Polis Haftası için çekilen klipte Burak Hakkı’nın oynadığını, Selami Şahin’in bestelediği şarkıyı Orhan Gencabay, Ebru Gündeş, Sibel Can ve Serdar Ortaç’ın seslendirdiğini daha önce yazmıştım.
O klibin ilk gösterimi vardı geçen akşam Beylerbeyi Polisevi’nde, bu kutlamayla bir hafta sürecek Polis Haftası etkinlikleri de resmen başlamış oldu.
Geceye Can, Ortaç ve Gündeş katılmadı, gelenlere Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah plaketlerini verdi ve teşekkür etti.
Selami Şahin’in hazırladığı şarkıyı çok alaturka buldum ben...
İşin ilginci, çekilen klipte Acun Ilıcalı’nın oynadığını bilmiyordum.
Acun teröristlerle çatışmaya giren, yaralı arkadaşına yardım eden özel harekatçı bir polisi canlandırıyor klipte.
Bir de silahı doğru dürüst taşıyabilseydi...
Polis Haftası için hazırlanan klip, bu akşamdan itibaren televizyonlarda dönmeye başlayacak.
İzzet’e dost tavsiyesi...
İzzet Çapa, boxer’lı poz vermiş İstabul Life dergisinin nisan sayısına, fotoğraf dünkü Kelebek’te de yayınlandı.
Kendisine de söyledim, her gün gazetelere bu kadar haber olması doğru değil İzzet Çapa’nın...
Sanatçı değil, şarkıcı değil, pop yıldızı değil, işini son derece iyi yapan bir işadamı.
Magazin sayfalarına işiyle haber olduğunda hiçbir itirazım yok, ancak İzzet işi dışında da sürekli bir şekilde sayfalarda...
Zaten yaptığı işler sürekli yazılıp çiziliyor, bir de boy boy pozlara hiç gerek yok... Biraz gözden uzak ol İzzet, korkma gönülden ırak olmazsın.
Fakir semtin kuşu güvercin olur...
Gelir düzeyi düşük semtlerin kuşu da gariban olur...
Siz hiç Sultanbeyli’de yalıçapkını gördünüz mü?
Yalıçapkını Boğaz’da olur, adı üzerinde yalıların bahçelerindedir. Ya da Gaziosmanpaşa sokaklarında bülbüllerin öttüğüne rastladınız mı?
Şehirlere de uygulanabilir pekala bu?
Londra’da merkezin az dışında sokakta tavus kuşu gördüğümü hatırlıyorum ben
Parklarında envayi çeşit kuşları da...
İstanbul’un gelir düzeyi daha düşük Londra’ya göre, paralel olarak kuş zenginliği de...
Kuşlar bile yaşam kalitesinin yüksek olduğu yerleri seçiyorlar.
Gelir düzeyi düşük semtlere ise güvercinler ve serçeler kalıyor.
Bu iddiayı ben atmıyorum ortaya, National Geographic’te izledim.
Dünyanın bütün şehirlerinde bu böyleymiş.
Güzel ve ötücü kuşlar zengin semtleri seçermiş, güvercin serçe gibi kuşlar da fakir semtleri.
Neden mi? Çünkü;
1- Zengin semtlerin sakinleri etraflarına ve bahçelerine daha özenli baktıkları için güzel kuşlar oraları tercih edermiş.
2- Fakir semtlerde sokaklarda daha çok çöp ve evsel artık olduğu için güvercinler oraya hücum edermiş.
Hülya’nın tenis kıyafeti
Hülya Avşar kendi adını taşıyan tenis turnuvasının tanıtımında korta böyle çıkmamalıydı.
Kapalı bir tenis kortunda başında hasır şapka, kulağında büyük halka küpeler, altında bir kapri tayt, üzerinde de sıradan bir beyaz bluz var.
Kaldı ki Hülya Avşar bu tür işlerde en özenli olan isimlerden biridir.
O bile kendi adını taşıyan tenis turnuvasının tanıtımını böyle yaparsa diğerleri ne yapmaz...
Lucca’ya dair
Lucca üzerine bir yazı yazdım, sanki herkes onu bekliyormuş gibi "Cengiz’e de böyle yaptılar" diyerek, benim üzerimden Lucca’ya saldırmaya başladı.
Köşe yazarları, magazin programları Lucca’yı eleştiriyor.
Geçen akşam yine gittim Lucca’ya...
Müşterilerden bazıları, "Aa dediler siz Lucca’yı yerden yere vurmadınız mı"...
Ben gazetecilikte ilk şunu öğrendim; kin ve nefretle gazetecilik, köşe yazarlığı yapılmayacağını...
Lucca’yı eleştirdim ama oraya bir daha gitmeyeceğim anlamına gelmiyor bu...
Kasap sevdiği postu yerden yere vururmuş...
Ben Lucca’yı kimi zaman eleştirsem de başından beri sevdim, geçen gece de baktım hem ağzına kadar dolu hem de eğlenceliydi.
Yeri geldiğinde yine eleştirim ama Lucca’ya gitmeye devam edeceğim...