Bayram Aydın

Trabzon'un hedefleri

9 Mayıs 2014
TRABZONSPOR’un artık önümüzdeki sezonu düşünmesi gerekir.

Ama yine böyle yanlış transferler ve yanlış transfer politikası ile değil. Son üç sezondur gelenlerle gidenlerin haddi hesabı yok. Araya bir tanıdık veya menajer koyan Trabzonspor’da...
Daha da kötüsü hedefleri ve heyecanları bitmiş emekliliğin tadını çıkartmaya gelenler de var. Bu emeklilerin bazıları ise, istedikleri zaman oynuyorlar, istedikleri zaman tatil yapıyorlar ve istedikleri zaman paralarını da alıyorlar. Öyle sözleşmeler yapılmış ki, göndermeniz neredeyse imkansız. Yine onların huyuna suyuna gideceksiniz ki kulübü daha fazla zarara uğratmayacaksınız. Yani başkan İbrahim Hacıosmanoğlu ve yönetimimin işi çok zor.

BELİRSİZLİKLER VAR

Trabzonspor’da o kadar çok belirsizlikler var ki anlamak mümkün değil.
1-Öncelikle Hami Mandıralı kalacak mı, gidecek mi?...
2-Yeni bir kadro oluşturulacak ama hedef ne olacak?...
3-Taraftardan yine zaman ve sabır mı istenecek, yoksa hedeflere ve şampiyonluğa oynayacak bir kadro mu kurulacak?...

STAT BOŞ OLURSA

Yazının Devamını Oku

Bisiklet ve güzelliklerimiz

6 Mayıs 2014
MAALESEF güzel şeyler çok çabuk bitiyor. 50. Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu daha tadına doyamadan sona erdi.

Akdeniz’den başlayan turda, Ege ve İstanbul’daki final gerçekten de muhteşem oldu. Yine Aydın Ayhan Güney’in başında bulunduğu şahane bir organizasyon vardı. Düşünün binlerce kişiyi bir hafta boyunca bir şehirden bir başka şehre hiçbir aksaklık olmadan götürmek ve ağırlamak inanın hiç de kolay değil. Ancak öyle bir ekipleri var ki gerçekten arı gibi çalışıyorlar. Hele İpek Özgüden ve ekibi neredeyse nefes bile almadan aksilik çıkmasın diye tur boyunca uğraştı. Bu durumda bizlere de güzellikleri yazmak kaldı. Alanya’dan startı verdik ama ne start. Kaymakamı, Belediye Başkanı ve tüm Alanyalılar inanılmaz ilgi ve sevgi gösterdiler. Bu ilgi ve sevgi inanın her ilde ve ilçede tur sonuna kadar devam etti.

AYRI BiR TAT

HER etabın ayrı bir tadı ve güzelliği var ama Marmaris benim için çok özel. Çünkü, Bedriye hanımın o kalem gibi sarılmış dolmalarını yiyeceğiz. Basın ekibinde olan Vatan gazetesinden Ayhan Turgut’un annesi Bedriye hanımın dolmaları o kadar meşhur oldu ki, turu takip eden diğer gazeteciler de bizim ekibimize katılmak istediler. Ellerine sağlık Bedriye hanım. Ellerinizden öpüyorum ve seneye sarmaların yanında lahana dolmalarını da bekliyorum.

TÜM DÜNYA İZLEDİ

FİNAL de muhteşem oldu. Yabancı basın mensupları ve televizyonlardan turu izleyenlere İstanbul’un da güzelliklerini tanıtmış olduk. Bisikletçiler hem pedallarını çevirdiler hem de etraflarını seyrederken hayranlıklarını gizleyemediler. Hangi ekibe sorsanız, “Seneye de Türkiye turundayız” diyor. Böylesine bir organizasyonu gerçekleştiren Federasyon Başkanı Emin Müftüoğlu ve ekibine teşekkür ediyorum. Ülkemizin tanıtımı çok önemli ve Bisiklet Federasyonu da bunu layıkıyla yapıyor. Ne diyeyim... Emeği geçen herkese teşekkürler.Seneye de buluşmak üzere...

