Cemal Erbaş

Nihat Tayfur rehavet

16 Nisan 2011
Beşiktaş ligi üst sıralarda bitirme yolunda bir darbede Gençlerbirliği'nden aldı. 2-0 öne geçtiği maçta rakibi ile kendi sahasında 2-2 berabere kaldı.

İlk yarı devamlı hucüm oynayan, pres yapan, rakibini boğan bir Beşiktaş izledik. Kara kartal ilk 45 dakika üstelik 2 kişi eksik oynadı. Nihat Kahveci ve Almeida sahada hiç yoktular. Buna rağmen üst düzey futbol oynadılar.

Toraman ile gelen 2. golden sonra takım olarak geriye çekildiler. Gençlerbirliği takımın hocası yerinde yaptığı değişikliklerle maça ortak oldu. Tayfur hoca ise yaptığı değişikliklerle kaybetti. Nihat ile Bobo, Fernandes ile Mehmet Aurelio. İlk okul çağında ki çocuğu getir takımın başına koy bu değişiklikleri yapmaz.  

 

Maalesef sınıfta kaldın Tayfur hoca. Hilbert çok kötü oynadı. Defanstan çıkarken çok kritik 2 top kaybetti. Hücum yönünden de oldukça etkisiz kaldı. Aksayan Hilbert' in yerine veya Nihat' ın yerine Rıdvan değişikliğini düşünebilirdi. Madem Fernandes' i çıkardın orada oynatabileceğin tek isim var oda Onur Bayramoğlu. Almeida ile Bobo değişikliği tam yerinde olurdu.

 

İbrahim Toraman maçta sahanın en iyi ismi oldu. Yaptığı birçok kritik müdahale ve attığı golle gecenin yıldızı olmayı haketti. İsmail çok koşuyor, çok mücadele ediyor ama bal yapmayan arı. Yaptığı hatalarla maça damgasını vurdu. 

Yazının Devamını Oku

Nazar Boncuğu

12 Nisan 2011
Beşiktaş ligi üst sırarlarda bitirme, Kasımpaşa ligde kalma mücadelesinde. Maçın özellikle Kasımpaşa açısından önemi çok büyüktü.

Kasımpaşa iyi pres yaptı, iyi mücadele etti, çok koştular ama golle tanışamadılar. Girdikleri birkaç gol pozisyonu vardı onda da ya Toraman' a takıldılar, ya da Cenk'e takıldılar. Bu yenilgi ile Kasımpaşa iyice dibe vurdu. Düşmeye en yakın adaylardan.

Aklıma en çok takılan soru ise seyirci oldu. Ligde kalma mücadelesi veren bir takımın taraftarları neden takımlarını desteklemediler. Maçı televizyondan izleyenler sanki bu maçın seyircisiz oynandığını düşünmüşlerdir.

Beşiktaş dün akşam hiç de iyi bir oyun sergilemedi. Birkaç iyi adam var takımda onlar da ellerinden geldiğince oynamaya, oynatmaya çalışıyorlar, ya onlarda olmasa ?

Quaresma'nın istekli ve etkili oyunu Beşiktaş'a 3 puan kazandırdı. Allah onu nazardan korusun. Aldığı eurolar son kuruşuna kadar helal olsun. Yıldırım Demirören’e sesleniyorum; başkan Q7'ye nazar boncuğu al.

İyiki transfer edilmiş. Bırakın maç kazandırmasını bir kenara adamı izlemek bile insana dertlerini unutturuyor. Kasımpaşa'lı 3 oyuncuyu pazara alışverişe gönderdikten sonra Almeida'ya öyle bir orta yaptı ki, o golü kim olsa gole çevirebilirdi. O golü atmak için Almeida olmaya gerek yok.

Dünün en iyi isimleri Toraman, Cenk, Necip ve Quaresma oldu. Hilbert' de inanılmaz bir düşüş görüyorum. Bu oyun tarzına devam eder ise, seneye bu takımda kendine yer bulamaz. Simao ve İsmail ise terlemeden maçı tamamladılar. İsmail ve Hilbert ileri çıkmayınca, kanatlar çok da fazla çalışmadı.

