Paylaş
Erdoğan’ın son dönemde meydanlarda, televizyonlarda, seyahatlerde ceket-yelek kombinasyonu tercih ettiğine dikkat çekerek
“Bu yeni tarz mı?” diye sordu.
Bazen sadece gömlek-yelek tercih eden biri olarak, evet tam da benim merak ettiğim meseleye parmak bastı Mehmet Acet...
Cumhurbaşkanı Erdoğan da “Size de tavsiye ederim. Soğuk havalarda gayet iyi, faydalı oluyor. Ama tarz olmuş yani, tuttu da” yanıtını verdi...
Erdoğan’ın kareli gömlekleri ve yine kareli mavi ceketleri moda olmuştu.
İş, sanat ve siyaset dünyasında kareli ceket tercih edenlerin sayısı artmıştı.
Eminim yelek modası da hızla yayılacaktır.
Ben Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yeleği yakıştırdım, daha fit ve dinamik görünüyor...
İcralık Yıldız güzel olmadı
Avrupa Müzik, 2004 yılında arsa alması için 310 bin dolar borç vermiş Yıldız Tilbe’ye...
O borcu ödemediği için de mahkemelik olmuşlar, şimdi haciz konuyor Yıldız’ın mal varlığına...
Hoş, üzerine kayıtlı bir şey yokmuş, telif gelirlerine el konulacakmış falan ama bu işi tatlıya bağlamanın bir yolu var...
Yıldız daha sonra albümler yaptığını, adına sahte imzalar atıldığını söylüyor...
Avrupa Müzik’in sahipleri Cengiz-Deniz Erdem kardeşler, Yıldız’ın itibarlarını zedelediğini iddia ediyorlar...
Deniz Erdem, “Yıldız bizden özür dilesin” diyor...
Yıldız Tilbe ise “Beni yok etmeye çalışmaktan vazgeçsinler”...
Bu davada kim haklı bilmiyorum ama
Yıldız gibi üreten bir sanatçının neyi varsa, malına mülküne, telif gelirlerine haciz konması benim ağırıma gidiyor.
Gel bu işte ilk adımı atan sen ol Yıldız...
Sabaha karşı tweet atıp gerilimi tırmandırmak yerine masaya otur...
Avrupa Müzik de bu borca karşılık bir geri adım atsın, hacizsiz ve mahkemesiz bir ödeme planı çıkarsın...
Kavgasız dövüşsüz çözün şu meseleyi...
“İcralık Yıldız” haberleri hiç güzel durmuyor...
YGS depresyonundan bestseller yazarlığa
Daha önce de wattpad (herkesin hikaye, şiir paylaştığı, herkesin de bedava okuduğu internetteki ücretsiz bir okuyucu-yazar topluluğu) yazarları ve buradan çıkan genç yazarlar üzerine yazmıştım...
Yeni birisiyle daha tanıştım; Alya Öztanyel...
1998 doğumlu, henüz 20 yaşında bile değil...
YGS sınavına hazırlanırken üzerindeki baskı ve stresten kurtulmak için yazılar yazmaya başladı...
Karanlık Lise adını verdiği hikayelerini wattpad’e yükledi, beğenenleri o kadar çoğaldı ki “Karanlık Lise 1” adlı kitabını bu kez kağıda basılı olarak yayınladı...
Bir anda çok satanlar listesine girdi ve 100 binden fazla bir satış rakamını yakaladı...
Bir anda okurları için öyle bir rol model oldu ki, şehir şehir dolaşmaya, okurlarıyla buluşmaya başladı...
Alya Öztanyel’le tanışmak isteyen gençlerin videolarını görseniz, şaşırırsınız...
Sanki pop star...
Okurları kendilerini “gölgeler” olarak adlandırıyorlar, Alya Öztanyel için pek çok farklı grup kuruyorlar...
Şaşırıyorsunuz değil mi?
Ama kendi kuşağı yazarlarına pop star gibi davranan, kitaplarını, karakterlerini, hikayelerini ezbere bilen bir genç okur kitlesi var işte ortada...
Alya Öztanyel, şimdi Hukuk Fakültesi birinci sınıfta okuyor...
5 gencin zorlu hayatlarını ve umut dolu çığlıklarını anlattığı üçüncü romanı “Karanlık Lise-Gölgeler” kısa süre önce çıktı.
Kitap için gençler deliriyor... İmza günlerinde uzun kuyruklar oluşuyor...
Haberiniz bile yok değil mi?
Bilmeyenlerle böylece tanıştırmış olayım Alya Öztanyel’i...
Bu arada kitabı her ne kadar gençler için gibi dursa da anne ve babalar da okumalı, çünkü romanda gençlerin aileleri yüzünden yaşadığı travmalar ve olası çözümler de var.
Aras Bulut İynemli anlatıyor...
◊ Sarp Apak’la sahneleri mi daha zor, Çağatay Ulusoy’la mı?
◊ Beşiktaş maç kaybettiğinde hâlâ ağlıyor mu?
◊ Garsonken müşteri şikayet ettiğinde başına ne geldi?
◊ Sevgilisi Bige Önal’la evlilik düşünüyor mu, babalık için ne dedi?
◊ Sevgilisinin dizisi “Bodrum Masalı” mı iyi, yoksa kendi dizisi “İçerde” mi?
Hepsini ve daha fazlasını sordum, Aras Bulut İynemli tüm içtenliğiyle anlattı...
Paylaş