Doğan Hızlan

Virüs dergisinde Özdemir Asaf şiirleri

26 Haziran 2020
Virüs dergisinin yeni sayısında Özdemir Asaf’ın yayımlanmamış dokuz şiirini kendi elyazısından okuyacaksınız.

Yazıdaki ilk kez yayımlanın fotoğraflar da şairin eşi iyi fotoğrafsanatçısı Yıldız Moran’ın objektifinden çıkanlar.

Şiirleri ve fotoğrafları şairin oğlu Olgun Arun verdi.

O şiirleri okurlarımızla bölüşmek isterim:

Bu şiirlerin içinde en önemlisi Atatürk şiiri.

Sanırım Atatürk şiirleriantolojisi yapanlar bu şiiri antolojilerine mutlaka koyacaklardır.

Şiirden bazı dizeleri aldım yazıma:

“Seni okudum

Anlatılanları dinledim

Yazının Devamını Oku

Yayıncılık Kurultayı

25 Haziran 2020
Türkiye Yayıncılar Birliği’nin kurultayı (TYB) 25–26 Haziran 2020 tarihlerinde çevrimiçi olarak gerçekleştirilecek.

9. kurultayın ana programı belli oldu.

Açılışta konuşacaklar sırasıyla şöyle:

M.S.G.S.Ü. Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Fahri Aralık

TYB  Başkanı Kenan Kocatürk

Uluslararası Yayıncılar Birliği (IPA) Başkanı Hugo Setzer

Lübnanlı dünyaca ünlü yazar Amin Maalouf.

Kapanış konuşması Murathan Mungan.

Türkiye’nin ve dünyanın farklı alanlarda uzman yayıncıları ve yazarları yayıncılığın sorunlarını tartışacaklar.

Yazının Devamını Oku

Kültür turizminin gereği

23 Haziran 2020
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Türkiye’deki yabancı büyükelçiler için Aspendos’ta düzenlediği konser, artık kültür turizmi döneminin başladığının da bir göstergesi.

Aspendos etkinlikleri, yalnız yerli değil yabancı turistlerin de ilgisini çekiyor.

Turizmdeki-deniz-güneş-kum üçlüsü demode bir anlayış. Gelenler az zamanda hem dinlenip hem de gittikleri ülkenin sanatını, kültürünü hatta edebiyatını öğrenip ülkelerine dönmek istiyorlar. Yeni turizmde, yoğun turistlerin geldiği yerde küçük çapta bir müze, bir kütüphane bile bulunması planlanıyor.

Ben Kahire’de kaldığım otelden Mısır edebiyatının birçok adının yabancı dillere çevrilmiş kitaplarını almıştım.

Bizim de yabancı dillere çevrilmiş birçok yazarımız var, başta Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanmış Orhan Pamuk olmak üzere.

Aspendos’taki etkinlik beni birkaç açıdan mutlu etti.

Cumhuriyet Türkiyesi’nde değerli opera sanatçılarının varlığını gösterdi. İlk operadan bugüne kadar nice müzisyenimiz opera besteledi.

7 Tenor, Üç Tenor konserinden sonra yenilenen bir anlayış.

Üç tenor

Yazının Devamını Oku

Erol Sayan, İncesaz ve Hikmet Münir Ebcioğlu

21 Haziran 2020
Erol Sayan, Türk musikisinin önemli bestecilerindendir. Geçen hafta Erol Sayan’ın bestelerini (1) dinledim ve onun hakkında Murat Derin’in Unutulmaz Şarkıların Bestecisi Erol Sayan (2)  kitabını okudum.

Tiryakisi olduğum topluluklardan İncesaz’ın Mavi Kayık (3) albümündeki parçalar da çalışma odamın duvarlarına sindi.

Tanburi ve besteci Erol Sayan, 1936 yılında Kastamonu’nun Araç ilçesinde doğdu. Endüstri meslek lisesinden mezun oldu. 1961 yılında Ankara Radyosu’nun açtığı ‘Saz Sanatçısı’ sınavını  kazandı.

