Paylaş
Emekliye ayrıldığında İstanbul’daki orduevinde verdiği veda kokteyline katıldım. O kokteylde, sadece müzikçiler vardı, Türkiye’nin önemli müzik adamları, icracılar oradaydı. Yani bir askerden çok müzik insanı olarak tanıdım onu hep!
Aytaç Yalman iki ciltten oluşan anılarını* yazdı.
Adı: Zorlu Yılların Sessiz Tanığı–Vatana adanmış bir hayat.
Medyada davalar sırasında adının çok geçtiğini hepimiz hatırlıyoruz. Kimi sessiz kaldığını, kimisi arkadaşlarına daha çok sahip çıkması gerektiğini söyledi.
Bu kitap bütün bu görüşlere cevap vererek aydınlatıyor.
Yalman anılarında askerlik yaşamının bütün evrelerini anlatıyor, bunlar askerlik mesleğini nasıl algıladığını, nasıl anlamlandırdığını açıklıyor.
Anılara çok önem veririm. Çünkü sadece bir kişinin savunmasını içermez bu anılar, iddialara da cevapla okurların bir karara varmasında yararlı malzeme niteliği taşır.
Askerlik mesleğinin tarihini anlatan Yalman bir ölçüde Türk siyasetinin tarihini yazmış. Hiç kuşkusuz bireysel açıdan bir bakış.
Kitap ithaflarına her zaman yer veririm, işte bu kitabın ithafı:
“Bu kitabı, hayatımın en zorlu döneminde bana olağanüstü destek olan Değerli Eşim Belma Yalman Hanımefendi’ye armağan ediyorum.”
Birinci cildin başındaki Önsöz ve Giriş’i okuyun, kitabın iskeletini, yazılış amacını içeriğin seçilme konusundaki ilkeleri öğrenmiş olacaksınız.
Davalar konusundaki görüşlerinin yanı sıra bazı yazı başlıkları güncelliği yansıtıyor: Suriye ve IŞİD Meselesi, Kürt Sorunu bunlardan birkaçı.
Tanığı olduğu dönemleri bugün nasıl yorumluyor?
2000–2002 Yılları Arasındaki Dönem (Jandarma Genel Komutanlığı), 2002–2009 Yılları Arasındaki Dönem (Kara Kuvvetleri Komutanlığı).
Jandarma Genel Komutanlığı zamanında, müzikle ilgisini, o zor zamanlarda müziğin ona güç verdiğini Evin İlyasoğlu’nun onunla yaptığı Hürriyet’te yayımlanan röportajında belirtmişti.
***
BEN Yalman’ın müzik ve sanatla ilgili kitaplarını ve eserlerini öğrenmenizi isterim:
Vatan Sevgisi ve Sanat, Hayatımdaki Müzik, Sahne Eserleri, Şehitler Oratoryosu, Mehmetçik Senfonisi, Kahraman Türk Kadınları Oratoryosu, Sakarya’da Diriliş Operası (Senfonik Destan olarak bestelendi), Bir Yatılı Okul Öyküsü Müzikali (bestelenmekte), Azmin Zaferi Balesi (Napolyon’un Mısır Seferi), Gülfem Hatun Balesi (Hürrem’in ölümünden sonra yaşanan olaylar), Çanakkale Kahramanları Sahne Kantatı (bestelenmekte), Gelibolu Kahramanları Operası (bestelenmekte), Belgeseller, İlk Türk Piyanosu, Sakaryada Diriliş Tiyatro/Belgesel, 1283 Harbiyeli Mustafa Kemal...
Tahmin edeceğiniz gibi beni kitapta ilgilendiren bölümler, daha çok fikir ve düşünce dünyasına ait bölümler.
İlgilendiğim bölümlerin başlıkları şöyle: Sevgi Kavramına Bir Sistem Yaklaşımı, Sevgi nedir?, Müzik ve felsefe ilişkisi, Fromm’un sevgi anlayışı.
Bu başlıkların altındaki yazılar, bir askerin ruh ve sanat dünyasını yansıtan satırlar. ‘Sevgili gençler’ diye başlayan sayfalar, bir deneyimin sonucunda elde edilenlerin genç kuşağa aktarılması amacını güdüyor.
Sanırım yalnız askeri okullardakiler değil, siviller de bu saptamalardan yararlanabilirler.
***
BUGÜNÜN tartışmalarına başka açıdan bakan, okunması gereken bir anılar toplamı.
(*) Zorlu Yılların Sessiz Tanığı I-II (Vatana adanmış bir hayat), Aytaç Yalman, Kastaş Yayınevi
Paylaş