Eleştiri bitti mi

İşçi Partisi Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı, “ABD projelerine karşı durmadıkları” gerekçesiyle eleştirdi.

Bunu CNN Türk ekranlarında canlı yayınlanan “Ne Oluyor” adlı tartışma programında yaptığı için, RTÜK, CNN Türk’e uyarı cezası kesti.
Gerekçe; “Kişilerin manevi şahsiyetlerine eleştiri sınırları ötesinde saldırıda bulunma”...
Özbey, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ı “Türkiye düşmanı” ilan edecek kadar ileri gitmiş olabilir ama bir siyasi parti yöneticisinin tartışma programında söylediklerinden dolayı kanala ceza kesilir mi?
Tartışmamız gereken asıl nokta bu...
Eğer RTÜK bunu ceza sınırlarında değerlendirmeye başlarsa, bundan sonra Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nı eleştirecek konuşmacılar göremeyeceğiz demektir haber kanallarında.
Çünkü bu bir süre sonra doğrudan otosansüre dönüşür.
Yapımcılar davet edecekleri konukları, “Başbakan için sert konuşuyor”, “Cumhurbaşkanı’na sert muhalefet ediyor, şimdi durduk yere RTÜK’ten ceza almayalım” diye değerlendirmeye başlar.
Bundan çekindikleri için de muhalefetin sesini ekrana taşımazlar.
Oysa Özbey’in söyledikleri, kendi kişisel görüşleri ve partisinin bakış açısıdır.
Söyledikleri kanalı değil, kendisini ve partisini bağlar.
Konuşmasında gerçekten “kişilerin manevi şahsiyetlerine saldırı” varsa RTÜK değil, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık devreye girer, dava açar, olay biter gider...
RTÜK’ün CNN Türk’e bu uyarısı ise tartışma programlarında muhalefetin sesini kısacak, çok sesliliği bitirecek anti demokratik bir yaklaşımdır.
Yazılı basına da RTÜK benzeri oluşumlar öneren arkadaşlar ne istediklerinin farkında mı acaba...

Acımasız olma bu kadar...

Reyhan Karaca, uzun süredir hastalıklarla boğuşan kardeşini kaybetti.
Biz de insanlığımızı...
Önceki gün Reyhan Karaca hakkında Twitter’da yazılanları gördükçe yerin dibine geçtim.
Herkes her aklına geleni yazdığı için, Reyhan Karaca’nın da ne reklam peşinde koştuğu kalmış, ne kardeşinin hastalığı üzerinden reyting yaptığı...
Akıl alır gibi değil!
Nasıl bu kadar acımasız, bu kadar katı yürekli olduk biz? Yoğun bakımın önünde canının yarısı kardeşi avucunun içinden kayıp giden bir insanla bile empati kuramayacak noktaya gelmişiz...
Neymiş, o durumda Twitter’a yazı mı yazılırmış...
Kardeşlerinin ölümünü bile reklam yaparmış bu ünlüler...
Yuh be!
Belki kafasını dağıtmak istedi, belki cep telefonuna Twitter’dan gelecek bir-iki iyi dileğe ihtiyacı vardı...
Nereden bilsin dört bir yanının taş yüreklilerle sarıldığını...
Bilenler bilir, o yoğun bakım önlerinin nasıl bir cendere olduğunu.
Zaman geçmek bilmez...
Herkesin derdi aynıdır; içeriden gelecek iyi bir haber.
İyi haber geldi mi, tanış olsun olmasın bütün hasta yakınları sevinir.
Bazen de gelmez.
Canını bırakır ayrılırsın yoğun bakım kapısından.
Ne reklam düşünürsün, ne iş, ne güç...
Ama bunu anlamak için ya insan olmak gerekir ya da yoğun bakım kapısı önünde beklemek.
Başın sağ olsun Reyhan...

Birkaç soru

Cansu Dere ehliyetsiz araç kullanırken yakalanınca dizi çekimi yaptıklarını söylemiş. Peki dizinin kameraları nerede, yönetmen nerede, ekip nerede ve dizi ekibi polisler çevirince neden olaya müdahale etmedi?..
Seneye 150 bin kişi koşsa Boğaz Köprüsü kırılır mı? Yoksa 200 binde mi kırılır? Kaç bin kişidir limiti? Bunu her sene sınama yanılma yoluyla mı test edeceğiz?..
Ahmet Çakar ve Erman Toroğlu yıllardır birbirlerine susamış ruh ikizleri olabilir mi? Ya da temaşa sanatının son büyük temsilcileri?..
Ekimin sonu yaklaşmasına rağmen daha bir tane bile dişe dokunur Türk filmi çıkmaması sezonun kısır geçeceğine alamet mi?..
Alman Cumhurbaşkanı’nı takkeli, bıyıklı bir Müslüman’a çeviren fotomontajın tersini bizde bir dergi ya da gazete yapmış olsaydı neler yaşanırdı?..
Ece Vahapoğlu, Neşe Erberk, Nur Yerlitaş, Cenk Eren’in yarışacağı Ünlüler Yemekteyiz’de en iyi yemeği kim yapacak?

Güzel ülke

Necmettin Erbakan’ın yükselişte, Frank Rijkaard’ın düşüşte olduğu hafta sonunu aynı anda yaşayan yalnız ve güzel ülkeme sevgilerimle...
Yazarın Tüm Yazıları