Tüketmek için en doğru öğün: Kahvaltı
Malzemeler
1 kg süt1 çay bardağı yoğurt1 adet temiz bez torba / tülbent
Yapılışı
Süt bir tencereye koyularak orta ateşte ara ara karıştırarak kaynamaya bırakılır. Kaynamaya başlayınca soğuk yoğurt eklenip iyice karıştırılır. Topaklanma oluştuğunu görür görmez ocaktan alınarak ılıması için bekletilir. Ardından bez torbaya koyularak iyice süzülecek şekilde bekletilir. Burada süzülen suyu dökmeyip çorbalarınızda kullanmanızı tavsiye ederim. Peynir altı suyu protein değeri yüksek olduğu için bezin içinde oluşan sert peynir bir kaba alınarak buzdolabında 6-7 saat bekletilerek tüketilebilir. Peynirin tamamı en fazla 3 günde bitirilmeli. Peyniriniz çok kuru olursa tuzsuz suda bekletebilirsiniz.
Elde ettiğiniz peynirin bir kısmını tuzlayarak kendi kahvaltınızda ya da peynirli tariflerinizde kullanabilirsiniz.
*Özellikle sert peynirler ya da kaşar peyniri gibi suda bekletilemeyecek peynirler, yüksek tuz içeriği nedeniyle 1 yaşa kadar bebeklere verilmemeli. Evde peynir yapılamayan durumlarda yağı- tuzu azaltılmış peynirler akşamdan suda bekletilerek 8. ay itibariyle verilebilir ya da tuzsuz lor- labne peyniri tercih edilebilir.
Tüketmek için en doğru öğün: öğle, ikindi veya akşam
Malzemeler
30 gr yağsız kuzu eti1/4 havuç¼ soğan2 yemek kaşığı bezelyeYarım patates ya da 1 yemek kaşığı bulgur ya da esmer pirinç
Yapılışı
Et dışındaki malzemeler doğrandıktan sonra etle birlikte tencereye alınır ve üzerine 1-2 bardak su eklenerek ocakta pişirilir. İsteğe göre tüm malzemeler fırın poşetine konularak fırında da pişirilebilir. Ardından etin iyice piştiğinden emin olduktan sonra küçük parçalara ayılır ya da çatal yardımıyla ezilerek verilebilir. Etli yemek yaparken yağ eklememeye özen gösterilmelidir.
Ek gıda döneminde kırmızı et; yüksek protein, biyoyararlılığı yüksek demir, çinko, B6 ve B12 vitamin içeriği yönünden zengin olması nedeniyle oldukça önemlidir.
İlk balık (+ 8 ay)
Tüketmek için en doğru öğün: öğle, ikindi, akşam
Malzemeler
Levrek, lüfer, mezgit, dil balığı vbİsteğe göre soğan, limon- patates dilimi
Yapılışı
Ayıklanmış balık yıkanarak fırın tepsisinde yağlı kağıt üzerinde ya da fırın poşetine yerleştirilerek pişirilebilir. Ya da tencerede sebzelerle birlikte üzerine yarım su bardağı su eklenerek ağzı kapalı olacak şekilde kısık ateşte pişirilebilir. Pişen balık derisinden ve kılçıklarından dikkatlice ayrıldıktan sonra tek başına verilebilir. Dilerseniz ayıkladığınız balığı sebze püresinin içerisinde de verebilirsiniz.
Balık seçimi yaparken en önemli kural mevsiminde, denizde yetişen ve daha çok küçük balıklara öncelik verilmeli.Balık, içeriğindeki yüksek protein, A, K ,B grubu vitaminleri, fosfor, çinko ve omega 3 yağ asidi sayesinde bebeklerin fiziksel ve zihinsel gelişimi için oldukça önemlidir.
