CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir 2. Bölgeden aday adayı olarak ön seçime giriyor. Siyasi Partiler Yasası'nın liderin mutlak otoritesini sağlamlaştırdığı Türkiye'de önemli bir çıkış bu. CHP gibi, herhangi bir üyenin bile Genel Başkan'a kafa tutup, 'bunlar yönetemiyor' diyebildiği bir partide, aynı zamanda önemli bir risk ve cesaret işi...
Kılıçdaroğlu, İzmir'den ön seçime girip aday adayı olması yönündeki teklifi ilk İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'ndan almıştı. Bu sürpriz öneriyi çok beğenmişti ama yönetim organlarına soracağını belirterek hemen karar verememişti.
Kılıçdaroğlu'nun konuyu MYK'ya taşıması gerekiyordu, çünkü, otomatik olarak kendilerinin de ön seçime girmesi gerekeceği söyleneceğinden Genel Başkan Yardımcıları bu karara itiraz edebilirdi.
Zira, yeni transferler Selin Sayek Böke, Enis Berberoğlu, mutfak ekibinden Prof. Sencer Ayata gibi isimler, teşkilatlarda karşılığı olmayabileceğinden kontenjan adayı olduklarında hedef tahtasına konulmayabilir. Ancak Gürsel Tekin, Tekin Bingöl gibi deneyimli siyasetçilere 'Genel Başkan'ın açtığı yoldan siz de gitmelisiniz' diyenlerin sayısı hayli fazla olabilir.
Sadece Genel Başkan Yardımcıları mı? Hayır. Volkan Canalioğlu gibi deneyimli siyasetçiler de benzer eleştirilerin muhatabı olacaktır. Trabzon'da Canalioğlu'nun ön seçim yerine kontenjanı tercih etmesi şimdiden küçük çaplı bir ayaklanma çıkarmış bile...
Bu liste uzatılabilir. Ancak gelen bilgiler, Kılıçdaroğlu'nun İzmir'den ön seçime gireceğini MYK'nın gündemine bile getirmeden direkt İzmir İl Başkanı'na ilettiği yönünde.
Kılıçdaroğlu, bu kritik kararıyla her durumda eleştiriye odaklanmış partililerden kurtulabilecek mi?Elbette hayır. Parti içinde eleştiri kazanı kaynamaya başladı bile. Kılıçdaroğlu'nun İzmir'i, yani kolay olanı seçtiği, başta İzmir 2. Bölge'de aday adayı olan partililer olmak üzere partililer tarafından dile getirilmeye başlandı. "Ankara'da 79 yaşındaki Önder Sav'ın, İstanbul'da Mustafa Sarıgül'ün, Antalya'da Deniz Baykal'ın karşısına çıkmadı" diyenler var. Hatta, bazı partililer, daha da ileri giderek, 'HDP barajı geçerse Milletvekili çıkaramayız' endişesiyle Tunceli'den aday olmadığını söylemeye başladı.
Seçimlere 80 gün kala, muhalefet cephesinde şöyle bir tablo var: