İzmir adayı Zeybekci: Her gün 10 kilometre yürüyeceğim

Birkaç gündür Ege’deyim. Ve elbette Ege’nin dünyaya açılan “güneşten ve imbattan yapılmış kapısı” İzmir’de... Görüyorum ki her zamanki gibi Ege’de müthiş bir seçim yarışı olacak.

Haberin Devamı

Müthiş diyorum, çünkü Ege’de demokrasinin atardamarları çok kuvvetlidir.

Fethiye’den Denizli’ye, Aydın’dan Manisa’ya, Çine’den Buldan’a, Akhisar’dan Muğla’ya kadar... Bodrum’u, Marmaris’i, Selçuk’u... Heyecanlıdır...

AK PARTİ 

Önce AK Parti merkezine baktım.

Nihat Zeybekci çok değişik bir kampanyayla geliyor. Partinin İzmir il binasında uzunca bir sohbet yapıyoruz. Nihat Bey, siyaseti makam için yapan birisi değil. Zaten ilk sözü şu oluyor: “İzmir’e inanarak geldim.”

Zeybekci, özellikle bölgedeki tarımsal kalkınmaya, şehir altyapısına yönelik çok çalışmış. Denizli Belediye Başkanlığı’nda tarımsal kalkınma üzerine ciddi tecrübesi var.

Peki nasıl yapacaksınız? Projeler...” diyorum. Zeybekci heyecanla anlatıyor:

Projeler elbette var. Ama ben önce şunu söylüyorum. Arkadaş, ben bu şehrimizin sokaklarında hergün 10 kilometre yürüyeceğim.”

Yani...

Haberin Devamı

“Yani öyle araba konvoylarından çok, sakin, gürültüsüz, insanları dinleyen, onlarla konuşan, sokakları adım adım, kapı kapı gezip konuşan bir anlayışla çalışacağız.”

Tesadüf, biz konuşurken İzmir’de şakır şakır yağmur yağıyor... Tramvay yolunun daralttığı caddelerde trafik sıkışmış.

Zeybekci, sokak sokak anlatmayı ve asıl önemlisi, dinlemeyi planlıyor.

Çünkü “Anlatmak kadar dinlemek de önemlidir” diyor. Benim anladığıma gelince, özetle Zeybekci büyük basın toplantıları, medyatik tartışmalar yerine sokakta olacak.

Sessiz ama etkili, sade ama içi dolu bir çalışma... Kampanya demiyorum, çünkü “seçim kampanyası” sözü şarkılı-türkülü, afişli-broşürlü, yani gürültülü bir iş...

Onun yerine insana dokunmayı hedefliyor.

Mesela şu söz: “İzmir doğuştan güzel bir şehir. Ama kötü kullanmışız.”

Dikkat ettim, “Kullanmışlar” diyerek kendisini ayırmıyor. “Kullanmışız” diyor.

Ve devam ediyor: “İzmir Anadolu’nun dünyaya açılış kapısıdır. Şimdi böyle bir güzellik içinde hâlâ altyapı sorunu yaşanabilir mi? Metro geliyor. Ama trafik o nedenle felç oluyor. Sözün özü, bu şehir yatırım istiyor. Yıllardır bir ihmal var. Gelin bu güzel şehri tembelliğe esir etmeyelim.”           YARIN: CHP tarafı...

Haberin Devamı

GAZİANTEP’TEKİ KÖPEK DÖVÜŞ MAFYASI NE OLDU?

GEÇEN hafta yazdım. Türkiye’de köpekleri, horozları vahşileştiren ve sonra onları dövüştüren bir mafya var.

İşin ilginç yanı, çok ciddi bir alıcı kitlesi de türemiş. Yani bahisçiler...

Geçen gün Gaziantep’te böyle bir çiftlik basıldı. Onlarca kişi gözaltına alındı. 100’e yakın zavallı köpek bulundu. Dövüşte kullanılan yaralı horozlar, köpekler... İçler acısı bir durum... Doğrusu iki şeyi merak ediyorum:

1) Bu mafya üyeleri ne oldu? Tutuklandılar mı yoksa para cezasıyla kurtuldular mı?

2) O zavallı köpekler ne oldu? Travma halindeki bu hayvanlar hayvan barınaklarından tekrar o mafyanın eline düşmüş olabilir mi?

Haberin Devamı

Bu baskından kısa süre önce yine Gaziantep’te pitbull cinsi bir köpek, bir çocuğu neredeyse parçaladı. Kim bilir hangi ruh hastası o köpeği o hale getirmişti? O köpek ne oldu?

Tahminim, yine dövüş mafyasının eline düştü. Devlet bu konuda mutlak yasal bir düzenlemeye gitmeli. Çünkü para cezası yetmiyor. O cins köpekler aşağılık satıcılar için bahislerde çok daha fazla para getirdiği için para cezası komik kalıyor. Hapis cezası gelmeli... Ayrıca, bu cins köpeklerin anne-babalarına da yasalara uymak konusunda çok sorumluluk düşüyor.

Yasa açık... Hayvan Hakları Yasası’nın 14’üncü maddesi... Sokakta gezdirirken ağızlık takmak, zincir tasma kullanmak, kimlik ve ikametgâh bilgilerini vermek gibi...

Haberin Devamı

Böylece o hayvanları evladı gibi sevip besleyenler için empati gelişecektir. Ruh hastaları ve dövüş mafyasına çalışanlar ayrışacaktır. 

Arkadaşlar...

Unutmayın, ruh hastalarının travma yaşattığı bu hayvanlarla ilgili oluşan yanlış imaj nedeniyle insanlar korkuyor.

Yoksa o canlıları hepimiz seviyoruz... 

Lütfen karşılıklı saygı...

Yazarın Tüm Yazıları