Önemli not: Ailede alerji öyküsü olan bebeklerde 1 yaşa kadar balık verilmemeli
Tüketmek için en doğru öğün: öğle, ikindi veya akşam
Malzemeler
1,5 yemek kaşığı kırmızı mercimekYarım küçük havuçYarım küçük kuru soğanMevsimine göre 1/4 kabak veya 1-2 yaprak pazı- ıspanak veya 1 parça taze kırmızı biber1 -1,5 su bardağı su1 tatlı kaşığı zeytinyağı
Yapılışı
Havuç, soğan ve diğer mevsime uygun sebze doğranıp üzerine mercimek ve su eklenerek buharlı/ basınçlı pişirime tenceresinde pişirilir. Ocaktan alındıktan sonra üzerine zeytinyağı eklenerek çatal yardımıyla ezilir, uygun sıcaklığa gelince afiyetle yenir. Kuru baklagilleri verirken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta besin değeri kaybı olmaması adına pişirme suyunun dökülmemesidir.
Bebeğinizde gaz problemi yaşıyorsanız pişen yemeğe çay kaşığının ucuyla kimyon ekleyebilir ya da tüm kuru baklagilleri yaparken öğünden 12 saat önce ıslatarak, ıslatma suyunu 1-2 saatte 1 kez değiştirerek gaz yapıcı bileşenleri iyice uzaklaştırabilirsiniz.
Aynı tarif ilerleyen günlerde daha önceden ıslatılmış kuru fasulye, nohut ve barbunya olarak da denenmelidir.
EK GIDAYA GEÇİŞ DÖNEMİ İÇİN TARİFLER
Tüketmek için en doğru öğün: Kahvaltı
Malzemeler
1 kg süt
1 çay bardağı yoğurt
1 adet temiz bez torba / tülbent
Yapılan araştırmalar elma sirkesinin kan şekeri seviyesini kontrol almaya yardımcı olduğunu gösteriyor. Bunun nedeni sirkenin nişasta sindirimini kısmen de olsa engellemesinden kaynaklanıyor. Aynı zamanda düzenli elma sirkesi tüketimi diyabet hastalarında mantar ve enfeksiyonuna karşı koruyucu etki gösterdiği görülmüştür.
Ancak her besinde olduğu gibi elma sirkesi de tek başına mucize yaratmıyor. Beslenme programını düzenli uygulayan diyabetli bireyler günlük beslenmesinde makul ölçülerde elma sirkesine de yer vererek kan şekerinin daha dengeli olmasına destek olabilir. Ama bilinçsiz / fazla tüketimi insülin kullanan diyabet hastaları için risk oluşturabilir.
İçeriğindeki asetik asit nedeniyle bazı mide rahatsızlıklarının azalmasına yardımcı olurken özellikle nişasta içeren yemekle birlikte tüketilmesi, bağırsakların çalışmasını hızlandırır.
Elma sirkesinin obeziteye olan etkisini gösteren bir araştırmada 12 hafta boyunca bir grup hastaya günde 1,5-3 yemek kaşığı elma sirkesi içeren sıvı içirilmiştir. Hastaların bu 3 aylık süre sonunda ortalama 1-2 kg verdiği görülmüş ancak sonraki 1 ayda hastalar verdikleri ağırlığı geri almıştır.Yani elma sirkesinin zayıflama ve kilo kontrolü açısından faydası var ama söylendiği gibi hızlı kilo vermeyi sağlamıyor. Ancak tüketmeyi seviyorsanız doğru hazırlanmış beslenme ve egzersiz planınıza takviye olarak tüketebilirsiniz.
Salata ya da cacığa tadını bozmayacak kadar eklemek en doğru tüketim şekli. Dileyen 1 bardak suya en fazla 1 tatlı kaşığı ekleyerek günde 1– 2 kez olacak şekilde de tüketilebilir. Ancak kesinlikle doğrudan tüketilmemeli.
Yüksek tansiyon hastaları, idrar söktürücü ilaç kullananlar doktora danışmadan tüketmemeli.
Aşırı miktarda kullanılmamalıdır. Fazla ve yanlış kullanımı diş minesinde ve sindirim sisteminde kalıcı sorunlar yaratabilir.
