Nişantaşı’nda modanın yeni merkezi açıldı

Daha açılmadan konuşulmaya başlanan yeni butik alışveriş merkezi City’s dünya modasının kalbininin attığı Nişantaşı’na yeni bir enerji getirdi. İlkleri ve özel hizmet anlayışıyla mekan, şu sıralar ziyaretçi akınına uğruyor. Merak ettik, elbette gezdik. İşte gözümüze takılanlar...

Nişantaşı’nda "başımızı sokacak" yepyeni bir mekan City’s. Yapım aşamasında çok yazıldı çizildi. Markalarıyla, bu semtte yaratacağı trafik sorunuyla, lüks otoparkı, yeme içme durakları çok konuşuldu. Projenin sahibi, Gülaylar Grup, City’s’i dünya modasının kalbinin attığı butik bir alışveriş merkezi olarak planladı. Bu nedenle de marka seçiminde son derece titiz davrandı. Pura Lopez, Baldinini, Class Roberto Cavalli, DKNY Jeans, D&G, Jean’s Paul Gaultier, Gianfranco Ferre, İtalyan mücevher devi Rebecca, Tru Trussardi, Marlboro Classic, Versace Jeans Couture, Cerruti, John Galliano, John Richmond, S’Nob, Mavi, Geox, Bagozza, Pal Zileri, Nautica, moda ve marka dediğimizde ilk aklımıza gelenler...

Açıldığı günden bu yana, her gün binlerce konuk ağırlıyor City’s. Özellikle de cumartesi ve pazar günleri yürüyen merdivenler ve asansörlerde kuyruklar oluşuyor. Bunun nedeni, elbette, çok konuşulan ve dışardan baktığınızda New York’un ortasında açılmış hissi veren bu mekanı herkesin görerek merakını gidermek istemesi. İç ve dış mekana kurulan dev ekranlardan gösterilen podyum şovlarının da "moda içeride" mesajını vermek adına müthiş bir görsellik yarattığını söyleyebilirim. Daha ilk girişte dikkati çeken sadece bu da değil; kapıda verilen "vale parking" hizmeti çok ciddiye alınmış, doorman'lerin giydikleri kostümlere kadar tüm detaylara özen gösterilmiş. Amaç, mekanın yaratması muhtemel olan trafik sorununu en aza indirmek. Bu nedenle şu anda sistem son derece hızlı işliyor. Lüks otoparkı dolup taşıyor.

Girişi, DKNY Jeans ve D&G’nın renkli vitrinleri süslemiş. İçeri girer girmez ilk katta, dünyaca ünlü moda markalarının konumlandığını görüyorsunuz. Prenses Diana’nın da ayakkabı markası olan ünlü Baldinini hemen karşınızda. Onu, Ferre, jean koleksiyonunu sunan Gaultier, Versace Jeans Couture izliyor. Yine bu katlarda Dilek Hanif’in butiği var ama henüz açık değil. City’s’de, kalabalığı saymazsak, alışverişe saatler ayırmak hiç yorucu değil. Çünkü etrafında döndüğünüz çember son derece dar. Katları çıktıkça konsept de biraz değişiyor. İkinci katta Pura Lopez, yeni misafirlerden. İspanyol ayakkabı devinin oldukça seksi modelleri var.

Orada da indirim var, fiyatları yaklaşık 350 YTL. Silk & Cashmere, klasik ve kaliteli tarzıyla yeni mekanında S’Nob, avangard yeni sezon koleksiyonundan küçük bir bölümü getirmiş. Hemen hemen tüm mağazalar gibi, o da 2008 yazına Şubat’ın ikinci yarısında hazır olacaklarının mesajını veriyor. Sportif şıklığın favori markaları, Diesel ve Mavi yemek katının bir altında karşı karşıya. Yakınlarında burada ilk "Women" konseptli mağazasını açan Nike var. Jean Tonic, içinde 5-6 altı tanınmış markasıyla, farklı tarzda seçenekler sunuyor. İsyankar "De Puta Madre" koleksiyonu yine bu çatı altında. Çılgın Galliano, John Richmond, aynı mekanı paylaşıyorlar. Galliano, sporline grubuyla kendini genç hisseden kadınları, Richmond ise "günlük şık" temasıyla çalışan kadın ve erkeği hedeflemiş.

Fiyatlar sizi korkutmasın

Nişantaşı’nın alışverişe zaman ve para ayıran müşteri kitlesi için uygun olan tüm markaları buluşturan City’s’in fiyat politikaları sizi korkutmasın. En azından şu indirim döneminde. 130’un üzerinde giyim, dekorasyon, bebek ve çocuk konseptli marka... Gözler, pahalı olmaktan ziyade, moda mesajı veren başka markaları arasa da, "ilk"lerle tanışmak da keyif veriyor. City’s’in özellikle alışverişte erkekleri çok mutlu edeceğini de söyleyelim. George Clooney, Berlusconi’nin giyim markası Pal Zileri, Bagozza, Nautica, Marlboro Classic yeniliklere açık olanların yeni durakları...

