İlhamını mitolojiden alan sanat

Mitoloji’yi çoğumuz okuduk, kahramanlarını öğrendik. Onların savaşlarını, iç dünyalarını, kadınlarını, güçlü erkeklerini tanıdık. Birçoğunun adı bugün de bazı önemli olaylara, psikolojideki hastalıklara, komplekslere adını verdi.

Peki mitoloji sanata nasıl yansıdı? Sanatçılar bu zengin kaynaktan nasıl esinlendi, mitoloji kahramanlarını taşa ya da tuvale nasıl aktardı?

Roberto Carvalho de Magalhaes’in Antikçağdan Günümüze Sanatta Mitoloji adlı kitabı, yapıtlardan örneklerle bu sorunun yanıtını veriyor.

Yapıtlardan önce, o dönem, olay, efsane hakkında bilgi veriyor, kahramanını anlatıyor, sonra da bundan esinlenen tabloları, sanat eserlerini sunuyor.

İki açıdan bizim bilgimizi tamamlıyor.

Birincisi, mitolojiyi yeniden okuyoruz, bunun sanata yansımasını öğreniyoruz.

İkincisi, bence en önemlisi, bu yansıyışın ortaya koyduğu farklılık, sanatın çeşitliliğini, yorum zenginliğini ortaya koyuyor.

Metinlerini okuduğumuz mitolojik kahramanları zihnimizde nasıl canlandırdık? Sanırım her sanatçıda biraz kendi hayal gücümüzü sınıyoruz.

Savaşlarıyla, kıskançlıklarıyla, ihanetleriyle, güçle ve güçsüzlükle bugünün dünyası.

Sözgelimi Zeus’un kaçırdığı ve sáki olarak kullandığı, dünya yakışıklısı Ganimedes’in tabloları, yaratıcı çeşitliliğinin örneği.

Dünyayı sırtında taşıyan Atlas, insanoğluna ateşi veren Prometheus aynı biçimde bizim hayal gücümüzle bilginin kesiştiği yerde varoluyor.

Mitolojiden sanat tarihini okumak diye de yorumlayabiliriz kitabı.

Sayfanın üstünde sanatçının adı, doğum-ölüm tarihleri, altta da eseri, adı, özelliği. Tam bir künye.

550’nin üzerinde tablo, fresk, heykel, mozaik ve vazo reprodüksiyonu yer alıyor.

Mitoloji’nin sonunda, sözlük ile Sanatçılar ve Yapıtlarına Dair Fihrist var.

Sanata meraklı olanların, sıkça sayfalarını açacağı bir kitap.

KİTAPTAN

SANATIN REHBERLİĞİNDE BİR KİTAP

Sanat, bir yapıtın içinde nesneyi olduğu gibi tasvir etmek değildir, her sanatçı kendi görüşünü ortaya koyar. Bu anlamda M.Ö. 6. yy. vazo ressamı Eksekias’ın Dionysos’un yolculuğunu hassas bir üslupla canlandırmasıyla Caravaggio’nun kanlı canlı Bakkhus’u arasında pek de ortak bir şey yoktur. İlk yapıtta formlar ince ve müzikal bir tarza sahiptir, neredeyse anlattığı olayın şiddeti ve heyecanıyla bir tezat içindedir. İkincisinde ise imgeler gölge ve ışık oyunlarıyla hareketlendirilmiş, hattá neredeyse dokunulabilecek kadar gerçek kılınmıştır. Tanrı’nın bize sunduğu meyve sepetini, şarap sürahisini ve kupayı neredeyse elimize alabilecek gibi hissederiz. Her ne kadar kahramanları aynıysa da, iki yapıtın bakış açıları çok farklıdır. Eksekias ritmik ve ahenkli bir kurgu ortaya koymak adına öykü izleğini kurban etmiş gibiyken, Caravaggio önümüze bedensel zevke adanmış olduğu açıkça belli kanlı canlı bir delikanlı koyar ve çevresine de üzerinde ışıklar gezinen nesneler yerleştirir.