Aynı zamanda osteoporoz riski taşıyan bireylerin düzenli elma sirkesi tüketimi kemiklerde harabiyete yol açabilir.
Elma sirkesinin hastalıkları tedavi ürünü olarak kullanımının kanıtlanmadığını unutmamak gerekir. Bunu kanıtlamak için insanlar üzerinde daha geniş kapsamlı araştırmalar yapılmalıdır.
Sağlıklı beslenme planı ile birlikte makul miktar ve sıklıkta tüketmek mutlaka fayda sağlayacaktır.
Yapılan araştırmalar elma sirkesinin kan şekeri seviyesini kontrol almaya yardımcı olduğunu gösteriyor. Bunun nedeni sirkenin nişasta sindirimini kısmen de olsa engellemesinden kaynaklanıyor. Aynı zamanda düzenli elma sirkesi tüketimi diyabet hastalarında mantar ve enfeksiyonuna karşı koruyucu etki gösterdiği görülmüştür.
Ancak her besinde olduğu gibi elma sirkesi de tek başına mucize yaratmıyor. Beslenme programını düzenli uygulayan diyabetli bireyler günlük beslenmesinde makul ölçülerde elma sirkesine de yer vererek kan şekerinin daha dengeli olmasına destek olabilir. Ama bilinçsiz / fazla tüketimi insülin kullanan diyabet hastaları için risk oluşturabilir.
İçeriğindeki asetik asit nedeniyle bazı mide rahatsızlıklarının azalmasına yardımcı olurken özellikle nişasta içeren yemekle birlikte tüketilmesi, bağırsakların çalışmasını hızlandırır.
Elma sirkesinin obeziteye olan etkisini gösteren bir araştırmada 12 hafta boyunca bir grup hastaya günde 1,5-3 yemek kaşığı elma sirkesi içeren sıvı içirilmiştir. Hastaların bu 3 aylık süre sonunda ortalama 1-2 kg verdiği görülmüş ancak sonraki 1 ayda hastalar verdikleri ağırlığı geri almıştır.
Yani elma sirkesinin zayıflama ve kilo kontrolü açısından faydası var ama söylendiği gibi hızlı kilo vermeyi sağlamıyor. Ancak tüketmeyi seviyorsanız doğru hazırlanmış beslenme ve egzersiz planınıza takviye olarak tüketebilirsiniz.
Salata ya da cacığa tadını bozmayacak kadar eklemek en doğru tüketim şekli. Dileyen 1 bardak suya en fazla 1 tatlı kaşığı ekleyerek günde 1– 2 kez olacak şekilde de tüketilebilir. Ancak kesinlikle doğrudan tüketilmemeli.
Yüksek tansiyon hastaları, idrar söktürücü ilaç kullananlar doktora danışmadan tüketmemeli.
İçeriğindeki yüksek fenolik bileşenler ve antioksidan içeriği sayesinde fonksiyonel besinler arasında yer alıyor. Yapılan çalışmalar yabani pirincin, beyaz pirinçten 30 kat daha fazla antioksidan kapasitesi bulunduğunu gösteriyor.
Fonksiyonel besinler yaşlanma karşıtı etkisinin yanı sıra kanser, koroner arter hastalığı, diyabet gibi kronik hastalıklardan korunmak için oldukça önemlidir.
Tam tahıldan zengindir, bu sayede LDL kolesterolün düşürülmesine yardımcı olur. Demir, selenyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, çinko, manganez gibi mineraller ve B6 vitamininden zengindir. Beyaz pirince göre 2 kat daha fazla demir içerir. Demir eksikliği yaşayan kişilerin beslenmesinde yer verilebilir.
Beyaz ve esmer pirince göre posa içeriği oldukça fazladır. Bu sayede kabızlık problemi yaşayanlar ve insülin direnci/ diyabet hastaları için oldukça iyi bir alternatiftir.