Nobre emekli maaşı alan bağkurlu esnaf gibi. Malı satılmış, satılmamış pek dert etmiyor. Ne de olsa emekli maaşı var. Kasımpaşa'lı Korhan'da Nobre'nin oyunundan memnun kalmadı ki, gitti o kadar para kazanıyorsun adam gibi oynasana diye tokatı attı. Hakem de Korhan'a hak verecek olmalı ki, kırmızı kart yerine sarı kartına başvurdu.

(U17 liginde şampiyon olan genç kartalları tebrik ediyor, hepsini alınlarından öpüyorum)

Yazının Devamını Oku

Beşiktaş rüştünü ispatladı

7 Nisan 2011
Ziraat Türkiye Kupası yarı final ilk maçında Beşiktaş seyircisiz oynanan maçta ligin güçlü ekiplerinden Gaziantepspor' u 3-0'lık skorla yenerek 2. maç öncesinde büyük avantaj elde etti.

Dün akşam oynanan bu maç Uefa'ya gidebilmek adına çok önemli bir maçtı. Maç öncesinde defansında ciddi eksiklikleri vardı Beşiktaş'ın. Ekrem ve Ferrari sakat Sivok ise kırmızı kart cezalısıydı.

 

Gaziantepspor 60 dakikalık bölümde sahanın mutlak hakimi oldu. Yakaladığı birçok pozisyonu gole çeviremediler. Rüştü Reçber dün gece Beşiktaş'ın kurtarıcısı oldu. Rüştü net 5 gole engel oldu. Özellikle Cenk' in vuruşunda yaptığı refleks o yaşta ki bir kaleci için inanılmazdı.

 

63. dakikada Quaresma' ya yapılan fual sonrasında serbest vuruşu kullanan Simao harika bir gole imza attı. Bu dakikaya kadar sahada olmayan Beşiktaş oyunda üstünlüğü ele geçirerek 75. de Almeida ve 87. de yine Simao' nun golleriyle sahadan 3-0 galip ayrıldı.

 

İlk yarı çok kötü futbol oynayan kaptan Guti 58. dakikada yerini Fernandes'e bıraktı. Tayfur hocanın bu hamlesi oldukça cesaretli ve yerindeydi. Guti defansa yardımcı olmadığı gibi ofansda da etkili olamadı. Guti'nin sahada kaldığı sürede ki etkisiz oyunu hem Necip' i hem de Ernst'i  olumsuz etkiledi. Fernandes' in oyuna dahil olmasıyla Necip ve Ernst takıma ofansif yönde katkı sağladılar.

 

Yazının Devamını Oku

Bir Dolu Bir Boş

3 Nisan 2011
Beşiktaş' ın bu sezon üst üste iyi olduğu iki maçını hatırlamıyorum.

Bir hafta sanki Barcelona gibi oynuyor sonra ki hafta 3. lig takımı gibi. Schuster' leyken de böyle idi, Tayfur hocaylada böyle oldu.

 

Geçen hafta ligin flaş takımı Kayserispor' u yenerken oynadığı o müthiş oyunun bu hafta çeyreğini bile yansıtamadı sahaya.

 

Bunun en önemli nedeni ise Necip' in cezalı olması ve Guti'nin sakatlığı. Orta sahasında mücadele eden bu iki oyuncunun yokluğu hem defans, hem de ofans da Beşiktaş' ı olumsuz etkiledi.

 

Dün sahada Almeida, Simao, Aurelio, Ekrem ve İsmail hiç yoktular. Kanatlar etkisiz ve orta saha pas yapamayınca kartalın yenme şansı kalmadı. Üstüne Sivok efendi çok gereksiz 2. sarı karttan oyundan atılınca mağlubiyet kaçınılmaz oldu.

 

Yazının Devamını Oku

Ölmeyen aşk Beşiktaş

20 Mart 2011
Dün akşam Beşiktaş' ın 108. yaş günüydü. Nice nice yıllara kara kartal. Doğum günü şenliği az kalsın kendini hakem zanneden birisi yüzünden mateme bürünüyordu. İki önemli durum vardı maçta. 1. si doğum günü, 2.si de Tayfur Havutçu' nun ilk maçı olmasıydı.

