Cemal Erbaş

Alma (da)

4 Mart 2011
İlk maçta yakalanan 5-0 galibiyetin ardındından oynanan maçta Beşiktaş centilmen Gaziantep Büyükşehir Belediye Sporu 3-0 mağlup ederek yarı finale adını yazdırdı. Beşiktaş'ın yarı finalde ki rakibi Galatasaray'ı kupadan eleyen Gaziantepspor olacak.
 
G.Antep B.B. Sporu göstermiş olduğu (oynanan tüm maçlar dahil) fair play'den ve oynamış olduğu futboldan dolayı kutluyorum. Onlara Bank Asya Ligi'nde başarılar diliyorum. Taraftarları da son derece centilmence maç izlediler ve herhangi bir kötü olaya sebebiyet vermediler.
 
Kupada Gaziantepspor yerine aslında tercihim Galatasaray olurdu. G.Antepspor gerçekten Türkiye'de iyi futbol oynayan, iyi defans yapıp iyi hücum futbolu oynayan bir takım. Kanatları çok etkin kullanıyorlar. Yabancılarının hepsi çok kaliteli ve yetenekli oyuncular. Özellikle defans oynayan Kamerunlu Dany Nounkeu, Popov ve Wagner oldukça iyi futbolcular. Bu oyuncuların yanı sıra Gaziantepspor'da yerli oyuncularda dikkat çekiyor. Golcü Cenk Tosun, Olcan Adın ve Murat Ceylan. Tam anlamıyla iyi bir oyuncu kadrosu oluşturulmuş ve iyi bir takım haline getirilmiş bir takım. Takımın bu durumda olmasında  Tolunay Kafkas'ın emeği de çok büyüktür.
 
Dün Beşiktaş 9-10 as oyuncusundan eksikti. Bu duruma dün akşam hiç de üzülmedim. Paf takımdan Doğukan, Onur, Furkan, Muhammed ve Atınç kadroda yer aldılar. Schuster tüm gençlere maçta yer verdi. Özellikle Atınç ve Doğukan'ın oyununa bayıldım. Atınç kötü Beşiktaş defansının çözümü olabilir. Fiziği ve sürati oldukça iyi ve kademe hatası yapmadan maçı bitirdi. Doğukan ise İsmail Köybaşı için bir alternatif olabilir. Bu çocuklar gerçekten Beşiktaş'ın ve ülke futbolunun geleceğidir. Şampiyonluk umudu kalmamış bir takımda daha çok oynamaları ve yetişmeleri gerekir. Schuster genç oyuncularla devam eder ve bu oyunculardan en azından 2 tanesini A takıma kazandırırsa, kendisini ispatlamış olur ve kendisi hakkında ki olumsuz düşüncüleri bir anda unutturur.
 
ALMA(DA). Yazının başlığı buydu. Neden peki ? Hem Almeida'ya gönderme hem de başkana.
Almeida dün aslında fena da değildi. Asist yaptı, ofsaytı bozdu ve birde gol attı ama Almeida Beşiktaş'ın forveti asla olamaz. Üzgünüm Almeida ama sen bu futbolun Real Madrid' in 2. takımında bile kendine yer bulamazsın. Sana çok güvendik ve çok zaman verdik ama sen geldiğin günden beri bir türlü istenilen oyunu sergileyemedin. Senin yüzünden iyi olan Bobo'nun psikolojisi bozuldu. Kaldığın ve oynadığın sürede o kutsal formayı en iyi şekilde taşımanın gerektiğini bil lütfen.
 
Sayın başkan "daha Alma(da)" bu gençlere gün doğsun. Hem ruhumuz gençlensin hem de takım. Ligin en yaşlı takımlarından bir tanesiyiz. Elimizde bu kadar iyi alt yapıdan oyuncular varken bir sonra ki sene için en iyi transferlerin bu çocukların olacağı kanısındayım. Bugüne kadar Schuster'e yapmadığın baskıyı bu çocuklar için yapmalısın.
Yazının Devamını Oku

Gazozuna...