En çok yararı sağlamak içinDiğer pirinç türlerinde olduğu gibi iyice yıkayıp mutlaka 10-12 saat ıslatılmalı ve ıslatma suyunun 4-6 kez değiştirilmesi gerekir. Düdüklü tencerede 20-30 dakika pişirmek yabani pirincin içerisindeki antioksidan ve fenolik bileşenlerin kaybını azaltmaz için en ideal pişirme yöntemidir. Salata, sebze yemeklerine ekleyerek tüketebilirsiniz.
Malzemeler
RokaMaydanozDereotu6-7 kiraz domates1 avuç ceviz1 küçük kırmızı soğan5 çorba kaşığı pişmiş yabani pirinçSos içinZeytin yağıBalzamik Sirke
Özellikle bazı sindirim sistemi hastalıklarında mide- barsak hareketletlerini artıracak posalı yiyeceklerin kısa/ uzun süre diyetten çıkarılması gerekebiliyor. Peptik ülser, Chron hastaları, bazı böbrek ve karaciğer hastalarının tüketimi konusunda dikkatli olunmalıdır.
İçeriğindeki yüksek fenolik bileşenler ve antioksidan içeriği sayesinde fonksiyonel besinler arasında yer alıyor. Yapılan çalışmalar yabani pirincin, beyaz pirinçten 30 kat daha fazla antioksidan kapasitesi bulunduğunu gösteriyor.
Fonksiyonel besinler yaşlanma karşıtı etkisinin yanı sıra kanser, koroner arter hastalığı, diyabet gibi kronik hastalıklardan korunmak için oldukça önemlidir.
Tam tahıldan zengindir, bu sayede LDL kolesterolün düşürülmesine yardımcı olur. Demir, selenyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, çinko, manganez gibi mineraller ve B6 vitamininden zengindir. Beyaz pirince göre 2 kat daha fazla demir içerir. Demir eksikliği yaşayan kişilerin beslenmesinde yer verilebilir.
Beyaz ve esmer pirince göre posa içeriği oldukça fazladır. Bu sayede kabızlık problemi yaşayanlar ve insülin direnci/ diyabet hastaları için oldukça iyi bir alternatiftir.
En çok yararı sağlamak için
Ek gıdalar 6. ayda çay kaşığı ile tadım yapıldıktan sonra 7. Aya kadar günde 50- 60 ml’ ye ulaşacak şekilde verilmeli. Anne sütü yokluğu ya da yetersizliğinde de formül mama öncelik olmalıdır. Ek gıdaya 6 aydan önce başlanması bebeğin hem sindirim fonksiyonları hem de alerjiye yakalanma riski yüzünden olumsuz etki sağlar.
Ek gıdaya sebze püresi veya ev yapımı sade yoğurt ile başlamak en doğrusu. Her yeni gıda bebeğinize 3 gün kuralına uygun şekilde verilmelidir. Meyvelere geçişte ise aceleci olmamak esas alınmalı. Önce meyve deneyen bebekler daha sonra sebze pürelerini tüketmekte zorlanabiliyor. Tüm mevsim sebzeleri ve yoğurt denendikten sonra mevsiminde ve bebeğinize uygun meyveler yine 3 gün kuralına uyacak şekilde verilmelidir. Herhangi bir sorunla karşılaşılmaması durumunda yumurta sarısına başlanmalıdır.
Tüketmek için en doğru öğün: öğle veya ikindi
Malzemeler
Yapılışı
Avokado püresi(+6 ay)
İçeriğindeki bol süt ve muz sayesinde iskelet ve kas sistemi için gerekli iki önemli besin gurubu olan potasyum ve kalsiyum bulunuyor. Aynı zamanda ilave şeker içermediği ve tam tahıl unu ile yapıldığı için uzun süre tok tutacak bir alternatif.
