Paylaş
Uzmanlar, şekerin vücudun bir çok organının yanı sıra göze de zarar verdiğini belirterek, erken tanının önemine dikkat çekti. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Kliniği Öğretim Üyesi ve Kaşkaloğlu Göz Hastanesi Retina Uzmanı Doç. Dr. Tansu Erakgün, “Göz muayenesine gelip de şeker tanısı konan çok hasta var. Eğer retinada tahribat başlamışsa kontroller 3 ile 6 ayda yapılmalı” dedi.
Diyabetin (şeker hastalığı) dünyada görme kaybı yaratan en önemli hastalıkların başında geldiğini vurgulayan Doç. Dr. Erakgün tahribatı anlattı: “Diyabet vücudu baştan aşağıya etkileyen çoklu sistem hastalığıdır. Sadece göze değil, kalp, böbrek, beyin ile tüm hayati organlara etki eden bir hastalıktır. Diyabetin gözde oluşturduğu komplikasyonlar sinsi ilerler, gözdeki hasarları da sinsidir ve ilk etapta retina yani gözün sinir tabakası önemlidir. Retina tabakasındaki oluşturduğu kanamalar görme merkezinde oluşturduğu uzun dönemdeki birikintiler görmeyi etkiler. Yine bu kanamalardan istenmeyen damar oluşumları meydana getirir, ani kanamalarda ani görme kayıplarına yol açar. Yani diyabetin gözde oluşturduğu komplikasyonlar sinsidir. Bunun hasta tarafından fark edilmesi son derece güçtür. 5-10 yıl geçtikten sonra hasta görme kaybı yaşar. Ne yazık ki, hastada geri dönüşü zor kayıplardır. Bu durumda kişi şeker hastası olduğunu bilebilir de bilmeyebilir de. Hasta çok iyi görse de gözündeki hasar çok ilerlemiş olabilir, rutin göz muayenesinde bunlar ortaya çıkabilir. Normal göz muayenesine gelip de şeker hastalığı teşhisi konanlar da mevcuttur. Şeker hastası tanısı konan kişiler periyodik göz muayenesi yaptırmalı.”
Anıları canlandırmayla nikah şekeri üretiyor
Alzheimer hastalarına anıları canlandırma terapisi ile nikah şekeri üretiyorlar. “Anı terapisi hatırlamayı tetikler. Demanslı kişilere gösterilen bazı nesneler o temayla ilgili kişisel deneyimleri akıllarına getirir” diyen Buca Tıp Merkezi Nöroloji Uzmanı Alzheimer Derneği İzmir Şubesi Başkanı Dr. Aysel Gürsoy, duyuları tetiklemek için çeşitli materyallerin kullanılabileceğini söyledi. Anı terapisi sırasında grup üyelerinin geçmişi hatırlamak için birbirine yardım etmek için bir sinerji ortaya çıkardığını belirten Dr. Gürsoy, “Gruptaki bir kişinin bir anısını paylaşması, diğerlerinin de anılarını tetikler. Derneğimizde oluşturduğumuz dayanışma grubumu hastalarımızla nikah şekeri üretimine başladı” dedi.
İnsan beyninin devamlı olarak sinir bağlantılarını yenildiğini, aktif kullanılmayan sinir zamanla gerilediği bilgisini veren Dernek Başkanı Dr. Aysel Gürsoy yaptıkları çalışma hakkında şunları söyledi:
“Hafif unutkanlık dönemlerinde risk faktörlerini azaltmak Alzheimer hastalığına yakalanmayı engelleyecektir. Emeklilik sonrası sosyal hayat-sosyal aktivite-fiziksel hareketlilik ve üretime katkı programları da yaşlılığın fiziksel ve ruhsal hastalıklarını öteleyecektir. Elimiz ve parmaklarımız beyinde en geniş alanı kaplayan sinir ağlarına sahiptir. Bu nedenle parmakları kullanarak yapılan el işleri çok sayıda sinir hücresini aktif tutar. Kaybettiğimiz yetileri düşünerek değil, mevcut yetenekleri kullanmaya devam ederek değerlilik ve yeterlilik duygularımızı yükseltmek başta depresyon olmak üzere pek çok sağlık sorununun üstesinden gelecektir.”
Bayramda trafik kurbanı olmayın
AVRUPA Acil Tıp Birliği Başkanvekili Uzm. Dr. Ülkümen Rodoplu ile Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gürkan Ersoy, Kurban Bayramı’nda yolculuk yapacaklara trafikte kurban olmamaları uyarısında bulundu, 10 yılın istatistiklerine göre bayram tatili boyunca trafik kazalarında yaklaşık 100 kişinin yaşamını yitireceğini, 280 kişinin de yaralanacağını belirten Rodoplu ve Ersoy, yapılabilecekleri şöyle sıraladı:
1. Yola çıkacaksanız ilk ya da son gün yerine diğer günleri tercih edin. Birgün önce, birgün sonra.
2. Uzun yolculuklarda saat başı mola verin. Dikkatimiz birinci saat sonunda azalır ve kaza riski artar.
3. Molalarda ağır, yağlı, hamurlu, şekerli gıdalardan uzak durun. Ağır yemekten sonra ğırlık çöker. Uyuklayabilirsiniz. Tepki süreniz uzar.
4. Direksiyon başında uyuklamaya başladığınızı hissettiğinizde uygun bir yerde durun ve dinlenin.
5. Direksiyon başındayken dikkatinizi dağıtacak işlerden kaçının.
6. Siz, dikkatli araç kullansanız bile karşınızdakinin veya önünüzdekinin her an hata yapabileceğini düşünün. Korunmanın yolu da sürat yapmamaktır.
7. Emniyet kemerleri sadece önde oturanlar için değil, arkadakiler için de yaşam kurtarıcıdır.
Paylaş