Bestekâr İsmail Baha Sürelsan’ın uzun yıllar kendi evinde sürdürdüğü ‘Akademik Müzik’ çalışmalarına katıldı. Çeşitli korolar kurdu.

310 civarında bestesinden 156’sı TRT repertuvarında yer aldı.

2018 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü müzik alanında Erol Sayan’a verildi.

İki CD’lik albümünün adı bir bestesinden alınma, Şu Gönlümü Yaralayan Bu Bahtımı Karalayan (Sizden Biri), güftesi İlkan San’a ait.

Birinci CD’de 15 beste, ikinci CD’de 13 parça seslendirilmiş.

Yazının Devamını Oku

Babalar ve evlatları

20 Haziran 2020
Babalar Günü bize edebiyat, sanat dünyasından birçok ismi ve eseri hatırlattı. Bu vesileyle dönüp onları yeniden ele almakta fayda var.

Orhan Pamuk’un, Nobel Edebiyat Ödülü aldığı törende yaptığı konuşmayı içeren kitabının başlığı ‘Babamın Bavulu’ydu.
Heinrich Böll savaştan sonra yazdığı kitabın adını ‘Babasız Evler’ koymuştu.

◊ Bu konuda edebi belleğimizde canlanan ilk kitap İvan Sergeyeviç Turgenyev’in ‘Babalar ve Oğullar’dır. Kuşaklar arası kavganın tanınmış romanının kahramanı Arkadiy Petroviç yıllar sonra evine bambaşka biri olarak döner. Arkadaşı Bazarov onu etkilemiştir. Misafir olduğu evin toprak ağalığı düzenini eleştirir, aradaki uçurum büyür.
Reşat Nuri Güntekin’in ‘Yaprak Dökümü’ de, değişimi temsil eden çocuklarıyla Ali Rıza Bey’in muhafazakâr ahlak anlayışının ekseninde bir ailenin parçalanmasını anlatır. Dizi olduğunda da çok beğenilmişti. Kuşaklar arası çatışmalar bugün de sürmekte, romanlara yansımaktadır.
Sevecen bir üslup

Yusuf Atılgan, ‘Aylak Adam’da bir ikilemi sergilemektedir. Babasının imkânlarıyla yaşamakta ama bir yandan da onun yaptıklarını hafızasından atamamaktadır. Onun çocukluğunda bıraktığı iz silinmemektedir. Babası nasıl bir adamdır? Kaba, saldırgan, kadın düşkünü...
Oğuz Atay’ın ‘Korkuyu Beklerken’ kitabında yer alan ‘Babama Mektup’ da baba kavramını değerlendiriş olarak yorumlanabilir.

Yazının Devamını Oku

Hasan İzzettin Dinamo anılıyor

19 Haziran 2020
Edebiyatımızda  ‘1940 Toplumcu Gerçekçi Kuşağı’ndan Hasan İzzettin Dinamo 20 Haziran Cumartesi günü (yarın) saat 11.00’de Florya Şenlikköy Mezarlığı’ndaki kabri başında anılacak. Anmayı düzenleyenler ailesi adına Işık Dinamo, Türkiye Yazarlar Sendikası ve Tekin Yayınevi.

Mezarı İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından onarıldı. Anmaya İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da katılacak.

Çağrıdaki yazıdan bir alıntı:

“Ülkenin siyasi tarihi içinde ilerici aydınların çilesinin timsali olmuş şair Dinamo, ‘Kutsal İsyan’ ve ‘Kutsal Barış’ adlı destansı romanlarıyla da ülkenin kurtuluş ve kuruluş yıllarını anlatmıştır. Bir şiirinde, kısa biyografisini bakın nasıl anlatır:

Ben, o günlerin çocuğuyum işte

Ben yaralı Hasan,

Geçtim semender gibi

Ateş ormanlarının arasından,

Yazının Devamını Oku

Uzmanlık kütüphaneleri

18 Haziran 2020
Salı günü yazdığım ‘Bibliyofil-bibliyoman arasında gidip gelmeler’ başlıklı yazımda Nuri Aksel’in ‘Fluid Mechanics’ adlı bir kitabını bana gönderdiğini belirtmiştim.