Ramazan süresince değişen beslenme biçiminin bayramla birlikte günlük hayata uyum sağlayabilmesi biraz zaman alabiliyor. Özellikle hazımsızlık, gaz, mide yanması gibi şikayetlerin arttığı bayram döneminde hem sindirim sistemini yormamak, hem de bayram sonunda beslenme hatalarına bağlı sorunlarla karşılaşmamak için;
1- Güne mutlaka ılık su ile başlayın. Ardından gün içinde aralıklarla ihtiyacınız olan miktarı tamamlayın. Havaların ısınmasıyla birlikte artan sıvı ihtiyacını tamamlamak için gün içinde şeker ilavesiz komposto, soğuk çay, sade maden suyu gibi içecekler de tüketilebilir. Ancak tansiyon hastalarının maden suyundan, diyabet ve kalp hastalarının da şeker ilaveli içeceklerden kaçınmaları gerekir.
2- Öğün sıklığını kontrol edin. Herhangi 2 yiyecek tüketimi arasında en az 2 saat olmalı. Örneğin öğle yemeğini yedikten sonra yiyeceğiniz her türlü ikram ya da atıştırmalık için en az 2 saat beklemeye özen gösterin.
3- Gün içinde ara öğün olarak süt/ yoğurt/ ayran gibi süt ürünleri tüketimi iştah kontrolüne yardımcı olacaktır. Ancak hayvansal protein alımının yüksek olduğu günlerde yarım yağlı ya da yağsız süt ürünleri tercih edilebilir.
4- Eğer bir hastalığınız ya da özel bir beslenme programınız yoksa günde 1 porsiyondan fazla tatlı tüketmeyin. Şeker bayramında haliyle tatlı ikramı oldukça sık ve çeşitli olabiliyor. Ancak öncelikli olarak hamur ve şerbetli tatlılardan ziyade öncelik ilave şekersiz yapılmış tatlılar ya da sütlü – meyveli tatlılar olmalıdır.
5- Diyabet, yüksek tansiyon, kalp hastalığı gibi kronik hastalığı ve özel diyet uygulaması gereken kişiler bayram süresince yine beslenme düzenlerine özen göstermelidir.
6- Fırsat buldukça kısa da olsa yürüyüş yaparak Ramazan süresince azalan fiziksel aktiviteyi artırmakta fayda var. Bu sayede hem sindirim fonksiyonlarının iyileşmesine katkı sağlar, hem de iştah kontrolüne yardımcı olur.
7- Gün içinde öğün saatlerinde taze meyve ve salata tüketilmeli. Genellikle bayram tatillerinde en çok ihmal edilen besin gurubu meyve ve sebzeler oluyor. Sağlıklı yetişkinlerin günde 800 gr sebze- meyve tüketmesi gerekiyor.
Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü.
Tarihte 1857' de Amerika’da kadın işçilerin erkeklerle eşit şartlara sahip olmak için başlattığı grevin feci bir şekilde can vermesiyle sonlanması, insanlık tarihinin en acı günlerinden biridir. Bunun üzerine toplumda kadına olan duyarlılığın artması için her yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak anılıyor.
Dünyada savaşın, katliamların, haksızlıkların, hastalıkların yok olması için şüphesiz ki kadınların hayat içindeki tüm alanda etkinliklerinin artması ve ön planda olması gerekiyor.
Bunun için de kadının her gün güven ve huzur içinde, değer gördüğü bir dünyada yaşaması gerekiyor.
Kadın gücünün hayatın her alanına eşit katılması ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün tüm dünya kadınlarına mutluluk getirmesi dileğiyle…
"Şuna inanmak lazımdır ki, dünya üzerinde gördüğümüz her şey, kadının eseridir."
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Aşağıda yüksek besin değeri içerikler ile emziren anneleri hem tadıyla mutlu edecek, hem de anne sütü kalitesini ve miktarını artıracak 3 tatlı içecek tarifini bulabilirsiniz:
Tüm malzemeleri rondodan pürüzsüz kıvam alana kadar geçirin ve soğuk olarak tüketin. İnek sütü yerine badem sütü alternatifini de kullanabilirsiniz. Kıvamı yoğun gelirse biraz daha süt ekleyebilirsiniz.
1 parça şeker ilavesiz pişmiş balkabağı
1 yemek kaşığı pekmez
1 yemek kaşığı tahin