Tribünler maçtan öncede, maçtan sonrada hem takıma hemde hocasına tam güven içerisindeydi.
 
Kayserispor bu ligin en iyi takımlarından biri. Şota yönetiminde iyi işler yapıyorlar. Önümüzdeki yıllarda daha da iyi olup şampiyonluğu zorlarlar. Böyle bir takıma karşı ligde hiçde iyi olmayan bir Beşiktaş' ın galip gelmesi Schuster' le kesinlikle mümkün olamazdı. Schuster' in gidişi hem takıma pozitif yansımış hemde sabır taşı taraftara.

Kayserispor 22. Zalayeta ile öne geçtiğinde hava buz kesti. Güzel bir gol yesek dert etmeyeceğiz ama herkes pozisyonu seyretti golde. Zalayeta antremanda bile bu kadar basit gol atamamıştır. Önümüzde ki yıl için takım defansına iyi 2-3 takviye şart.
 
Simao 37. dakikada Kayserispor ceza sahası içerisinde yerde kaldı. Her ne olduysa o dakikadan sonra oldu. Halis Özkahya % 100 penaltı olan pozisyona devam dedi. Pozisyona da öyle yakındı ki görmemesi imkansızdı. Verilemeyen o penaltı Beşiktaş' ı hayata dönderdi. İlk yarı da Kayserispor' un 1-0 üstünlüğü ile bitti.
 
İkinci yarıya tam saha presle başladı kara kartal. Yorulmak nedir bilmediler. 90. dakikada bile pres devam ediyordu. Herkes koşuyor üzerine düşenin en iyisini yapıyordu. (kaptan Guti' yi saymıyorum)

Tayfur hoca 59. dakikada oyuna Bobo' nun yerine Almeida' yı aldı ve 61. dakikada Quaresma' nın ortasında kafayı vuran o Almeida skoru eşitledi. Golü bulduktan sonra iyice saldıraya geçen Beşiktaş, 69. dakikada Ernst' in kafasıylada 2-1 öne geçti. 76. dakikada gecenin yıldızı Quaresma bu sezonun en güzel golüne imza attı 3-1. Almeida 89. dakikada skoru belirten golü kaydetti ve maç 4-2 bitti.
 
Gelelim Halis beye. Aslında sadece Halis beylermi tabi ki hayır. Tüm hakemler bu sezon Beşiktaş çoğu maçında taraflı oldular. 37. dakikada Simao' nun buz gibi penaltısını vermedi. Sarı kartları Beşiktaş' lı oyunculara leblebi gibi dağıttı. Kayserispor' un penaltsında pozsiyonunda ofsaytı görmedi. İlginçdir penaltıya sebebiyet veren Ernst' e sarı kartı veremedi. Maçı resmen katletti. Beşiktaş kötü tezahüratdan ceza alır ise en büyük sebebi Özkahya' dır. Biraz vicdan lütfen. Daha ne istiyorsunuz Beşiktaş' tan. Çekin elinizi hem Beşiktaş' dan hemde Türk futbolundan. Ellerinizle, çaldığınız veya çalamadığınız düdüğünüzle Türk futbolunu kirletiyorsunuz.
 
Bu maç için Tayfur Havutçu' yu yerlere göklere çıkarmayacağım. Hoca değişiklikleri sonrasında hemen hemen her takımda böyle şeyler görülebilir. Devamıdır asıl olan. Fakat futbolcularıın bu saaten sonra bu futbolun altında oynaması bizleri kahreder. Dün akşam istedilerinde hepsinin ne kadar önemli ve istekli  oyuncular olduklarını görebildik.
 
Dün akşam İnönü' de yaşananların özeti "Beşiktaş, sen ne kadar kötü olursan ol bu aşkı öldüremezsin" Nice 108' lere.
 