Yazının Devamını Oku

Futbolun adı bisikletin tadı

28 Nisan 2014
HER yıl binlerce kişi dört gözle Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nu bekliyor.

Bizim de adımız ‘spor yazarı’ aslında ama maalesef senenin 11 ayında futbol yazıyoruz. Bisiklet gibi güzel bir sporu ise, ancak nisan ayı geldiğinde hatırlayabiliyoruz.
Aslında bisiklet sporunu da unutmuştuk. Ta ki başkan Emin Müftüoğlu ve ekibi gelene kadar... Müftüoğlu ve ekibi, bisiklet sporunu yeniden ayağa kaldırdı.
Dün, Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nun startı Alanya’da verildi. Akdeniz ve Ege’nin bütün güzelliklerini tüm dünyaya göstere göstere yola devam edeceğiz. Bu senenin önemi de çok büyük. Tur, 50. kez düzenleniyor, yani ‘yarım dalya’ diyoruz. Eğer gelip yerinde izleyemiyorsanız, en azından televizyonlarınızın karşısına geçin. Ve bu müthiş resitalin tadını çıkardın...

Yazının Devamını Oku

Bir Yusuf masalı

19 Nisan 2014
TRABZONSPOR, kendi özüne döndüğünde gerçekten de ayrı bir tat veriyor.

Dün akşam Erciyesspor karşısında sahada olan futbolculardan bir çoğu sezon başından bu yana yedek kulübesine bile giremiyorlardı. Belki çok iddialı bir kadro değil ancak yürekler sahada... Hami Hoca çok akıllıca bir iş yaparak tecrübeli Bosingwa’yı defansın göbeğine yerleştirmiş. İster ‘sigorta’ deyin ister ‘kasko’ deyin, yapmış.
İlk yarıda topla daha çok oynayan ve atak yapmaya çalışan Erciyes, ama deplasmanda nasıl oynanacağını kanıtlayan da Trabzonspor... Tabii ki ilk yarıya damgasını vuran da Yusuf oldu. İki attı, bir attırdı. Hem görevini layığı ile yaptı, hem de maçı ilk yarıda bitiriverdi. Erciyesspor’u dün akşam bitiren Yusuf’tu. Evsahibi, topa daha çok sahip olarak pozisyon bulmaya çalıştı ama o kadar kritik yerlerde top kaybettiler ki, cezası da ağır oldu.

HENRIQUE MÜTHİŞTİ

SKOR üstünlüğünü eline alan Trabzonspor’un sahada keyfine diyecek yok. Savunma çok dikkatli ve skora rağmen rehavete bile kapılmıyor. Belki orta saha biraz daha hareketli ve yaratıcı olabilse skor daha da artacak. Takımın lideri konumundaki Adrian hâlâ vasatın üstüne çıkamıyor. Ama onun açığını Zeki ve Bourceanu kapatarak sorunu gideriyorlar.
İleride ise Henrique gerekenden fazlasını yapıyor. Hâl böyle olunca da ortaya seyredilmesi çok güzel olan Trabzonspor çıkıyor. Keşke bu Trabzonspor sezonun ilk yarısında ortaya çıksaydı da, şimdi Avrupa kupalarını değil de Şampiyonlar Ligi’ni konuşsaydık.

YÜRÜYÜŞE DEVAM

Kaçan balık her zaman büyük olur, o nedenle Trabzon elindekiyle yetinmek zorunda... Kalan tek hedef UEFA Avrupa Ligi ve Trabzon da bunu bırakacak gibi gözükmüyor.

Yazının Devamını Oku

3 puanı aldım derken

14 Nisan 2014
TRABZONSPOR her iki yarıda da gösterişsiz, sakin ve isteksiz oynayarak ligin bir an önce bitmesini istediğini bir kez daha gösterdi.

İki farklı öne geçtikten sonra, rakibe puanlar nasıl hediye edilir, yine kanıtladı. Üç puanı cebine koymuşken, bir puanı zor kurtardı. Dün Eskişehir’de yaz günlerini müjdeleyen bir hava vardı. Ama Trabzonspor’un havası yerinde değildi. Özellikle ilk yarıda yalnızca savunma yaptılar. Öyle gol atayım diye bir düşünceleri yoktu. İlk yarı da tamamen oyunun hakimi olan Eskişehirspor, sayısız gol pozisyonunu da cömertçe harcayan taraftı. Ama atamayana atarlar diye bir söz vardır. Öyle de oldu. Özer kalecinin büyük hatasını affetmedi ve Trabzonspor hiç pozisyona bile giremeden ilk yarıyı 1-0 önde kapattı. Özer ve Bourceanu orta sahada takımı ayakta tutan isimlerdi. İleride Olcan ve Henrique, ne doğru dürüst top alabildiler, ne de etkili olabildiler. Kalede Onur ilk yarıda gole geçit vermezken, Trabzonspor defansının uyumsuzluğu ve tel tel dökülmesi ise gözden kaçacak gibi değildi. Erkan, Necati ve Özgür başta olmak üzere elini kolunu sallayan Trabzonspor ceza sahasına çok rahat girerek pozisyon buldu ama golü atmayı bir türlü beceremediler.

