Ve kendimize yeni ve güvenli bir dijital ev aramaya başladık.
Türkiye’de iki isim öne çıktı.
Telegram ve BİP...
Telegram Rus asıllı bir adamın kurduğu haberleşme sistemiydi...
BİP ise milli ve yerli...
Turkcell’in bir hizmeti.
İşte bu arayış içinde vatandaş olarak gidip Turkcell’in CEO’su Murat Erkan’ı buldum.
Türkiye’nin Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy...
Yine muhtemelen bazılarınız soldakini tanıyor.
Aksiyon filmlerinin ünlü oyuncusu Jason Statham.
*
Gelelim en sağdakine.
O adam ünlü İngiliz sinema yönetmeni Guy Ritchie...
Bir kısmınız belki onu Madonna’nın eski kocası olarak biliyor.
Ama bizim gibi “kült sinema” tutkunları için o “Snatch” filminin olağanüstü yönetmeni Guy Ritchie...
20 Temmuz 1970...
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Abdülhamid zamanından kalma 1416 sayılı kanunu ile devlet bursu almışım...
O gün doktora eğitimi için Paris’e ayak bastım.
*
İlk işim iki filmi seyretmek oldu...
Biri “Woodstock”...
Öteki ise “Strawberry Statement”...
Fransızcaya
1) 10 AĞUSTOS 2017 SAAT 19.00 MEŞUM DENİZALTI AÇILIYOR
O gün Kim Wall isimli 30 yaşında genç bir kadın gazeteci “UC3 Naitilus” adlı küçük bir denizaltıya gitti.
Wall London School of Economics’te, sonra da Columbia Üniversitesi’nde öğrenim görmüş free lance, yani serbest çalışan bir gazeteciydi.
Yazıları ve mülakatları New York Times, Times gibi ünlü gazetelerde, Vice gibi dijital platformlarda yayınlanmıştı.
Denizaltı, Peter Madsen adlı Danimarkalı bir işadamı tarafından inşa edilmişti.
Roket uzmanıydı, çeşitli buluşları vardı ve bunlardan biri de kendi inşa ettiği bu küçük denizaltıydı.
Kim Wall
“Türkiye’nin en yüksek insani gelişim düzeyine sahip ilçeleri hangileridir?”
Araştırmayı “İnsani Gelişme Vakfı” (İNGEV) yapıyor.
*
Araştırma, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı çerçevesinde hazırlanan bir “insani gelişme endeksi”ne göre yapılıyor.
Yani BM tarafından geliştirilmiş uluslararası ölçülere göre düzenleniyor.
*
- Bu yıl “gelişmişlik endeksi” daha da genişletildi.
Bu ölçüler nedir derseniz....
Dün Hürriyet’in manşetindeydi.
Cüneyt Özdemir, önceki gün onunla çok eğlenceli bir program yaptı.
Tabii Rasim olunca konu bana gelmeden olur mu...
Geldi nitekim.
*
Geçmişte Orhan Pamuk’la ilgili yazdığım eleştirel yazılar konuşuldu.
Bu arada Cüneyt Özdemir ilginç bir anısını anlattı.
Olay aynen şöyle cereyan etti.
*
Gazetenin editörleri, pandeminin başından beri her gün yaptıkları gibi saat 11.00’de online yazıişleri toplantısı için görüntülü konferans sisteminin başına geçtiler.
Gazetenin genel yayın yönetmeni günlük toplantıya başlamadan önce herkesi şaşırtan bir açıklama yaptı:
“28 Şubat günü itibarıyla genel yayın yönetmenliğinden ayrılıyorum...”
Aslında bu niyetini daha 1 yıl önceden hissettirmişti.
Trump
Bir toplantıda 61 küresel şirketin adı açıklandı.
Dünyanın önde gelen 61 şirketi bundan böyle “paydaş kapitalizmi ölçülerine uyma” kararı aldı.
*
Bunun İngilizce adı “stakeholder capitalism”...
Söz konusu şirketler bugüne kadar “shareholder capitalism” kurallarıyla yönetiliyordu.
Yani “hissedarlar kapitalizmi”...
Şirkete para yatıranların elde edeceği kâr üzerine kurulu bir anlayıştı bu.