Paylaş
Aralık ayında Vodafone Arena’nın yanında yaşanan terör saldırısı...
Onun üzerine Avrupa maçları da dahil kaç maç oynandı Vodafone Arena’da...
Ayrıca şunu anlayın artık; terörün İstanbul’u Berlin’i, Londra’sı, Paris’i yok!
Her yer terörün hedefi.
Daha geçen hafta Londra’nın göbeğindeki saldırıda Fransız öğrenci grubu teröristin aracının altında kaldı.
Fransızlar şimdi “Londra’ya gitmeyin” mi diyecek?
Paris’te yaşanan katliamlar, Cannes’daki kamyon terörü bütün insanlığın hafızasında çok taze daha...
Bu yüzden İstanbul neyse, Paris, Londra da aynı artık...
Terörün hedefi bütün büyük şehirler.
Mesela ben havalar biraz daha ısınsın, çocukları alıp Paris’e Disneyland’e gitmeyi planlıyorum, açık söyleyeyim çekiniyorum.
Disneyland gibi bir yerin terörün açık hedefi olabileceğinden korkuyorum.
Eşim Berna, “Deli misin, çocuklarla birlikte Paris’e mi gidilir” diyor. “Hele Disneyland asla!” diye rest çekiyor.
Buyurun şimdi, Paris ne kadar güvenli?
Lyon yönetiminin yaptığı gibi biz de “Fransa’ya gitmeyin” çağrıları mı yapalım?
Trump, “Terör saldırıları sonrası Paris artık eski Paris değil” deyince nasıl ayağa kalkmış, tepki göstermiştiniz...
Ama adam haklı, Paris eski Paris değil... İstanbul da eski İstanbul değil... Londra, Berlin, New York da değil...
Çünkü dünya eski dünya değil!
Bu yüzden Batı, İstanbul’u diline dolayacağına terörün her türlüsüne karşı ortak bir akıl, tavır geliştirmek zorunda.
Kış saatini unutma
Avrupa yaz saatine geçti, akıllı telefonlar otomatik ileri aldı saatlerini.
Pazar günü söz konusu karmaşayı yaşayanlardan biri de bendim.
Avrupa’yla aramızdaki saat farkı yeniden 1’e inmiş oldu böylece.
Bu arada hava artık erken aydınlanmaya başladı, çocuklarımızı kör karanlıkta okullara göndermiyoruz.
En azından evden çıkarlarken gün ışımaya başlamış oluyor.
Giderek daha erken aydınlanacak hava, havalar da ısınacak, normalleşeceğiz.
Ve kış saatine geçmemenin yarattığı zorlukları kısa sürede unutacağız.
Ta ki eylüle kadar...
Ne zaman eylül gelecek, yaz saatinde kalma uygulaması devam edecek, yine sabahın köründe kalkıyoruz diye şikayetçi olacağız.
1 sene denedik bu işi, ekonomik olarak artısını görmedik, üstelik karda kışta, karanlıkta yollara düştü çocuklar.
Bu deneyimden sonra hâlâ ısrar edilecek mi?
Umarım geri adım atılır da, bu yıl kış saati uygulamasına geçeriz.
Ziynet görüntü...
Ben hiçbir ünlünün gittiği umreye, hacca laf söylemem, “Allah kabul etsin” derim...
“Rüzgara göre hareket ediyorsa da, reklam peşinde koşuyorsa da Allah’la onun arasındaki meseledir” derim.
Ama İpek Tanrıyar’ın umreden paylaştığı fotoğrafları görünce “O kadar da değil” dedim...
Allah kabul etsin, umreye gitmiş. Ama Kâbe’den paylaştığı fotoğraflarda üzerindeki elbise “Ben Burberry’yim” diye bağırıyor...
Usulüne uygun, her tarafı kapalı, saçı görünmeyecek şekilde giyinmiş ama elbisesi markanın alametifarikası olan desenden oluşuyor.