Es-Es defansına ne demeli?

ZATEN devre arasına moralli giren Trabzonspor, ikinci yarının başlaması ile birlikte Henrique’nin attığı golle de büyük avantaj yakaladı. Gol Henrique’nin dedik ama Adrian’ın da hakkını yememek gerekir. Peki bu goldeki Eskişehirspor defansına ne demeli? Adrian topu neredeyse 50 metre civarında sürerek ceza sahasına girdi ama hiç kimse müdahele etmeyince, o da Henrique’ye al da at dedi. Bu golden sonra Eskişehirspor’da ne moral ne de disiplin kaldı. Tam o anlarda Trabzonspor farkı daha da artıracak ve maçı da bitirecek pozisyonlar buldu ama golü yapamadı. Eskişehirspor geç de olsa şoku atlattı ve farkı bire indirerek tekrar üstünlüğü de eline aldı. Arkasından Erkan’ın ikinci penaltı golü maçı başa döndürdü. Trabzonspor tam maçı bitirdim ve üç puanı aldım derken, hevesi kursağında kaldı.

Yazının Devamını Oku

Umudunu korudu

8 Nisan 2014
ŞİMDİLERDE moda oldu.

Neymiş, Trabzonspor’un yabancı futbolcuları bu sezon katkı sağlayamıyormuş. Sanki geçen sezon ve ondan önceki sezon çok mu katkı sağladılar?.. Mesela Colman. En eski yabancılardan birisi ama katkısından çok zararı oldu. Kendi başına buyruk ve istediği zaman oynuyor, istemediği zaman bahanesi çok.
Ama paraları almaya geldiğinde hiç uyum sorunu yaşamıyorlar. Paralar biraz gecikse hemen şikayet ediyorlar. Koştura koştura düğüne gidiyorlar. Antrenman varmış, maç varmış umurlarında bile değil. Sezon bitse de gitsek derdindeler, tabii ki paralarını da alarak.

Bana kim gitsin, kim kalsın diye sorsalar, Onur ve Olcan haricinde hepsi gidebilir derim.

DÜĞÜNCÜLERE KESİKDÜĞÜNCÜLER ilk onbir de yok ama Hami Hoca yine de çok iyi bir kadro sahaya sürmüş. İki takımda temkinli olunca, top orta sahada tıkandı kaldı. Çok zevksiz ve kalitesiz maçın ilk yarısında doğru dürüst pozisyon bile yoktu. Trabzonspor’un oyun düzeni de belli değil. Lider konumundaki Adrian sorumluluk almıyor ve daha çok çizgide gezinip duruyor. İlk yarıda bir penaltı ve Onur’un jesti vardı. Taraftarlar bile daha hareketli ve neşeliydiler.
2. yarıda da değişen fazla bir şey yok. Gençlerbirliği biraz daha fazla topla oynuyor ama pozisyon bulamıyor. Trabzonspor ise skoru yeterli görmüş ve maçın bitmesini bekliyor. Özer Hurmacı dün akşam adeta tek başına takımın yükünü çekti. Sonradan oyuna giren Henrique bile stoper oynamaya başlamıştı ki, Brezilyalı forvet olduğunu anladı ve şık bir gol atıp ardından asist yaparak Trabzonspor’u rahatlattı. Bu üç puan çok önemliydi. Tamam Fırtına iyi oynamadı belki ama Avrupa kupaları için umudunu korudu.