Modaya göre hareket eden kadınlar, gece için ışıltılı seçenekleri Steve Madden, Tru Trussardi, Ferre, Gaultier, S’nob, D&G, Pura Lopez, DKNY Jeans, Galliano, Gizia, Badique’de bulacak. Sizleri vitrinlere esir eden mücevherleriyle, Diamond Line, Roberto Bravo, Rebecca ise kesinlikle görülmeye değer. Mekanın henüz açılmayan markaları var. By Gianni, Cache Cache, Point Zero gibi... Onlarla da Şubat ayı gibi, yeni sezon açılışlarında buluşacağız.

Sınır tanımayan yaratıcılık devri

Hayallerini masalsı bir dille anlatan tasarımcılar için couture tasarlamak tarif edilmez bir keyif olsa gerek. Ortaya konan bu teatral tabloda, yalın ve seksi görünüm de unutulmamış. Kristaller ve taşlar yine başrolde...

2008 yaz koleksiyonlarının tanıtıldığı Paris Couture Haftası’nda yine tasarımcıların sınır tanımayan yaratıcılıklarına tanık olduk. Bu yıl, Lacroix, Armani, Dior, Givenchy ve Chanel’in görkemli şovları kadar, tasarımcılarımızdan Dilek Hanif’in moda haftasındaki başarısı ve Valentino’nun podyumlara vedası konuşuldu. Kadınların rüyalarındaki tasarımlara imza atan moda devi, yaptığı duygusal konuşmada, ardında bir varis bırakmadan gitmenin kendisini çok üzdüğünü belirtti. Ve yine birbirinden seksi elbiseleriyle sahnede bir kez daha efsaneleşti. Bu yıl, renkleri, en az parlak kumaşlar ve şifonlar kadar vurgulayan modacıların aksine Chanel, siyah ve beyazın gücünden vazgeçmedi.

Lacroix, brokarlar ve kristallerle oynarken, Armani, organza, şifon ve ipekleri kristallerle süsledi. Dior’un dikkat çeken abartılı ve hacimli formaları, el işi dantellerle buluştu. Givenchy, ötrişlerle süslediği gece elbiselerinde gotik balerinlere göndermeler yaparken, yarattığı formlarıyla da çok konuşuldu. Hayallerini masalsı bir üslupla kumaşlar ve renklerle buluşturan tasarımcıların couture koleksiyonlarında, ihtişamlı ve kendini göstermekten çekinmeyen bir kadın görünümü yaratmış. Hazır giyimde kullanılan yeni formlar, kabarık kol kesimleri, ustaca yaratılmış katlar, pililer ve drapeler, büyük bir uyum içinde, yeni sezonda bir arada. Bu görselliğin içine gizlenmek istemeyenler için, sadelik ve asalet kokan şifonlar ve ipekler yaratılmış.

MODA HABER

Jean’ler kimlik değiştiriyor

Calvin Klein Jeans rahat hissetmenizi sağlayan yumuşak ve hafif materyaller ve lüksle birleşen metalik kumaşlardan oluşan sofistike bir koleksiyonla baharı karşılamaya hazırlanıyor. Doğal, organik, modern ve renk değiştiren kumaşlar, yıkanmış ve taşlanmış jean’ler koleksiyona rahat bir görünüm kazandırırken, hafif ve ışığı yansıtan metalik dokunuşlarla zenginleştirilmiş yumuşak kotonlar ve jean’ler ilhamını New York şehrinden almış.

Aşkı tarif ediyor

Yeni binyılın kadınlarının aşkta da yeni kuralları var. İstedikleri, özgürlüklerini paylaşabilecekleri modern erkekler ve aksesuarlar. "TAG Heuer Monaco Watch", estetik ve modern görünümüyle bu anlamda ideal bir seçenek. Saat, 50 metre su basıncına dayanıklı olması, çelik kasası, siyah, beyaz, kahverengi ve krokodil kayış seçenekleri, kadranında ve çerçevesinde bulunan 39 adet pırlanta ile dikkat çekiyor.

Çölde aşk başkadır

Sarar'ın 2008 yaz koleksiyonu için hazırladığı kampanya son derece çarpıcı. Çevre bilincinin çöl figürüyle ele alınmış olması ve fotoğrafların kendi görsellikleri dışında herhangi bir yorum içermemesi, sade ve kendinden emin duruşuyla adeta Sarar ruhunu fotoğraflara taşımış.

İnciler yeniden yorumlandı

İnci takılara modern yorumlar kazandıran Misaki, rahatlıkla kullanabileceğiniz yeni koleksiyonu "Modern Boudoir" ile So Chic mağazalarında satışa sunuldu. Adını, "bir kadının kendine ait özel odası" anlamına gelen Boudoir’dan alan Misaki koleksiyonu, zarif çizgileri inci ışıltılarıyla süsleyerek romantik tasarımlara modern bir yorum katıyor.
Yazarın Tüm Yazıları