Fotoğrafta arkada Kâbe’nin etrafında onlarca kadın daha görünüyor, birinin elbisesi İpek’inki gibi değil.
Kusura bakma İpekçim de moda çekimine mi gidiyorsun, ibadete mi?
Veteriner hekimler neden kızdınız
“17 bin lira veteriner
parası olur mu?” diye bir yazı yazdım geçen hafta, veteriner hekimler ayaklandı.
İstanbul Veteriner Hekimler Odası da dahil olmak üzere bütün veterinerler “Bizden özür dile” diye sayısız mesaj attı, tepki gösterdi.
Ben kendilerine ‘veteriner’ denmesinden bu kadar rahatsız olduklarını bilmiyordum.
Neden ‘veteriner hekim’ demiyormuşum...
Ben bunu küçük görmek, aşağılamak için yapmadım ki. Ama madem öyle istiyorsunuz, düzeltiyorum; ‘veteriner hekim’ diyorum.
Bundan sonra da hep öyle kullanacağım.
İkinci itiraz noktaları da şu:
Biz o kadar eğitim alıyoruz, neden paraya endeksliyorsun konuyu, yaptığımız işi itibarsızlaştırıyorsun...
İşte burada durun.
Kimsenin mesleğini aşağılamam, hele veteriner hekimler gibi ağzı dili olmayan canlılara yardım eli uzatanları asla küçük görmem.
Ama bir köpeğe yapılan 17 bin liralık ameliyat, haberdir...
Ayrıca veteriner hekimler içinde 3 liralık ameliyatı 13 liraya yapan, 5 liralık ilaca 15 lira yazanlar yok mu?
Yolda bulunup getirilen sokak köpeğini ücretsiz tedavi etmek yerine 200-300 lira ücret isteyen yok mu?
Benim dikkat çektiğim mesele, bir köpeğin ameliyatının 17 bin lira gibi yüksek bir rakam olması.
Canan Karatay’ın 800 liralık muayene ücreti haber oluyor da, sizin 17 bin liralık ameliyatınız neden olmasın?
SMF’ler Antalya’da
İş ortağı olduğu markaları sosyal medya fenomenleriyle buluşturan Inflow Summits’in bir projesiymiş bu...
Dünyanın en ünlü sosyal medya fenomenleri, blogger’lar, vlogger’lar, Youtuber’lar, Instagrammer’lar (tüm bunlara ortak isim olarak; etkileyen, etki altına alan anlamında ‘influencer’ deniyor) önce İstanbul’a, sonra Antalya’ya geliyor.
Ben ‘influencer’ yerine Türkçe SMF (Sosyal Medya Fenomenleri) diyorum bunlara...
Dünyanın çeşitli ülkelerinden 60 kişilik SMF ekibi 18-19 Nisan’da İstanbul’da, 20-23 Nisan tarihleri arasında da Antalya’da olacak.
Özellikle turizm, seyahat paylaşımlarıyla dikkat çekenlerin yanı sıra, farklı alanlarda popüler olan SMF’ler de olacak bu grubun içinde.
60 kişilik bu ekip, paylaşımlarıyla dünya çapında toplam 66 milyon kişiye erişim sağlıyor...
Tam turizm sezonu öncesinde, tam İstanbul ve Antalya ilkbaharla güzelleşirken bu SMF’lerin gelmesi, bu şehirlerden yapacakları sosyal medya paylaşımları önemli ve etkili olacak.
THY ve TAV ana sponsoruymuş bu işin, tebrik ediyorum.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı ve TÜRSAB da destekçileri.
Son yıllarda büyük darbe yiyen turizmimizin sosyal medyada daha çok paylaşılmaya ve bu tür tanıtımlara
ihtiyacı var...
Bu tanıtımları bıkmadan, usanmadan, yıllara yayarak yaparsak ancak toparlayabiliriz biz bu turizm işini...
Paylaş