri birilerince kasıtlı sökülmemişse:
Sürücüler dikkat!