1 Mart 2011
Keyifsiz, zevksiz ve iddiasız maçta Beşiktaş, deplasmanda MP Antalyaspor' u 2-0 mağlup etmeyi başardı. Kara kartal ligde ve Uefa kupasında oynadığı 5 resmi maçta galibiyet yüzü görememişti. Dün akşam oynanan maç öylesine bir maçtı, gazozuna bir maçtı.

İlk yarı tamamen keyifsiz ve golsüz bitti. MP Antalyaspor' un hakkını dün akşam maçı yöneten hakem Bülent Yıldırım gasp etmiştir. İlk yarıda İsmail Köybaşı'nın ceza sahası içersinde MP Antalyaspor' dan Kerem' e yaptığı müdahale % 100 penaltıydı. Orta ve yan hakem de pozisyona yakın olmasına rağmen bu pozisyonu maalesef es geçtiler.
 
56. dakikada derbi Fenerbahçe' ye müthiş bir gol atan Ekrem Dağ, MP Antalyaspor' a da golü atmayı başardı. Quaresma'nın ayağından top çıktığında, Ekrem ofsayt pozisyonundaydı. Yan hakem bu pozisyonu da yakalayamadı.
 
79. dakikada Necip' e yapılan hareket oldukça sert olunca hakem fuali verdi, verdi de neden bir kart çıkarmadı anlamış değilim. Resmen uçan tekme attılar çocuğa. O serbest vuruşta topun başına geçen Guti, kaleci Ömer' in arka direğe doğru gittiğini görünce, taç çizgisine yakın bir yerden kullandığı  topu kaleye gönderdi ve durumu 2-0' a getirdi.
 
Kazanmak kötü oyunla ancak şampiyonluğa oynanırsa güzel olur. İddiası olmayan iki takımın bu oyunu gerçekten rezaletti. Süper lig takımlarına yakışmayacak bir görüntü içerisindelerdi.

Yazının Devamını Oku

Siyahın Zindan Olsun

25 Şubat 2011
Bu yazımı dün gecede yazabilirdim, ama yazmadım neden ?

Gece bir operasyon olur Schuster istifa eder veya gönderilir diye bekledim. Sabah ilk işim televizyon ve gazete haberlerine bakmak oldu. Tek bir müjdeli haber göremedim.
Beşiktaş takımın başında bulunan bir hoca, Shakhtar Donetsk'in  atkısıyla idamana çıkıyorsa defolsun gitsin. Seve seve  Shakhtar' ın hocasıyla takasa varız.
 
Sayın başkan neyi planlıyor, kafasından neler geçiyor şuan kestirmek gerçkten çok zor. Beşiktaş' ın kötü gidişatı devam ediyor.
Kendi sahasında 4-1 yenildiği Dinamo Kiev' e, deplasmanda da 4-0 mağlup oldu. Kimse tur için ümitli değildi belki de ama en azından bir galibiyet, bir beraberlik, hadi onları geçtim iyi bir futbol ve mücadele görmeyi isterdik.
 
Dört dörtlü oynuyoruz bu aralar. Önümüze gelenden dört yiyoruz. Son dört maçımızda galibiyet yüzü göremedik. Dört dörtlük diye buna derim. Haa bu arada 17' de 17 diye bir laf vardı, ben unutmadım bunu ama bunu söyleyen hatırlıyormudur ? işte onu bilemem.

Yazının Devamını Oku

Asla hayır

21 Şubat 2011
İnönü' de inanılmaz bir maç oynandı. Herşeyi ile tam bir derbi oldu. Muhteşem bir futbol ve iyi maç yöneten bir fifa kokartlı hakemimiz Cüneyt Çakır vardı. Bunların doğru olanı futbolun güzel olduğudur. Maçı yöneten Cüneyt Çakır, Fenerbahçe'nin ekmeğine bal çalmıştır.
 
