“Saygın gazetenizin karşı bakış açısını duyurabileceğinden eminim, şimdiden teşekkürlerimi sunarım.”
Diplomasinin “nazik üslubuyla yazılmış” cevaba öncelikle teşekkür ediyorum...
Ve elbette yer veririm...
6 Şubat’ta köşemde şu başlığı atmıştım:
“Gökçeada’da İncil’den dualar okuyan Sayın Bakan (Yunanistan Dışışleri Bakan Yardımcısı), size çok masum iki sorum var”
Sonra da sormuştum:
“Gökçeada’nın zirvesindeki Aziz Trifonos Kilisesi törenle ibadete açılıyor.
Fener Rum Patriği Bartholomeos orada... Yunanistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Andreas Katsaniotis orada... Rum cemaati orada...
1- SULTAN’a kötü haberi en yakın arkadaşı verdi:
“Mahkeme ev hapsini kaldırmış...”
Genç kız buz gibi oldu...
“Ya dışarıda yine bir yerde kıstırırsa...”Daha yüzündeki yaralar kapanmamıştı.
“Ya bu defa da kezzap atarsa...”
Silahla tehdit etmişti: “Ölümün benden olur...”
Sonra yolda kıstırmış, sürükleyerek parka götürmüş ve yüzüne “lavabo açıcı” atmıştı.
Sultan
Öyle şeyler yazıyor ki...
Yalnızca bir First Lady olarak değil...
Halkını kucaklayan bir kadın olarak bütün kalbiyle yazıyor.
Mesela önceki gün 12 yaşındaki dansçı Anna’yı yazdı...
Anna’nın altın sarısı saçları vardı. Çok iyi dans ediyordu.
Ama lösemi onu da yakalamıştı.
Anna
Künyedeki telefon numarasını aradığımda Arapça konuşan bir bant buldum...
Suriye...
Öyle ya, Ukrayna’da ölen Rus askerinin künyesinde Arapça’nın ne işi vardı?
Çünkü o Rus askeri değil, dünyanın en acımasız paralı askerlerinin bağlı olduğu Wagner’in bir üyesiydi.
Wagner, Libya’da, Suriye’de, Orta Afrika ülkelerinde Putin’in talimatlarıyla “kirli savaşı” yürüten bir gruptur...
Şimdi Ukrayna’da şehir savaşlarında para karşılığı insan avlıyorlar...
Dün bu gerçeği yazınca Türkiye’den ve dünyanın birçok yerinden mesajlar aldım.
1. UKRAYNA şehir polisi, öldürülen bir Rus askerinde künye bulur.
Künyede Arapça, İngilizce ve Fransızca bir uyarı vardır:
“Lütfen yardım edin ve bizimle irtibat kurun.”Künyenin hemen altında da bir e-mail adresiyle bir telefon numarası.
Peki “biz” dediği kimdir?
Telefon numarası nereye aittir? Rus Savunma Bakanlığı’na mı?
Merak ettim, künyedeki o telefon numarasını aradım.
Banttan bir Arapça konuşma... Suriye çıktı...
Rus askerinin künyesinde İngilizce, Arapça ve Fransızca vardır. Ancak Rusça yoktur...
Yalnızca “Dünyanın gözü Antalya’da” demek de değildir.
Dahası...
Yalnızca, “Görüşmeden bir şey çıkmadı” sonucu hiç değildir...
Bu olayın derinlerinde çok önemli diplomatik sonuçlar yatıyor.
Sırasıyla gidersem...
DÜNYA VE BARIŞ
“Dünyayı diken üstünde tutan” böyle bir savaşın çözüm merkezlerinden birinin Türkiye olduğu resmileşmiştir. Düşünün ki Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, savaşan iki tarafın dışişleri bakanlarını bir masada bir araya getirmiştir. Ve aynı anda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan savaşın iki anahtar ismi Biden ve Putin’le telefon görüşmesi yapmıştır. Her iki tarafla konuşabilen ve çözüme zemin olan bir Türkiye’dir bu...
TÜRKİYE AÇISINDAN
Böylece ABD, kurduğu bu tuzakla Putin’i dünyadan izole etmiş...
Yani... Kabahat yine ABD’de...
Tamam da arkadaş insanın aklına o fıkra geliyor ve sormadan edemiyor:
“Hırsızın hiç mi kabahati yok...”
Rusya sivillerin üzerine bomba yağdırıyor. Çoluk çocuk alevler içinde. Şehrin ısıtma sistemlerini vuruyor. Ukrayna halkı metrolarda soğuktan donuyor...
Bir millet ölüyor. Evsiz barksız sürgüne zorlanıyor...
Orada resmen savaş suçu işleniyor...
Ama kabahat ABD’de...
Bu fotoğraflar Rusya Ukrayna’ya saldırmadan iki gün önce gelmişti...
DHA’dan Yaşar Kaplan, Irak’ın sıfır noktasındaki 1.860 metre rakımlı sarp dağa çıkmıştı...
Kar kalınlığı 3 metreydi...
Dağlıca’nın Gevanakurki üs bölgesindeki hudut karakoluna...
Şimdi Kiev’de ellerindeki zayıf silahlarla, molotoflarla vatanlarını savunmaya çalışan kadınları, erkekleri görünce...
“Allah’ım” dedim...
“Kiev’deki o insanlara güç, kuvvet ver...”