Devlet Opera ve Balesi binasının yılan hikáyesi

ÖNÜMDE, Ankara Kongre ve Kültür Merkezi başlıklı bir dosya var.

OPSOD’un (Opera Solistleri Derneği) hazırladığı bu dosyada belgelerle, bir opera binasının yapılamayışının öyküsü anlatılıyor.

Her zaman bir umut doğuyor, sonra birden bu umut sönüyor. Üstelik resmi birtakım girişimler gerçekleşiyor, ama bu binanın temeli bir türlü atılamıyor ve Ankara Devlet Opera ve Balesi, Sergi Evi’nden bozma binada, çok zor koşullar altında sanat icra etme başarısını gösteriyor.

Ankara Devlet Opera ve Balesi
’nin bina işi yıllardır gündeme geliyor, sürüncemede kalıyor.

Gerçekleşmeyen çeşitli girişimlerin önce tarihini özetlemeliyim.

Atatürk, 1937 yılında mimar Bruno Taut’a, İtfaiye Meydanı’nın bulunduğu yere 1500 kişilik bir opera binasının yapılması için talimat veriyor.

Atatürk, ardından da Bruno Taut ölünce proje sumen altı ediliyor.

1947 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Reşat Şemsettin Sirer’in önerisiyle mimar Paul Bonatz, Sergi Binası’nı Opera-Tiyatro Binası’na dönüştürüyor.

Bonatz, bu dönüşüm önerisini yapan Bakan Sirer’e, "Ekselans beni çirkin bir kadınla evlendirmek istiyorsunuz" demiş, bakan da onunla her karşılaşmasında, "Çirkin kadın ne yapıyor" diye sorarmış.

İşte opera ve baleciler hálá bu binada çalışıyor.

YAPILAN AMA GERÇEKLEŞMEYEN PROJELER

1980
yılında çıkarılan 2302 sayılı "Atatürk Kültür Merkezi Hakkında Kanun"da Sıhhiye’deki Adliye Sarayı’ndan başlayan, Gençlik Parkı’nı, 19 Mayıs Stadyumu ve Hipodrom alanlarını içine alan bölge "Atatürk Kültür Merkezi Alanı" ilan edildi.

1995 yılında Bayındırlık ve İskán Bakanlığı, Ankara Kongre ve Kültür Merkezi (Opera-Bale, Tiyatro, Kongre Merkezi) kompleksi için ulusal mimari proje yarışması açtı.

Jüri oybirliğiyle, Özgür ve Azize Ecevit’in hazırladığı projeyi birincilik ödülüne layık gördü.

Atatürk’ün doğumunun 100. yıldönümünde, Cumhurbaşkanı’nın başkanlığında bir Milli Komite oluşturuldu. Bu komitede bürokratlar, uzmanlar, askeri temsilciler yer aldı.

1991’de CSO (Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası) için, 1995’te de Opera-Bale ve Tiyatro binası başlama işlemi tamamlanmış oldu.

1400 seyirci kapasiteli opera ve bale için, tiyatro için de ayrı sahneler bulunacaktı bu binada.

Projeyi gerçekleştirme çalışmaları için 1 milyon doların üstünde para harcandı.

İhaleler başlatıldı.

* * *

NEDEN sonuç yok, neden opera ve bale Türkiye’nin başkentinde bir binaya kavuşamadı?

Bu soruların yanıtlarını bir başka yazıda vereceğiz.
Yazarın Tüm Yazıları