Malesef dev derbi hakem hataları ile anılacak. Fifa' nın yerinde olsam bu maçı izler ve ASLA Cüneyt Çakır' a bir daha maç vermem.Derbiye gölge düşürmüştür. Ülkede hakemler bazı camiaları açık seçik koruyorlar. Ferrari' nin yapmış olduğu hareket kırmızı kart ve penaltı buna denilebilecek birşey yok. O pozisyonun öncesinde Cüneyt nerde peki? Lugano' nun Ferrari' ye yaptığı hareket güreşte bile fualdir. Ama Cüneyt Çakır' da o fuali görecek yürek nerde. Birçok pozisyonda fuali veremedi. Lugano' nun kendini artistlik biçimde yere atmasına fual verdi. O pozisyonda Quaresma' ya itirazdan sarı kart verdi.
 
Gökhan Gönül ve Santos' u oyundan atamayan, kim peki. 3 tane çok önemli Beşiktaş atağını top Beşiktaş' ta iken avantaja bırakmayan kim.
 
Hadi şimdi sevinin. Bu maçta ne yazarsanız yazın, ne söylerseniz söyleyin tek bir gerçek var hakemin çifte standartı. Keşke üzerine sarı lacivert forma giyseydi ve öyle sahaya çıksaydı. Fifa düzeyindeki bir hakemimiz malesef ki maçı sabote etmiştir. Maçı tekrar izlemesini ve BÜYÜK Beşiktaş camiasından özür dilemesini istiyorum. Beşiktaş dün akşam galip gelse bil bu yazıyı yazacaktım.
 
Bu yazımı hiçbir Fenerbahçe' li sevmiyecektir. Sevmekde zorunda değiller ama unutmasınlar ki, birgün onlarında canını bu Federasyon  veya bu hakemler yakabilir. Kulüpler birliği nedir ne iş yapar ? Bu hakem konuları orada konuşulmaz mı ? Sn. Adalı cezalı olmasaydı hakem odasını basabilirmiydi?
 
Kim ne derse desin ülkemizde bir güç var ve kimse de inkar etmesin. Bu güç  Aziz Yıldırım' ın ta kendisidir. Camiası için elinden ne geliyorsa fazlasıyla yapıyor. Alkışlamak lazım, Beşiktaş' ın başında olmasını istermisin diye sorsalar hiç düşünmeden HAYIR derdim.
 
Fenerbahçe' de özellikle Dia ve Niang' ın futbolunu çok beğendim. Gününde olan Dia ve Niang' ı durdurabilecek bir defans oyuncusu düşünemiyorum. Schsuter Almeida' ya 87 dakika tahammül gösterdi. Daha da kötüsü Bobo' yu ve Sivok' u kadroya bile almadı. Aslında çıkardığı 11' de kötü değildi. Ferrari' nin tekeri patladı, stepmesi olmadığından değiştiremedi.
 
"Hoşgeldiniz" denildiğinde "Hoşbulduk" diyemiyorsanız o misafirliğe gitmeyeceksin. Kimse kimsenin kara kaşına, kara gözüne muthaç değildir.
 
Beşiktaş' ı sabote eden Ferrari' yi ve ruhuyla oynamayan tüm futbolcuları kovun gitsin, Eee nede olsa kovmaya alıştınız değil mi ? ve yine nede olsa İbrahim Üzülmez değil mi ?
Herkes gelir ve gider ama camialar kalıcıdır. "Yensende yenilsende taraftarın senle, üzüntünde sevincinde senine birlikte"
 
BEĞENDİM
Beşiktaş taraftarını ve Alex' in takımına verdiği katkıyı
 
BEĞENMEDİM
Cüneyt Çakır' ın yönetimini
 
DİKKAT
Beşiktaş'ta işler iyi gitmiyor
Yazının Devamını Oku

Evine Dön Schuster

18 Şubat 2011
UEFA Avrupa liginde sahamızda oynadığımız Dinoma Kiev maçını 4-1 gibi farklı bir skorla kaybettik. 2. maç için hiçbir ümit kalmadı.

3 Kulvarda mücadele derken elde sadece kupa kaldı. Onunda geleceği çok şüpheli. Dinoma Kiev akıllı ve sabırlı futboluyla Beşiktaş' ı sahada yok etti. Bizim oyuncularımızda ruh muh kalmamış.(Quaresma hariç)
 
Esama listesi elimize geldiğinde dondum kaldım. Kadroda uzun zamandır maç yapmayan Ferrari, kalede Hakan Arıkan ve orta sahada yine Mehmet Aurelio. İçimden bu maçı kazanırsak ancak büyük mucizelerle olacağını düşündüm ama o da olmadı. 1 hoca, 1 oyuncu ve 1 kaleci nasıl kaderi değiştiriyor dün akşam gördük. Hakan son adam ve yediği tüm gollerde de hatası var.
 