BEĞENDİM
Beşiktaş' ın özellikle 2. yarıda ki muhteşem futbolunu
 
BEĞENMEDİM
Halis Özkahya' nın yönetimini
 
DİKKAT
MHK Beşiktaş maçlarını yakından takip etmeli
Yazının Devamını Oku

İçimden öylece

17 Mart 2011
Zordur Beşiktaşlı olmak. Yürek ister, sağlam kalp ister. Simsiyah saçları bembeyazdır onların. Acılarla yoğrulur, sevinçlerle büyürler.

Sevinmek için sevmezler. Atatürk’çü ve dünyacıldırlar. Merhametli ve duygusaldırlar. Yenince de, yenilince de sesleri en yükseklere çıkar ta ki semada uçan kartala kadar.

 

Her şeye karşıdırlar. Tiyatro yıkımına, Nükleer hayata,  İsrail’ e, PKK’ ya, vs. bir pankartları halen aklımdadır “ Tanka karşı taş, Savaşa karşı Beşiktaş” Bazen kendilerine bile karşıdırlar. Ama toplumların sesleridir onlar.

 

Onlar Süleyman Seba efendiliğini almış bir toplumdur. Çoğu zaman bir kolej takımı denilir onlara. Ya okumuştur ya da arabacıdır onlar. Arabaya merakları da  bundandır. (Q7, Ferrari, Mustafa DOĞAN ..)

 

Siz ambleminde Türk Bayrağı olan kaç takım gördünüz. Neden verildiğini bi araştırın okuyun ve gurur duyun. Renk ayırımı yapmayan. Sizler emeklemeye başladığınızda bizler koşuyorduk. Sizlerin abisiyiz, ister kabul edin isterseniz etmeyin. Sizden büyüğüz, ister saygı duyun isterseniz duymayın ama bu gerçekleri değiştiremezsiniz.

 

Yazının Devamını Oku

BJK Hayır Kurumu

12 Mart 2011
Beşiktaş gerçekten hayır kurumuna döndü. Kiminle oynarsa oynasın puan(lar) vermeye devam ediyor. Futbol seyir keyfi üst düzey bir oyun ama iyi oynandığında. Dün akşam maçı seyreden ne Beşiktaş' lılar, nede Manisaspor'lular iyi bir futbol izleyemediler.
 
Manisaspor' un üst düzey futbol oynamasını kimse beklemiyor ama ya Beşiktaş' ın. Kupa hariç elinde hiçbir şeyi kalmamış bir takımın (stres yok, korku yok) bu kadar kötü futbol oynamasına tahammül edemiyorum. Hep suçlu Schuster mi. En büyük suçlu hoca olabilir fakat futbolcuların hiçmi suçu yok? Haftalardır Guti çok kötü oynuyor ve Guti' ye kimsenin bir şey dediği yok. İkinci yarıda oynadığı en güzel şey reklam filmi oldu. Bu oyuncunun geçmişi belli ve yeteneklide ama takımını resmen satıyor. Yazıktır.
 
Schuster, Fabian Ernst' i kafasından sildi. 90+ 2 de oyuna alması resmen hem oyuncuyla hem Beşiktaş' lılarla dalga geçtiğinin en güzel örneği. Adam resmen bizleri aşağılıyor. Aferin Schuster devam et. Çünkü sana dur diyecek yürekli biri yok. "Beğenmeyen evine gider." Bu sözleri kendisi dedi ama yönetim her zaman gurur duyduğu taraftarına sahip çıkmadı. Bende bugün den sonra lig bitine kadar maçlara gitmeyeceğim. O avukat bugün belki de Guiza için geldi ama unutma senin içinde gelmesi yakındır.
Schuster oyuncularının oynadığı oyundan memnun olduğunu söylemiş. Tek memnun olan kendisi sanırım. İlk ciddi gol pozisyonunu 85. dakikada yaşadık. Ya biz futbolu hiç bilmiyoruz yada kendisi bizleri salak sanıyor. Hocanın açıklamalarına da tahammül edemiyorum.
 
