ESKİŞEHİRSPOR’un gücü Beşiktaş’a yetmedi. Kırmızı siyahlılar fiziğe dayalı futbol oynuyorlar. Bir de rakip defansta açık alan istiyorlar. Fizik dersen, Beşiktaş da fena değil. Açık alan dersen, Eskişehir’de siyah beyazlılar onu sana vermez. O zaman iş, Beşiktaş’ın becerisine kalıyordu. Onu da iki defa gösterdiler, iş bitti.
Özellikle Yusuf’un attırdığı ikinci gol uzun yıllar unutulmaz. Yusuf, top tekniği yüksek futbolcu. Top ayağına yakışıyor, topu ayağına yapıştırıyor. Hepsi tamam. Sen Yusuf’tan hem de yürüye yürüye takriben 60 metre mesafeden beş defa çalım yersen... Hem de aynı çalımı... O zaman futbolcu olarak kendine soracaksın, "Ben, Süper Lig’de oynamayı hak ediyor muyum?" diye. Yusuf neredeyse, Eskişehirli iki futbolcuyu çalım manyağı yaptı. Diyeceksiniz ki: "O zamana kadar iş bitmişti." Bence hayır. Öyle bir gol yemesen demoralize olmazsın, belki bir golle berabere bitirirsin. Ama yediğin o gol, o çalımı yiyen iki futbolcu ve o kanatta olan Eskişehir takımında defans yapmaya çalışan futbolcular için bir yüz karasıdır.
Sakın bardağın boş tarafından baktığımı söylemeyin. Tabii Yusuf’un kabiliyeti var. Ama beyler, 60 metrede aynı çalımı beş defa yersen bunun mazereti olamaz.
İnsan haklarına aykırı
Beşiktaş sabırlı oynuyor, acele etmiyor. Orta alanda top çeviriyor. "Nasıl olsa" diyor, "rakip bir açık verirse ben değerlendiririm." Nitekim bunları da yakalıyor. Rüştü gibi özellikle cepheden tecrübeli bir kalecilerinin olması avantajları. Ama Gökhan Zan hem faulü yapıyor, hem itiraz ediyor. Yani yavuz hırsız gibi.
Eskişehirspor’un puan olarak rahat olmaması dün Beşiktaş’ın avantajıydı. Yalnız anlamadığım bir nokta daha var. Bir takım diğer takıma futbolcu kiralıyor ve mukaveleye şerh koyuyor, "bize karşı oynayamaz" diye. Bu kesinlikle insan haklarına aykırı bir maddedir. O futbolcuları çok beğeniyorsan o zaman kiraya vermezsin. Kiraya veriyorsan da kompleks yapıp kendine karşı oynatmamaya diretmezsin.
Hakem doğru yol izledi
Eskiehirspor’da Youla ile Engin tartıştılar. Birbirlerini de biraz ittiler ama vurmadılar. Kara kaplı kitap şunu yazar: "Aynı takımın iki futbolcusu birbirine küfür ederse, vurursa veya iterse aynen ceza rakip takım futbolcusuna yapılmış gibi uygulanır." Ama burada hakemin yorumu önemlidir. Aynı takımın iki futbolcusu tartışıyorsa ikaz edersin geçersin ama vurduğu zaman kurtaramazsın, atarsın. Bence burada hakem doğru bir yol izledi.
Siyah beyazlılar önemli bir engeli aştılar. "Zirvede iki takım mı kaldı acaba?" diyoruz. Bir tek G.Saray sürprizi olabilir. Onu da bekleyeceğiz bakalım.