- 27. dakika korner sonrasında üstüne gelen top.
- 50. dakika 35 lik Shevchenko' nun kafa vuruşunda topu kalemizde gördük. Hakan ve İsmail yanından geçen topa amatörce baktılar.
- 56. dakikada duran toptan gelen golde çıkmayıp kalesinde durdu.
- 86. dakikada çıkıp çıkmamak arasında kalan, sonrada geç kalıp penaltıya sebebiyet veren yine Hakan Arıkan' dı.
 
Hakan bana eski kalecimiz Fevzi' yi hatırlatıyor. Tribünlerin tepkisinede tamamen katılıyorum. Kiev' in kalecisi Shovkovskiy net 3 tane gol çıkardı. Özellikle Bobo' nun vuruşunda topu çıkararak takımının farklı kazanmasında en büyük pay sahibi oldu. Ya bizim Hakan ! üstüne gelen tüm topları içeriye aldı.
 
Schuster 35' lik Shevchenko' ya özel hiçbir önlem almamış. Adam 1 gol attı, 1 asist yaptı ve daha da fazlası defansı silindir gibi ezdi geçti. Takım mağlup durumdayken Fabian Ernst' i çıkarıp yerine Erhan Güven' i almak da neyin nesiydi anlamadım. Kanatlar çalışmıyor diye düşündü ise bu işi bi geçsin, Erhan ne zaman bir iş yapmış da bu maçta yapacak.
 
Maç sonunda Schuster istifa diye bağırdı taraftar. Hem yönetim hemde taraftar çok geç kaldı. Schuster ukalaca basın açıklamasında "rahatsız olan varsa evine gitsin" dedi. Kendisi alınan skordan memnun olup  çok rahat ki evine gitmiyor. Lütfen "EVİNE DÖN SCHUSTER".
Sayın başkan; adam Beşiktaş' la , ülke futboluyla ve milyonlarca taraftarla resmen dalga geçiyor ve sende buna göz yumarak en büyük suçlu oluyorsun. Hep dediğiniz o Beşiktaş duruşunu göstermenin tam vakti. İnanın hocayı göndermek kredinizi yükseltecektir.
 
Ekmek yediği kulübe ihanettir bu yaptığı. Şimdi derbiyi kazansa umurumda bile değil. Ve böyle bir durumda asla kredisi olmamalı. Fatmagül' ün bile suçu var ama ASLA Beşiktaş taraftarının bir suçu yok. Bu taraftara daha fazla acı çektirmeye de hakkınız yok.
 
Bu hoca öyle yada böyle gitmeli bu takımdan. Eğer kalırsa başkan senin kellen gidecek haberin olsun. Yaptırdığın onca borç bir anda önüne çıkacak çünkü; borçlar başarıyla orantılıdır. Stadı yapsan nafile, bakınız en iyi örneği sayın Adnan Polat, oda camiasında istenmeyen başkan ilan edildi.
 
Tribünler "DELİ İBO" diye bağırdığında içim sızladı, tüylerim diken diken oldu. Duygulandım ama ağlamamak için kendimi zor tuttum. Yanımda futbolun duayenleri Erman Toroğlu, İlker Yasin ve spor müdürümüz Mehmet Aslan vardı. Onların arasında küçük bir çocuk gibi, bu acı halimize ağlamayı kendime yakıştıramadım.
 
Schsuter' i bilemem ama Beşiktaş evine artık döndü. Dublin hayali yok oldu gitti zaten dediğim gibi o da hayalden ibaretti.
 
Yazının Devamını Oku

Kim ÜZÜLMEZ ki

15 Şubat 2011
Haberi duyduğumda gerçekten çok üzüldüm. Beşiktaş Kulübü emektar futbolcusunun, takım kaptanının ve DELİ İBO' sunun sözleşmesini feshetti.

