Hayalet stat

Bugün pazar... Bombasız... Suikastsız... Tehditsiz... Kansız... Kibirsiz bir yazıdır bu... Ve tamamıyla bize aittir... Yerlidir... İçimizdendir... Okuyun bakalım siz ne diyeceksiniz?

Haberin Devamı

HİKÂYEMİZ şöyle başlar:

113 yıllık çınar Karşıyaka.

95 yıllık şampiyonluk tarihi Göztepe.

Ve altın ayakların takımı 105 yıllık Altay.

İzmir sokaklarında “evsiz kalmış” mahzun çocuklar gibi dolaşıyorlardı.

Hayalet stat

Kulüp yöneticileri, belediyelere, işadamlarına, siyasilere yalvaracak haldeydi.

Stadımız yok... Bitkiniz. Çırılçıplak kaldık...”

Yalnız onların taraftarları değil, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş taraftarları da isyandaydı... Stadı olmayan bir şehirde heyecan olur mu?

Hele Karşıyaka. Yeri var. Projesi var. Ama izin yoktu. Belediye ısrarla
“Şehrin içinde stat olmaz” diyordu.

(Sonradan Real Madrid stadını
Madrid’in ortasında görünce hatırlamıştım belediyenin bu sözünü.
Ya Barcelona stadı...)

İşte o günlerde...

Yani... 2015’te.

Yani... 

Haberin Devamı

İzmir’in “evsiz kalmış” futbol çınarlarının “stat!” diye inlediği yıllarda.

İzmir’e 1 saat mesafedeki bir ilçede önemli bir belediye toplantısı yapılıyordu. Başkan heyecanlıydı... “İlçemizin geleceği” diye başladığı konuşmanın sonunda karar alındı. 

Bir stat yapılacak... Ama ne stat...

Süper Lig ve uluslararası maçların oynanabileceği standartta. 

4x6 metre boyutlarındaki iki
skorbord... Ses ve ışık sistemleri.
Özel akustik.

15 bin seyirci kapasiteli modern bir stat. Bu karara önce kimse inanmadı.

Ama hayret!..

60 milyon liraya mal olan stat
Nisan 2018’de açıldı.

Peki para nereden?

Arkadaşlar...

DHA muhabiri Ergin Karataş’tan gelen haberdeki bu detayı okuyunca hayretler içinde kaldım.

Paranın 45 milyon lirası İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden gitmiş.

Yani “çınarların” “stat” diye inlediği İzmir’den.

Hayalet stat

Yetmedi... O dönemin Tire Belediye Başkanı Tayfur Çiçek bir de stada adını vermiş...

Tire Tayfur Çiçek Stadı”.

Peki vermiş de ne olmuş.

Hangi süper lig maçları oynanmış. 

Hiç...

Haberin Devamı

İlçenin profesyonel kategorideki tek temsilcisi Tire 1922, nisan ayında biten sezon sonrası haklarını devredip ligden çekilince o muazzam stat kararmış.  Hayalet stada dönmüş...

Ne yazık!

Böylesine muazzam bir stat... Ve yalnızca amatör küme maçları. 

Maç olmayınca seyirci yok. Seyirci olmayınca gelir yok. Gelir olmayınca hayalet bir stat.

Ve yerel seçimlerin ardından CHP’den İYİ Parti’ye geçen belediye meclisi bir karar alarak, stadın
üzerindeki “Tayfur Çiçek Stadı” tabelasını kaldırıp yerine “Tire Gazi Mustafa Kemal Atatürk Stadı” tabelasını asmış.

Hayırlı olsun...

Ancaaak... Düşünün ki... Göztepe ve Altınordu, 9 bin kapasiteli Bornova
Aziz Kocaoğlu Stadı’nı kullanıyor...

Haberin Devamı

Altay bu sezon 5 bin kişilik Menemen İlçe Stadı’nın yolunu tutuyor.

Ve yeni stadının inşaatı yılan hikâyesine dönen Karşıyaka ise 50 yıllık emektar Atatürk Stadı’nda maçlarını oynuyor.

Şimdi gelelim asıl soruya:

Niye Tire’ye stat yapıldı demeden soruyorum: 

1) Ne olacak bu hayalet stat? Nedir bu boşa giden paralar?

2) Nedir kardeşim bu İzmir’in çektiği? Nedir bu İzmirli taraftarın çilesi? 

Nedir arkadaş, Göztepe, Altay, Karşıyaka gibi bu ülkenin futbol
tarihinin çınarlarına yıllardır çekilen “evsiz” muamelesi...

3) İzmir gibi modernizmin ve
romantizmin Ege’ye kıyı olduğu bir kültürde yakışıyor mu bu? 

4) İzmir Ticaret Odası’nın başında Mahmut Özgener gibi hem futbolu, hem İzmir’i hem de girişimi bilen değerli bir isim var. Belediye Başkanı Tunç Soyer heyecanlı ve hırslı bir başkan. Çözemezler mi bu meseleyi?
Karşıyaka hâlâ orada duruyor.

Haberin Devamı

NOT: Neyse ki, yıllardır süren bu “evsizlik ve çile” Göztepe ve Altay için bu yıl bitiyor. Yıllarca mülteci muamelesi görmeyip statları olsaydı kim bilir şimdi neredeydiler?

SİZCE BU NEYİN FOTOĞRAFIDIR?

Hayalet stat

GİRİŞTE şöyle yazıyor:

Asil Kanatlı Hayvanları Koruma Derneği”...

Girişe bakınca, “Helal olsun bu duyarlılığa” diyorsunuz. 

Ama içeri giriyorsunuz. 

Kan kırmızısı bir ring. 

Kiraz İlçe Jandarması ihbar üzerine önceki gün basıyor burayı. Ve şu malzemeler ele geçiyor:

3’ü yaralı 8 hinthorozu.

Horozların tırnaklarını kesmek için makas ve zımparalar... Yaralı hayvanları yıkamak için lavabolar ve tedavi için malzemeler...

Peki sonuç: “Gözaltına alınanlar serbest kaldı...”

Arkadaşlar...

Haberin Devamı

Bizim Hayvanları Koruma Yasası’yla ilgili ısrar ve iddiamız devam ediyor..

Bu alçakların da hayvanları “dövüştürmekteki iddiaları” devam ediyor... Göreceğiz...

 

 

Yazarın Tüm Yazıları