Paylaş
Airbnb dünyada otelcilik sektörünü yeniden tarif eden bir “bireyden bireye ev kiralama” sistemi.
“Seyahat dünyasının UBER’i” diyebilirsiniz.
*
Bu krizin başından beri CEO’nun çalışanlarına yazdığı 7’nci mektup.
Çok açık, çok net, çok samimi bir üslupla yazılmış...
“Üç saat sonra bazılarınız birer mektup alacak” diye başlıyor ve şöyle devam ediyor:
“Ne yazık ki yaşadığımız bu tarihi kriz nedeniyle şirketimizi küçültmek zorunda kalıyoruz. Bu hepimiz açısından çok büyük ve çok zor bir karardır. O nedenle bütün ayrıntılarını sizlerle tek tek paylaşacağım...”
*
Şirket, 24 ülkedeki “takım arkadaşı” olarak tarif ettiği 7 bin 500 çalışanının 1900’ünün işine son veriyor.
Yani bütün çalışanların yüzde 25’i ayrılıyor...
*
CEO, ayrılan bütün çalışanları için neler yapılacağını tek tek sayıyor. Ama asıl önemlisi mektubun sonu...
Diyor ki:
“Biz bir seyahat şirketi kurmak için yola çıktığımızda kendimize bir şiar edindik: İnsan gibi seyahat...
Evde yaşadığım şu 8 hafta içinde anladım ki dünyanın yeniden insani temasa, dokunuşa ihtiyacı var.”
*
Özellikle mektubun sonunda ayrılan çalışanlarına söylediği şu son cümleyi okurken ağladım... Çünkü bana bundan 19 yıl önce yaşadığım bir anı hatırlattı.
“Sizden çok özür diliyorum. Çünkü bu sizin hatanız değildi...”
*
Bence bugünden itibaren iş dünyasında patron-çalışan ilişkilerini kökünden etkileyecek bir mektup bu...
“Siz utanmayın... Bizler, devletler utansın” diyor...
*
Bir de insanın aklına şu soruyu da sokuyor:
Yaşadığımız bu insanlık trajedisi ve tarihi ekonomik krizden sonra, sanki hiçbir şey olmamış gibi, “Nerede kalmıştık” deyip yolumuza devam edebilir miyiz?
*
Bu kriz, patronları, hepimizi, insanları artık farklı biçimde düşünmeye, daha insani temaslara, dokunuşlara doğru götürüyorsa...
Bugün dünyayı yöneten siyasetler aynı kalabilir mi...
AYRILMA PROTOKOLÜ
ŞİRKETİN VERDİĞİ APPLE LAPTOP SİZDE KALABİLİR
AIRBNB CEO’su çalışanlarına bir de şunu yazıyor:
- Ayrılan her arkadaşımızın bir yöneticisi onunla yüz yüze konuşacak ve haklarını anlatacak. Ayrıca ben bütün dünyada çalışan arkadaşlarıma telekonferans sistemiyle sesleneceğim, sorularını cevaplayacağım.
*
- Ayrılan her arkadaşımız 14 haftalık ücretini alacak. Ayrıca çalıştığı her yıl için bir haftalık daha ücret verilecek.
*
- Başımızda bir pandemi sorunu var. Ayrılan her arkadaşımızın bir yıl boyunca sağlık sigortasını ödeyeceğiz.
*
- Sizler için yeni iş bulmak üzere özel bir büro oluşturacağız. Yardımcı olacağız.
*
- Yeni iş bulmada bilgisayarlarınız çok önemli olduğu için şirketin verdiği Apple laptop’larınız sizde kalabilir.
GERİYE DÖNDÜM
246 KİŞİYİ İŞTEN ÇIKARIRKEN AYRILANLARA NE DEMİŞTİM
AIRBNB’nin CEO’sunun mektubunu okurken 2001 krizi aklıma geldi.
Genel yayın yönetmeniydim ve 246 kişiyi işten çıkarıyordum...
Çoğunluğu işe yeni başlamış genç insanlardı... Daha iş hayatlarının başında büyük bir travma yaşıyorlardı.
Geceleri sakinleştirici alıp uyuyordum.
Hepsine söylediğim söz şuydu:
“Sakın kendinizi başarısız hissetmeyin. Bu sizin hatanız değil. Bizlerin ve bu ülkeyi yönetenlerin hatası... Ve ne yazık ki bedelini siz ödüyorsunuz...”
POSTKORONA
YENİ BİR İNSANİ TOPLUMSAL KONTRATLA ÇÖZEBİLİRİZ
BU çok iyi niyetli mektubu iki defa dikkatle okudum.
Sonra düşündüm.
Tarihin en büyük ekonomik krizine giriyoruz.
Öyle büyük bir kriz ki, üç-beş patronun zarafeti, vicdanı ve iyi niyeti ile çözülemez hiç kuşkusuz...
Devletlerin, onu yöneten siyasetlerin de değişmesi gerekiyor. Tabii ki çalışanların da...
Yani nereden bakarsanız bakın dünyanın artık daha insani, daha gerçekçi bir yeni “toplumsal kontrat”a ihtiyacı var.
ARTIK KENDİ ÜLKEMİZİN KEYFİNİ Mİ ÇIKARACAĞIZ
AIRBNB kurucu ortağı Brian Chesky seyahat konusunda yakın geleceği şöyle görüyor:
- “Dünyada seyahatlerin tekrar ne zaman başlayacağını bilemiyoruz.”
- “Ama şunu çok iyi biliyoruz: Seyahatler yeniden başladığı zaman artık çok farklı bir şey olacak.”
Bu konuda üç tahmini var:
- İnsanlar artık evlerine daha yakın yerlere seyahat edecekler.
- Daha güvenli yerler arayacaklar.
- En önemlisi de keselerine daha uygun tercihlere yönelecekler.
- Ve insanlar geçtiğimiz dönemin kendilerinden aldığı bir şeyi tekrar bulmak isteyecek: “insani temas”ı...
- İşte o nedenle şirket kendini yeniden tarif ederek, başlangıçtaki asıl işine dönecek ve bu işiyle ilgisi olmayan yatırımlarını durduracak.
'X AE A-12' ŞİFRESİ: ÇOCUK ADI MI, ÇOCUK TACİZİ Mİ
DÜNYANIN en çılgın işinsanı olarak bilinen Elon Musk’ın 5 Mayıs günü bir çocuğu oldu.
Çocuğuna dünyanın en tuhaf ismini verdi:
X AE A-12...
O günden beri bu ismin şifresi konuşuluyordu.
Tesla’nın kurucusu bugünlerde Ay’a gönderilecek uzay aracını bitirmeye uğraşıyor.
Çocuğuna verdiği ismin şifresini şöyle açıkladı:
- X: Bilinmeyen değişken.
- AE: Artificial Inttelligence (yapay zekâ) kavramının elfig yazımı.
- A-12: Benim, hiçbir askeri amaç taşımayan en gözde hava aracım S’in sembolü.
Ufff... Bayağı karışık değil mi... Adam çocuğuna resmen “Yıldız Savaşları” filmine çok güzel gidecek bir robot adını vermiş.
*
Kızım Gülümsün’e çocuğuna böyle bir isim verir misin diye sordum.
“Yok baba, bu çocuk tacizine girer” dedi...
Paylaş