Bu kitabın amacı tüm mitlerin yoğun bir özetini vermek değildir. Kanımızca mitoloji sözlükleri bu amaca daha uygundur. Amacımız daha ziyade sıklıkla sanatçıların yapıtlarına konu olmuş olan mitleri ve efsaneleri anlatmaktır. Zira bu noktada bize sanat rehberlik etmektedir. Bazı tanrı ve kahramanların ortada olmayışının sebebi, heykeltıraş ve ressamlar arasında nispeten daha az revaçta oluşlarıyla ilgilidir. Aynı şekilde Afrodit ya da Herakles gibi bazı tanrı ve kahramanların çok popüler olmalarının sebebi de sanata çok sık konu olmuş olmalarıdır.

Mimarlık yaşamımızın bir parçası

...izmler- Mimarlığı Anlamak Jeremy Melvin İngilizceden çeviren: Murat Şahin Yapı-Endüstri Merkezi

Kentlerde yaşamaya başladığımızdan beri, mimarlık bizim için önem kazandı. Çalıştığımız mekánlar, oturduğumuz evler artık mimarlık sanatını öne çıkarıyor.

Yaratılan her bina, her site, her müze, her opera binası, her konser salonu, ünlü bir mimarın imzasını taşıyor.

Bu girişle bile, mimarlığın önemini; bilineni bir kez daha tekrarlıyoruz.

...izmler -Mimarlığı Anlatmak yukarıda tanıttığımız kitabın aynı anlayış, aynı sistemle yazılan diğer bir örneği. Aynı sistematiğe sahip.

Kitap, Antik Dönem ve Rönesans Öncesi ile başlıyor, Akılcılık Ötesi ile bitiyor.

Çevrenize, yapılanlara daha bilgili, bilinçli bakacaksınız.

...İZMLERİ BİLMEK LAZIM

...izmler -Sanatı Anlamak Stephen Little İngilizceden çeviren: Derya Nüket Özer Yapı-Endüstri Merkezi

Hangi konuda, hangi alanda olursa olsun, ilk bilgileri edinmeden o konuyu anlamak, derinlikli kitapları okumak mümkün değil.

Hele konu sanat olunca, bazı kavramları, dönemleri, sanatın mihenk taşlarını, kısa tarihini, önemli adlarını bilmek şart.

...izmler dizisinden Stephen Little’ın Sanatı Anlamak kitabı bu açıdan yararlı bir el kitabı.

İyi el kitaplarının, iyi okur için önemli bir işlevi vardır. Daha kapsamlı, ayrıntılı kitaplara gidişinizin yolunu açar.

İşte sözünü ettiğim kitap bu nitelikte.

Başındaki Okuma Kılavuzu, öğrenmenizi bir sisteme bağlıyor.

Söz etmek gerek: Giriş, başlıca sanatçılar, anahtar sözcükler, öteki yapıtlar, bunlara da bakın, bunlara bakmayın gibi bölümleri var.

Sanırım, bir sanat tarihi kitabını okumak için bu kılavuz kitap, sizin okumanızı kolaylaştıracaktır. Yalnız okuma açısından değil, müze gezmelerinde de sizin için bir rehber kitap hüviyetinde.

Yazma tekniğinden biraz söz etmeliyim.

Sayfanın ana başlığı bir akım, söz gelimi maniyerizm. Kısa tarihi, anlamı yazılmış, ardından belirleyici özellikleri geliyor, o konuda biraz daha bilgi verildikten sonra, örnek eser yer alıyor.

Rönesans ile başlayan ...izmler- Sanatı Anlamak, duyumculuk ile noktalanıyor.

Referanslar bölümünde Sanatçılar Dizini, Terimler Sözlüğü, Kronolojik Tablo, Müzeler, Fotoğraf Kaynakçası kitabı daha da işlevsel kılıyor.

DOĞAN HIZLAN’IN SEÇTİKLERİ

J.R.R. Tolkien Hurin’in Çocukları İthaki

Ferit Edgü Buluşmalar Can

Yener Oruç Atatürk’ün "Fikir Fedaisi" Dr. Reşit Galip Gürer Yayınları

Fahri Güllüoğlu Magmanın Gülleri YKY

Edouard Herriot Beethoven Pan
Yazarın Tüm Yazıları