Paylaş
Kosova krizinin, Sırbistan dışında ortada görünen üç önemli aktörü hangisidir? Geçen hafta iç sayfalarda kalan bir fotoğraf, krizin NATO kanadındaki dört önemli aktörünün kim olduğunu açıkça gösteriyordu.
Belgrad'da çekilen fotoğrafta bir Sırp genci elindeki pankartı gösteriyordu.
ÜÇ BAYRAK
Pankartta üç bayrak yer alıyordu.
Üstte ABD, altta da Alman ve Türk bayrakları.
Tabii buna bir de İngiltere'yi eklemek gerekiyor.
Bir Sırp'ın gözünde bu krizin önemli aktörleri işte bu ülkelerdi.
Bunlardan üçü Yugoslavya'ya yapılan hava bombardımanına direkt olarak katılan ülkeler.
Türkiye ise sadece hava savunmasında rol alıyor.
Ama buna rağmen Balkan dengesinde bütün ağırlığı ile yerini almış vaziyette.
Kim ne derse desin, dünyanın bu bölgesinde giderek büyüyen bir Türkiye var.
MAHALLİ SAVAŞ
Bu yüzyılda gerilla ile baş edebilmiş neredeyse tek ordu bu ülkenin Silahlı Kuvvetler'i.
Rusya çok daha az sayıda Çeçen'le baş edemezken, Türkiye bu çetenin başını alıp getiriyor.
Güneydoğusunda bu savaşı yürütürken, ülkede ekonomik kalkınmasını da sürdürüyor.
Ekonomik kriz Asya kaplanlarını yerle bir edip, Rusya'yı tarumar ederken Türkiye bu global krize bile dayanıyor.
Bütün bunlar da Türkiye'yi giderek dünyanın en önemli aktörlerinden biri haline getiriyor.
21'inci yüzyıla yaklaşırken çok ilginç bir gelişme ile karşı karşıyayız.
Bu yüzyılın başında bugün Kosova krizinin yaşandığı topraklarda küçücük bir mahalli suikast bir anda dünya savaşı haline dönüşmüştü.
Yani o günün dünyası bu mahalli olayı ‘‘lokalize’’ edememişti.
Bugün ise NATO gibi dünyanın en güçlü askeri ittifakının tonlarca bomba yağdırdığı, neredeyse bir dünya savaşı kadar askeri malzemenin seferber edildiği bir savaşı yaşıyoruz.
Bugünün dünyası böylesine ağır bir savaşı bile ‘‘lokalize’’ etmeyi, o bölgeye hapsetmeyi başarabiliyor.
Ama aynı dünya Asya'nın küçük bir ülkesinde, mahalli bir finans sorunu olarak başlayan krizi ‘‘lokalize’’ olarak tutmayı başaramıyor.
Orada başlayan kriz, domino taşları gibi dünyanın öteki ülkelerinin üstüne yıkıla yıkıla ilerliyor.
Bugün bazı şeyler çok daha iyi anlaşılıyor.
Berlin Duvarı meğer sadece ideolojik bir duvar değilmiş.
Aynı zamanda ekonomik meselelerde ‘‘baraj’’ vazifesi gören bir duvarmış.
Ekonomilerin globalleşmesini engelleyerek, sosyalist dünya ekonomilerini sterilleştiriyor, mahalli krizlerin dünyanın en azından bu bölgelerine bulaşmasını engelliyormuş.
Ama yıkılan duvarlar global ekonominin önündeki son engeli kaldırınca, sosyalist dünyanın 70 yılda kurduğu bağışıklık sistemi de çöktü.
İKTİSADİ CRUISE
Rusya şimdi işte bu güçsüzlüğü yaşıyor.
Global savaş tehdidi döneminin devi, mahalli savaşlar döneminin cücesi haline dönüşebiliyor.
Çünkü bugünün güç iradesi, global ekonominin kanunlarına göre belirleniyor.
Güçlenen global ekonomi, dünyanın en tehlikeli bölgelerindeki savaşları bile mahalli coğrafyası içine kapatabiliyor.
Çünkü son bir yılda yaşadığımız global ekonomik krizle, Kosova mahalli krizi şu gerçeği bize artık iyice gösterdi:
Ekonominin cruise füzelerinin seyir kabiliyeti ve tahrip gücü, destroyerlerden fırlatılan füzelerin yanında çok hafif kalıyor.
Şimdi anlaşılıyor ki bu duvarlar, Rusya'ya doğru yıkılmış ve hazırlıksız bir ülke bunun altında kalmış.
Hiç kuşkusuz Rusya önümüzdeki 10 yıl içinde ekonomik bir güç haline gelecek.
Ama bunu yapması için önce bu duvarın enkazını kaldırması gerekiyor.
TAKA İRİSİ
Geçen hafta Boğaz'ın müthiş köprülerinin altından geçerek Akdeniz'e açılan ‘‘taka irisi’’ Rus gemisi, işte bu yeni gerçeğin ‘‘meçhul ekonomi abidesi’’ olarak karşımızda duruyor.
İşte Türkiye'yi büyüten gerçek de bu...
Paylaş