Yıllarını bu kulübe vermiş bir futbolcuyu Beşiktaş nasıl olurda iğrenç bir şekilde gönderir anlamış değilim. Üzüntüm gerçekten çok büyük.
 
Olay medyada 40  farklı biçimde anlatılıyor. Ne Üzülmez nede Kulüp çıkıp da gerçek nedir anlatmış değil. Sadece küçük bir açıklama ve sözleşmenin feshi. İyide ağabeycim ne yaptı Üzülmez. Kime tokat attı, hırsızlık mı yaptı, arsızlık mı yaptı, öylemi böylemi ? nedir problem ne olmuş çıkın anlatın. 2008- 2009 sezonu hazırlık kampında da Üzülmez ve Toraman arasında kavga çıkmış ikisi de kadro dışı bırakılmış, sonrada affedilmişlerdi. Hatta kaptanlıkları bile geri verildi. Beşiktaş' a yakışan durumu o zaman yapan yönetim şimdi neden Üzülmez' i harcadı ? Tek suçlu Üzülmez mi ?
 
Toraman'ın hiç mi suçu yok. 18 kişilik soyunma odasında Üzülmez neden tek Toraman'a yumruk atıyor bilen var mı ? Tamam İbo camiaca tescilli Deli İbo ama neden bunca yıl hiç kimseyle yaşamadığı sorunu Toraman' la yaşıyor ?
 
Ben herşeyden önce bir taraftar olarak yıllarını bu kulübe vermiş bir futbolcuya haksızlık yapıldığını düşünmekteyim. Kavga eden Quaresma ile Guti olsa, Quaresma Guti'ye yumruk atsa bu yönetim Qauresma'nın sözleşmesini feshedebilecek mi. Olay sadece yumruk atmaktan ibaretse gerçekten birikimden, kaybedilen birçok maçtan ve insanın o anki psikolojisinden kaynaklıdır diye düşünüyorum. Yok varsa birşey Yönetim kurulundan  ve Üzülmez' den açıklama bekliyorum.

Yazının Devamını Oku

Yeter Schuster yeter

14 Şubat 2011
Başkent'te soğuk ve sessiz akşamda Beşiktaş, MKE Ankaragücü' ne 1-0 yenildi.

Henüz 1. dakika bile olmamıştı ki, eski bir Beşiktaşlı Serdar Özkan Ankaragücü' nü 1-0 öne geçiren golü kaydetti.
 
1. dakikada gelen golden sonra geçen 89 dakika keşke hiç oynanmasaydı. İki takım içinde sıkıcı ve isteksiz geçti karşılaşma. Tempo sadece ikinci yarının ilk 10 dakikası biraz arttı. Tempoyu arttırması gereken takım Beşiktaş' tı, fakat ne kanatları kullandılar nede orta sahayı. 11' de görev alan hiçbir oyuncu bu maçı oynamak istememiş bir hava içerisindelerdi.
 
Beşiktaş' ı yenildiği tüm maçlarda bile bu kadar kötü izlemedim. İlk kaleyi bulan şutu 65. dakikada gerçekleşti. Neredeyse pozisyonsuz maçı tamamladılar. Nedenleri ise çok basit. Pas yapacak ve araya pas atacak birinin olmayışı, kanatların kötü performansı ve Mehmet Aurelio'nun çok ama çok kötü futbolu. Tüm kamuoyuna soruyorum? Mehmet Aurelio Necip'i veya Enrst'i kesebilecek bir oyuncu mu? Schuster bu adama neden formayı veriyor anlamış değilim. Futbol hayatı bitmiş bir insan Mehmet. Aldığı her topu geriye oynayarak Beşiktaş' ın orta sahasını düşürüyor. Uefa'da inşallah oynamaz.
 