Alanım dışında bir kitap olduğunun da altını çizmiştim.

Okurum Sabri Çiğdem’den bir e-posta aldım.

Okurlarımla paylaşmak istedim:

“Sayın Hızlan,

Bugünkü köşe yazınızda, Nuri Aksel’in size gönderdiği ‘Fluid Mechanics’ isimli kitaptan bahsetmişsiniz. Ben ‘Akışkanlar Mekaniği/Fluid Mechanics’ dersini, bundan 55 yıl önce Deniz Harp Okulu’nda öğrenci iken almıştım. 1969 yılında, Deniz Kuvvetlerimiz adına, Amerikan Deniz Kuvvetleri’nin Kaliforniya’daki üniversitesi olan U.S Naval Postgraduate School’a giderek oradan ‘Fluid Mechanics and Heat Transfer’ üzerine ‘master’ çalışması yaptım ve 1972 yılında, atandığım Deniz Harp Okulu öğretim üyeliğim esnasında, öğrencilere bu dersi verdim.

1974 yılında tüm Harp Okulları dört yıllık eğitime geçtikleri zaman, Deniz Harp Okulu Makina Mühendisliği Bölüm Başkanı olarak, hem bölümün kurucu başkanı oldum, hem de bu dersi vermeye devam ettim. Amerika’dan dönerken, okuduğum bütün derslerin kitaplarını getirdim ve 1990’lı yıllarda bütün bu kitapları Deniz Harp Okulu Kütüphanesi’ne bağışladım. Ayrıca, emekliliğim esnasında, 1993-2003 yılları arasında Koç Holding Eğitim Merkezinde eğitim uzmanı olarak görev yaptım ve bu esnada topladığım 250 kitabı da Deniz Harp Okulu Kütüphanesi’ne bağışladım.

Şimdi, artık 75 yaşındayım ve öğrencilerim aracılığıyla, Deniz Harp Okulu Kütüphanesi’ne kitap bağışı topluyorum.

Ben, hem bibliyofil, hem de bibliyomanım. Sizden istirhamım, eğer bu kitabın fotokopisini bana gönderme lütfunda bulunursanız, 55 yıllık özlemimi, kitabı inceleyip gerçekleştirdikten sonra, onu da Deniz Harp Okulu Kütüphanesi’ne bağışlayacağım. Yeni basılmış olan bu kitabın eğitime çok yararlı olacağını düşünüyorum.

Yazının Devamını Oku

Bibliyofil–bibliyoman arasında gelip gitmeler

16 Haziran 2020
Geçenlerde bir sabah, çok hoşuma giden bir telefon konuşması yaptım.

Arayan kişi bana bir kitap göndereceklerini, kitaplığımda yer almasından mutlu olacaklarını söyledi.

Kitabın beni pek ilgilendirmeyeceğini ama yazarının bu kitabın kitaplığımda bulunmasını arzuladığını belirtince, nasıl bir kitap diye sordum. Cevap kısaydı, bir bilim kitabı.

Telefonu eden kişi bu isteğin sahibini açıkladı. Malik Aksel’in oğlu Nuri Aksel’in olduğunu söyleyince, teşekkür ederek konuşmayı noktaladık.

Bursa Kitap Fuarı’na gittiğimde Malik Aksel’in (1901–1987) diğer oğlu Murat Aksel’le görüşmüştüm. Babasının bütün resimlerini Bursa Büyükşehir Belediyesi Kent Müzesi’ne bağışlamıştı.

Malik Aksel, erkek öğretmen okulunda okudu, hocası ressam Şevket Dağ’dı.

İki kitabını anmalı, ‘Sanat ve Folklor’, ‘İstanbul’un Orta Yeri’.

Ahmet Muhip Dıranas onun resimlerini şöyle değerlendiriyor:

“Tablolarına en çok insan figürü koyanlardan biri.”

Yazının Devamını Oku