Paylaş
Doğanın bir kanunu var, biz de bu kanuna uyarak yaşıyoruz, o kanun üzerinde radikal değişiklikler yapmak da bizlerin elinde değil. Bizler kimi zaman gereklilikten kimi zaman da hastalarımıza daha keyifli bir yaş alma süreci yaşamaları için estetik müdahaleler yapabiliyoruz.
Hayat herkes için çok zor. Dolayısıyla küçük bir müdahale, bir bakım sizi mutlu edecekse kendinizi bundan mahrum etmeyin, çünkü yaşamdan çaldığımız anlar bizlerin yanına kâr kalıyor.
Yaşlanmak dendiğinde çok ileri yaşlar aklımıza gelse de bedenimiz, 28 yaş civarında kolajen üretiminin durması ve sonrasında da azalması ile yaş alma sürecinin izleriyle tanışmaya başlıyor. Buna kendinize nasıl davrandığınız ve çevresel birçok faktör de eklendiğinde yaş almanın izleri bedenimize, yüzümüze yansımaya başlar. Ancak bu noktada sadece bizlerin yapacağı müdahalelerle değil sizin kendinize nasıl davrandığınız da çok önemli. Bakalım 30’lu yaşları yavaşlatmak için neler yapabiliriz!
Zamanı durduramayız ama yavaşlatabiliriz
Estetik müdahalelerde aslolan kişinin kendinden uzaklaşmadan minik müdahalelerle yaşına uygun bir görünüm çizmesidir. Ne 30’larında daha ileri yaşta ne de 60’larında yaşından çok genç durmasıdır.
Dolayısıyla 30’lu yaşlarını sürmeye başlamış, ilk çizgileriyle aynada yüzleşmiş hastalarımıza minicik dokunuşlarla, ameliyatsız cilt gençleştirme uygulamalarıyla müdahale ederek cildin yaş alma hızını yavaşlatabiliyoruz.
Örneğin göz çevresine minicik botoks müdahalesi ile o bölgede oluşmaya başlayan çizgilerin derinleşmesinin önüne geçebiliyoruz. Yine nem aşılarıyla cildin kaybettiği bileşenleri cilde takviye ederek cilt kalitesini artırabiliyoruz.
Cilde yapılacak müdahaleler kesinlikle kişiye özel planlanmalı ve uygulanmalıdır. Kulaktan dolma bilgiler, tavsiyelerle hareket edilmemeli. Herkesin ihtiyacı kendisine yaş alırken yol arkadaşlığı edebileceği bir hekimdir. Bizler hastalarımızla, onların yaş alma süreçlerinde ailelerinden biri haline geliyoruz.
Burada çok önemli olduğunu düşündüğüm bir konunun da altını çizmek isterim. Estetik müdahaleler, minik dokunuşlar adına her ne dersek diyelim önemli olan süreklilik arz etmesi, rutin olarak uygulanması. Bir kere yapılacak müdahalenin size faydası olmayacak, belirli bir süre için iyiliği olacaktır. Zamanı gerçekten yavaşlatabilmek için tıpkı dip boyası yaptırır gibi, bu uygulamalar da muhakkak tekrarlanmalıdır.
Kendinize iyi davranın...
Güzellik bütünsel bir yaklaşımdır. Buradaki güzelliği lütfen salt görsellik olarak almayın. Ruh halimiz, dünyaya hangi pencereden baktığımız, ne okuduğumuz ne yiyip içtiğimiz bizi biz yapar.
Sabaha hayata başladığımız saatten yatma anına kadar kendimize nasıl davrandığımız özellikle bir yaştan sonra bedenimize yüzümüze yansır.
Spor yapmak için salon üyelikleri, sağlıklı beslenmek için her daim uzmanların hayatınızda olması gerekmez. Temiz havada yürüyüş, sağlıklı ve dengeli beslenmek işin sırrı ve tabii doğanın en büyük mucizesi, su.
Artık sosyal medya araçları doğru hesaplar ve kişiler takip edildiğinde bu konuda bizlere en doğru bilgilere ulaştırabiliyor. Dolayısıyla bizim sadece niyet etmemiz ve uygulamamız gerekiyor.
Bu dönemde yaşamanın dezavantajları olsa da birçok şey de gelişen teknolojilerle daha mümkün hale geliyor.
Biz yeter ki hayatımızı keyifle yaşamak isteyelim.
Paylaş