Manisa' ya Quaresma' yı götürüyorsan oynatacaksın. Kilidi açma işini yapacak kişiler Aurelio ve Guti. Onlardan da çilingirci olmaz. Geriye Ernst ve Quaresma kalıyor onlarda kulübede.
Beşiktaş bu sezon puan bağışına devam edecek gibi gözüküyor.
 
BEĞENDİM
Malesef YOK
 
BEĞENMEDİM
Schuster' in açıklamalarını ve Beşiktaş' ın oynadığı futbolu
 
DİKKAT
Yönetimin biran önce tedbir alması gerekiyor.
Yazının Devamını Oku

Olmaz olmaz olmaz

7 Mart 2011
Oyun disiplini ve maçı kazanma arzusu Trabzonspor' u İnönü' de 3 puana taşıdı. Tüm Trabzonspor camiasını tebrik ediyorum. Şampiyon kim olur bilemem ve benim Beşiktaş' tan başka tuttuğum bir takımda yok olmaz, olamazda.
Maçı izleyen tüm Fenerbahçe' li dostlarım Beşiktaş' ın kazanmasını belki bizden daha çok istediler. Belki de haklılar da fakat bazıları bu maçın Beşiktaş tarafından TS' ye verildiği inancıyla karşıma çıktılar. Ben asla buna katılmıyorum ve böyle düşünen insanlarıda kınıyorum.
 
Burak Yılmaz maçın adamı oldu. Ama o Burak attığı golle Trabzon' a hayat verirken yaptığı artistlikle de Beşiktaş tribünlerini adeta çıldırttı. Hakemin Burak' a vermediği penaltının en büyük sebebi yine Burak' tır. Her maçında kendini yerlere atması, gerçek olan penaltısını engelledi. İyi bir futbolcu olabilirsin ama bu yaptıkları son derece yanlış. Sivok' un 2. sarı kartında da Burak kendini öyle güzel yere bırakıyor ki, görenler ayağı falan kırıldı zannediyor.
 
Bu maçın 2 kötü olay vardı.
1- Schsuter' in Fernandes' i çıkarıp yerine Nobre' yi alması,
2- Maçın hakeminin iki taraf içinde rezalet maç yönetimi
 
Beşiktaş inanıyorum ki, Schuster' le yoluna devam ederse seneyede birşey yapamaz. Schuster oyunu iyi analiz edip iyi okuyamıyor. Orta sahasını kalabalık tutup devamlı hucüm futbolu oynatmak isteyen Schuster, akıl almaz biçimde her iki yönlü oynayan Fernandes' i çıkarıp yerine Nobre' yi almasını aklım halen almıyor.
İlla birini değiştireceksen o Guti olmalıydı. 90 dakika 2 pas haricinde sahada gezindi durdu. Guti alemlerde bile daha hızlı geziyor.
 
Olmaz. Schsuter' den Beşiktaş' a hoca olmaz.
Olmaz. Oğuz Sarvan' dan MHK başkanı olmaz.
 
Bu lig bu hakemlerin altında kaldı. Ve artık bu hakemler ceza falan da almıyorlar. Örneğin; Cüneyt Çakır Beşiktaş-Fenerbahçe derbisinde kötü yönettiği maç sonrasında, Galatasaray-Gaziantepspor kupa maçına veriliyorsa ben bu MHK' den şüphe ederim. Rezalet maç yönetiyorlar. Ülkede iyi diye adını yazabileceğim tek bir hakem yok malesef. Acı olan bunlara da durun diyebilecek, kulak çekecek birilerinin olmayışıdır.
 
Trabzonspor' un verilmeyen penaltısı ve Beşiktaş' ın ofyast diye iptal edilen golü. Bunları geçerim de, Ferrari' nin Lugano'ya yaptığı harektin bin kat fazlasını Giray, İsmail' e yaptı ve tek bir kart bile görmedi.
 
BEĞENDİM
Herşeye rağmen tribünleri dolduran Beşiktaş taraftarını
 
BEĞENMEDİM
Schuster' i ve maçın hakemini
 
DİKKAT
Beşiktaş kaybetmeye alıştı, böyle giderse kupa da hayal olur.
Yazının Devamını Oku