Paylaş
Kadın yazarlar peşpeşe Şebnem Bozoklu’yu destekleyen, yaptığımız işi eleştiren yazılar yazıyor...
Arkadaşlar eğer bu ülkede ünlü bir oyuncunun sabaha karşı iç çamaşırıyla denize girerken çekilmesi, bir erkekle öpüşürken görüntülenmesi haber değilse biz bütün bu magazin eklerini kapatıp gidelim...
Tüm gazetelerin magazin servislerini lağvedelim...
Kadın dernekleri ve kadın yazarlara soruyorum, yapılan haberin nesi yanlış?
Şebnem Bozoklu’nun evine girip gizli gizli çekim mi yapmışız...
Haberde kendisini suçlayan tek bir cümle mi kullanmışız?
Kamuya açık sahilde denize girerken fotoğraflamışız...
Kadın yazarlara kalsa üç gün sonra bikiniyle sahilde çekilen fotoğraflara da itiraz edecekler...
Bu yüzden hepsine tek tek yanıt vereceğim...
Hangi ünlü kendi isteğiyle bu fotoğrafı çektirir sevgili Pucca
Madem en beğenilen yazı Pucca’nınki oldu, ondan başlıyorum...
“Bir Allah’ın kulu bu fotoğraflar kendi isteğiyle çekilmedi demedi” diyor...
Kusura bakma da sevgili Pucca ünlüler ve magazin dünyasıyla ilgili bu kadar saçma bir argüman görmedim...
Çünkü ünlünün kendi isteğiyle çektirdiği fotoğraf ‘paparazzi’ fotoğrafı olmaz, stüdyo fotoğrafı olur... Ayrıca Şebnem’e genç sevgili yakıştırması yapmadık...
Bir kadının kendinden genç ya da yaşlı bir sevgiliyle olmasına saygı gösterecek kadar hayat tecrübemiz var...
Biz erkekleri de haber yapıyoruz sevgili Ayşe
Pucca’nın yazısını pek sevdiğini söyledi Ayşe Arman...
Vallahi, “Erkekler genç sevgiliyle beraber olunca problem yok, kadınlar olunca tartışılıyor” sözlerine ben de katılıyorum Pucca’nın...
İyi de biz böyle bir şey yapmadık, böyle bir tartışma açmadık ki... Sadece fotoğrafı çekip haberi yorumsuz verdik...
Peşinden bu laflar söylendiyse gidin onların yakasına yapışın...
Ayrıca Ali Ağaoğlu’nun genç sevgililerini de haber yapıyoruz, yazarlarımız Ağaoğlu’nu da yerden yere vuruyor...
Ama siz sadece Şebnem’i görüyorsunuz...
Şimdi Şebnem’i boşayan biz mi olduk sevgili Çağdaş
İç çamaşırıyla Kıvanç Tatlıtuğ denize girse haber olur mu olmaz mı?.
Harika haber olur hem de...
Dolayısıyla bu tür haberlerde kadına karşı bir ayrımcılık yapıldığı hattından çıkın sevgili kadın yazarlar...
Çağdaş Ertuna da utanmasa Şebnem’in bu haber yüzünden boşandığını yazacak...
Kendileri açıkladı 10 aydır fiili olarak evliliklerinin bittiğini...
Biz ahlak bekçisi değiliz, isteyenin istediği hayatı yaşamasına sonuna kadar saygılıyız...
“Vay evliyken bilmem ne” gibi ucuz bir yorum gördün mü bizim haberimizde?
Göremezsin...
Çünkü bizim meslek hayatımız bu magazin anlayışıyla kavga yapmakla geçti...
Hesap sormak ne haddimize sevgili Ayşe...
Koroya katılanlardan biri de Ayşe Özyılmazel...
“Şebnem kuralına göre yaşamak zorunda mı... Kendi özel hayatı, kimseye hesap vermek zorunda değil” dedi...
Biz hesap mı sorduk?
Kuralına göre yaşasın mı dedik...
Kadın yazarların hepsinin karıştırdığı en önemli şey şu, sonradan yapılan tüm saçma eleştirileri bizim üzerimize yıkıyorsunuz...
Size bir önerim var: Önce bunun haber değeri olduğunu kabul edin, sonra gelin Şebnem’e yönelik saçma eleştirilere karşı birlikte savaşalım...
Adnan’a zabıta baskını...
Adnan’ın, Berlin’in en ünlü restoranı olduğunu bilmeyen yok...
En başta Almanlar’ın favori mekanı burası...
Teknoloji fuarı için gittiğimizde akşam yemeğinde yolumuz yine Adnan’a düştü...
Bu üçüncü gidişim oraya, mekan her zamanki gibi doluydu...
Dükkanın önündeki bir masada oturuyoruz...
O da ne?..
Birden ellerinde metrelerle üç tane zabıta çıkıverdi...
“Abi sizi içeri almamız lazım” diye garsonlar koşturdu yanımıza...
Dışarıdaki masalarda oturan tüm müşteriler apar topar içeri alındı...
Zabıtalar tam bir Alman disipliniyle ellerindeki metrelerle kaç santim caddeye taştığını ölçtüler Adnan’ın...
Köşe dükkanın caddenin iki tarafına bakan tüm masalarını ince ince hesapladılar...
Sonra Adnan’a sorduk; “Şikayet var herhalde o yüzden geldiler” dedi...
Zabıtanın ruhsatı anında iptal etme yetkisi bile varmış...
Masamızda oturan Berlinliler, Adnan’ın yüklü bir ceza yiyebileceğini söylediler...
Yani dükkan önüne masa atma işi sadece bizim meselemiz değil...
Tabii Berlin’de kimsenin aklına masaları tamamen kaldırmak gelmiyor, sadece kurallara uyulsun isteniyor...
Paylaş