İki farklı Fener

MAÇIN ilk devresinde iyi oynayan, topu kullanan, futbolla alakalı her şeyi yapan pozisyona girip golü de bulan taraf Fenerbahçe’ydi. Buna karşılık ikinci devrede gereksiz yere telaşa kapıldılar. Trabzonspor da istekli oynayıp Umut’la bir gol buldu.

Fenerbahçe’nin yediği golde iki stoper oyun dışı. Bu nasıl iş anlamadım. Oraya kafa vurdurmamaya gelen oyuncu ise Önder. Fener’in yediği o gol çok ilginç. Volkan çıktı, durdu. Kalesinde kalsa, topu kolayca alırdı.

Ne zaman ki, Fenerbahçe topu kazanmak için oyuna giriyor, kullanıyor, hücum gücü de kontrolüne geçiyor. Attıkları birinci gol mükemmeldi. Göbekte oynayan Deniz, sol taraftan geldi, geriye Tuncay’a çıkardı. Arkasından gelen Appiah’ı gördü. Appiah’ın şutunda top Marcelinho’ya çarpıp gol oldu. Anlayış ve yapılış olarak çok güzel bir gol. F.Bahçe gayet iyi oynuyor, rakibinden çok daha iyi top kullanıyor, istediği şekilde topu kullandı ve akınlar yaptı. Ancak, ikinci yarıda çok farklı bir F.Bahçe vardı sahada.

Trabzonspor’un aşırı baskısı ve enerjisi 25 dakika sürdü ve bu arada Fenerbahçe golü yedi.

Hakem art niyetliydi

Dün sahada art niyetli bir hakem vardı. Faulleri hep Fenerbahçe’nin aleyhine çaldı. Sarı lacivertli takıma yapılan faullerin hiçbirini vermedi. İnceden inceye Trabzonspor’a çalıştı. Seyirciyi kandırabilir ama beni kandıramaz. Trabzonspor’un sağbeki Ufukhan, Uğur Boral’a kasıtlı tekma attı, sadece sarı kart gördü. Bu davranışı kaptanları Hüseyin bile takdir gördü, alkışlandı. Türkiye’deki futbol anlayışına bakın.

Fenerbahçe’de ikinci yarıda ayakta kalan iki futbolcu vardı. Biri Önder, diğeri Deniz. Sarı lacivertli takım topu kazandığı vakit olumlu kullanmak yerine ileri vurmaya başlıyorlar. Oyuna kendilerini sokmuyorlar. Bu şekilde oynamak Fenerbahçe’ye yakışmıyor. Fenerbahçeli futbolcular ikili mücadelelere giriyor, kazanıyor. Ancak, rakip biraz sert oynayınca topu bırakıp geriye çekiliyorlar ve dan-dun oynamaya başlıyorlar.

Minyatür topçusu gibi

Moralsiz bir Trabzonspor’la oynuyorsun, 1-0 galipsin. Oyunun hakimiyetini elinde tut. Zico, oyunda hiçbir katkısı olmayan Deivid’i dışarı almakta çok gecikti. Aurelio’yu daha önce almalıydı. Ancak, Mehmet Yozgatlı’nın değil, Deivid’in yerine almalıydı. Nitekim, Aurelio Fenerbahçe’yi galibiyete taşıyan golü atan isim oldu.

Deivid, oyunda kaldığı süre içerisinde ne defansına yardım etti, ne de hücuma çıkabildi. Sanki minyatür topçusu gibi oynuyor.

Trabzonspor ne kadar moralsiz olursa olsun, kötü sonuçlar alırsa alsın güçlü bir takım. Üstelik sahasında oynuyor. Son dakikada Hüseyin’in kafa şutu direkten dönmese maçı berabere bitireceklerdi. Hemen arkasından Kezman’ın kaçırdığı bir pozisyon var ki, evlere şenlik. Bu pozisyonlarda iki taraf da şanslıydı.
Yazarın Tüm Yazıları