Vehbi Koç Ödülü Ali Nesin’in

14 yıldır verilen bu saygın ödül, alanında doruğa çıkmış kişi ve kurumlara veriliyor. Manevi onur yanında o kuruma, o kişiye maddi katkıda da bulunuyor. Tören, uluslararası üne sahip piyanistlerimiz Güher&Süher Pekinel önderliğinde yürütülen ‘Dünya Sahnelerinde Genç Müzisyenler Projesi’nde yer alan genç müzikçilerin verdiği klasik müzik dinletisi ile başladı.
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç, ödül konuşmasında, ödül gerekçesini şöyle açıkladı: “Türkiye’ye çok değerli faydalar sağlayan kurum ve kişilerin çalışmalarından mutluluk duyuyoruz.
İşte bunlardan biri de hayatını bilime ve matematiğe adamış, dünya çapında örnek gösterilen çalışmalara imza atmış, değerli akademisyen Sayın Prof. Dr. Ali Nesin ve Matematik Köyü Projesi’dir. Türkiye’de matematik eğitiminin kalıplarını kıran; yayınları, araştırmaları ve özellikle de Matematik Köyü projesiyle ‘yaratıcı eğitim’ alanında istisnai bir başarı yakalayan Ali Nesin’i yürekten kutluyorum. Bu vesileyle, öncülük ettiği Nesin Vakfı bünyesinde bir Matematik Enstitüsü kurulmasını hayal eden ancak Matematik Köyü’nün kuruluşunu maalesef göremeyen, ülkemizin en güçlü fikir liderlerinden, gazeteci, yazar merhum Aziz Nesin’i de saygıyla ve özlemle anıyoruz.”

* * *

ALİ NESİN’in konuşmasından önce Matematik Köyü’yle ilgili bir dokümanter film gösterdiler. Ali Nesin konuşmasında şunları söyledi: “Bu ödülü Koç Ailesi’yle Nesin Ailesi’nin buluşması olarak algılıyorum. Koç Ailesi bir imparatorluk, Nesin Ailesi bir imparatorluk olmasa da, bir beylik sayılabilir.(...)
Yüzyıllar boyunca bu coğrafya çeşitli siyasi mücadelelere şahit olmuştur. Sağcısı, solcusu, kapitalisti, komünisti, sosyalisti, dincisi, mutaassıbı, anarşisti... Eğer bu mücadeleye gözlerinizi kısarak, kalender ve felsefi bir bakışla çok çok uzaktan bakacak olursanız, bu mücadelenin aslında ve özünde uygarlık mücadelesi yattığını görürsünüz. İşte bu ödül vesilesiyle Koç Ailesi’yle Nesin Ailesi bu uygarlık mücadelesinde safları sıklaştırmışlardır. Uygarlığın ise üç ayağı vardır: Matematik, sanat ve felsefe. Bu üçünden biri olmazsa olmaz. Üçü de gereklidir.
Şu an tabii ki çok mutlu bir an. Ama geçmiş böyle olmadı. Bu güzel işi yapmak için kollarımızı sıvadığımızda karşımızda hiçbir şeye izin vermeyen, her şeyin en güzelini en doğrusunu en iyisini bildiğine inanan ceberut bir devlet bulduk. Ama pes etmedik. Kadim dostum Sevan Nişanyan olmasaydı bugün Matematik Köyü olamazdı. Eğer bu dünyada adalet olsaydı, ya ikimiz birden burada bir ödülü paylaşmış olurduk ya da ikimiz birden cezaevinde. Olaylar öyle gelişmedi, o çok haksız bir biçimde cezaevinde ve ben çok haksız bir biçimde tek başıma ödülü alıyorum.
Sözlerime, ‘Bugüne kadar çok ödül aldım, ama bu en değerlisi’ diye başlamak isterdim. Olmadı, öyle başlayamadım çünkü bu aldığım ilk ödül! Arkası gelecek diye umuyorum...
Koç Ailesi’ne, Koç grubuna, Vehbi Koç Vakfı’na ve bu ödülü bize vermek nezaketinde bulunan herkese çok teşekkür ederim.”

* * *

ALİ NESİN’i bu “ilk” ve en önemli ödülü için ben de kutluyorum.