Bir tek Mehmet Aurelio değil takımda kötü olan. Takım olarak kötüydü Beşiktaş. Say, hiç mi iyi birileri yoktu derseniz vasatın biraz üstünde Nobre ve Fernandes' i yazarım. Ekrem, Sivok ve Üzülmez sakatlıktan sonra kendilerine gelemediler. Toraman hem kötü hemde çok agresif oynamaya başladı, Uefa da böyle oynarsa Beşiktaş' ı yakabilir. Ersan demek ki Toraman'ın tüm açıklarını kapatıyormuş. Ersan sakatlanınca Toraman kabak gibi ortaya çıktı.

Yazının Devamını Oku

Susma Sustukça ...

6 Şubat 2011
Bu yazıya başlamak hiç içimden inanın gelmedi. Kaybedilen puanların ardından hep hakem, sert futbol ve Schuster dedim. Eee peki ne demeliyim. Yalansam yalansınız deyin. Dün akşamki Karabük maçı aslında Türk futbolunun tüm karakteristik özelliğini ortaya koydu.
 
Küçüksünüz ve hep de öyle kalacaksınız. Manteliteniz gelişmiyor, 1 puan almak adına defans yapıp öldüresiye sert futbol oynuyorsunuz. Türk futbolunu ve yıldızlarını tekmeleye tekmeleye futboldan soğuttunuz. Schuster Türkiye' de 60' ların futbolu oynanıyor derken, aslında ne kadar haklı olduğunu gördüyoruz ama kendimize yediremiyoruz. Büyük takımdan puan almak adına futbolun içine ediyorsunuz. Beşiktaş' tan puan/puanlar alıp bir sonraki hafta 4-5 fark yiyorsunuz.
 
Zaten lige havlu atmış bir takım Beşiktaş. Şampiyonluk mücadelesi verenlere de başarılar bizden. Kimse unutmasın bir gerçek varki, şampiyonu Beşiktaş belirler. Acaba bu böyle mi olur ? Bu çağ dışı hakemler varken bu ülkede kimi şampiyon yapmak isterlerse onu yaparlar ve bunada kimse engel olamaz.
 
Geçen hafta Mehmet Aurelio' nun yaptığı hareketin aynısı İbrahim Toraman yaptı ama hakem sarı kart bile göstermedi.
Simao' yu ceza sahası içerisinde düşürdüler hakem penaltı yerine serbet vuruş verdi.
Deli İboyu ceza sahasına girerken indirdiler hakem kalk dedi.
Almeida' nın % 100 golünü vermedi.
Nobre' nin suratını parçaladılar.
Quaresma yerden kalkamadı.
 
Daha saysam 3-4 haftalık yazı olur ama gerek yok. Sen soyunma odalarına inip hakemlere küfür etmiyorsan, sen artık susmayacağım ne gerekiyorsa yaparım demiyorsan, sen takımın hocalığını yapmıyorsan sen ve senin camian böyle ezilir gider. Önce sen sen olacaksın, senin ağırlığını herkese gösterceksin. Sen milyonların sesi olmasın. Sen adam gibi durmalısın.Bak bakalım hakemler o zaman senin canını yakabiliyorlarmı. Çık ve artık masaya vur yumruğunu. Yumruklanmaktansa yumruk vur. Susma sustukça böyle oluyor işte.
 
Birtek Emenike' yi ilerde bırakıp gol aradılar. Tek başına Eminike ' de Beşiktaş' ın defansını dağıtmaya yetti. İbrahim Toraman' dan stoper olmaz kardeşim. Artık hep kademe hatası yapıyor ve gerçekten çok ağır kalıyor. Geldiği günden beri defansa çözüm üretemeyen Schuster' den neden başkan hesap sormuyor veya soramıyor. Türkiye' nin en iyi kadrosu bizdeyken neden bu kadar dibe vuruyoruz, çok basit 1- Schuster 2- başkanın pasif kalması 3- hakemler.
 
Giden şampiyonluk olsun diyeceğim ama içim acıyor. Taraftara üzülüyorum. Çıldırmak üzereyim. Kim bu hakemlerin kulağını çekecek ve ne zaman çekecek çok merak ediyorum. Bu ligde hakem makem kalmamış, birde bazıları avrupada maçlar yönetiyorlar yazıklar olsun.
 
Hakemlere sesleniyorum. Vicdanınız varsa biraz dikkatli maç yönetin.
Yazının Devamını Oku