Yazının Devamını Oku

Komutan yok

31 Mart 2014
TRABZONSPOR, deplasmanda olmasına rağmen Elazığspor karşısında çok akıllı bir ilk yarı oynadı.

Aslında Elazığspor oyuna çok iyi başladı ve neredeyse 15 dakika oyuna tamamen hakimdi. Ancak Mehmet Nas’ın sakatlanıp çıkmasından sonra Elazığspor orta sahanın hakimiyetini Trabzonspor’a verdi. Trabzonspor akıllı oynadı ama öyle büyük baskı kurup bol gol pozisyonu da bulamadı. Forvette Olcan’ın yokluğu çok açık görüldü. Henrique inanılmaz isteksiz ve etkisiz. Trabzonspor organize olarak gelemedi ama önce Özer ile uzaktan yokladı sonra Yusuf’un üç şutu ve kaleci Ivesa’nın kurtarışları. İlk yarının kısa özeti bu. Elazığspor ise Trabzonspor kalesine doğru dürüst gelemedi bile. Kaleci Onur belki de bu sezonun en rahat ilk yarısını çıkarttı. Doğrusu maçın ilk yarısında ne kalite, ne pozisyon ne de gol vardı. Bu görüntüleri ve oyun anlayışları ile Elazığspor’un ligde kalma ve Trabzonspor’un ise Avrupa kupası hesapları tutmaz.

BOL BOL PAS HATASI
İKİNCİ yarıda da iki takımdan da fazla bir şey göremedik. İki takımın da oyuncuları bol bol pas hataları yaparak oyunu iyice izlenmez hale getirdiler. Düşünün ikinci yarıda iki takımında şöyle adam akıllı bir pozisyonu bile yok. İki teknik adam da ikinci yarıda maçı kopartmak ve üç puan almak adına hamlelerini yaptılar ama sahada ki oyuncuların skoru değiştirecek becerileri yoktu.
Hele hele iki takımında saha içinde komutanları yoktu. Trabzonspor’da bu işi yapacak olan Colman, yalnızca sahada gezindi durdu. Aslında hangisi galip gelseydi diğer takıma yazık olurdu. Çünkü iki takımda galip gelmeyi hakkedecek bir şey yapmadılar. Bence birer puan ikisine de yaramadı. Sahanın en iyileri ise Trabzonspor’da Bosingwa ve Yusuf, Elazığspor’da ise kaleci Ivesa idi. Sahada futbol adına fazla bir şey göremedik ve zaten başladığı gibi de bitti. Yani ne şiş yandı, ne de kebap.

Yazının Devamını Oku

Beceriksizlik

22 Mart 2014
TRABZONSPOR’un bu haftaya kadar bu kadar çok pozisyona girdiği bir ilk yarı hatırlamıyorum.

Daha maç başlarken Trabzonspor öne geçebilirdi. Hele 15. dakikada Trabzonsporlu üç futbolcu topu öyle bir pozisyonda kaleye göndermeyi başaramadı ki... Sakın kaleci kurtarıyor falan zannetmeyin, tamamen beceriksizlik! Trabzonspor’un bir de adeta kule gibi santraforu var, Janko... 17, 26 ve 43’te öyle üç gol kaçırdı ki inanılmaz...
Pozisyonların, 1. dakikadaki Adrian hariç kaleci Isaksson ile bir ilgisi yok. Tabii Trabzonspor böyle bol keseden pozisyonları harcarken Kasımpaşaspor da boş durmuyor. Onların da Adem isminde bir 10 numaraları var. O da inanılmaz müsait durumda üç pozisyonu gol yapmayı beceremiyor. Ama direkleri tekmelemeyi iyi biliyor.

KALECİLER RAHAT

İLK yarıda tam sayamadım ama nereden baksanız iki takım adına 4-5 net pozisyon var. İşin ilginç yanı ise iki kaleciye de hiç iş düşmedi. Devre arasında Trabzonspor bir santrafor alabilse ve bu maçta oynayabilseydi inanın en az üç gol atabilirdi.
Trabzonspor, Sivas deplasmanından sonra da iyi futbolunu sürdürdü. Dün, belki de iyi bir golcüleri olsa rekor kırabilirlerdi. İnanın futbol için ilerlemiş yaşına rağmen Hami sahada olsaydı en az iki gol atardı!

ÇOK FARK VAR

İKİNCİ yarıda ise Trabzonspor’un ne ilk yarıdaki hevesi ne de pozisyonları vardı. İki 45 dakika arasında siyah ile beyaz kadar fark vardı. İlk yarının en iyisi Olcan yine takımını ayakta tutmaya çalıştı. Ama onun hırsı, diğerlerinin fazla umrunda değildi. Janko ‘Maç bitse de eve gitsem’ diyordu. İlk yarıda beceriksizlik, ikinci yarıda ise durgunluk Trabzonspor’u üç puandan etti.

Yazının Devamını Oku