Paylaş
◊ Yüksek profilli kariyere sahip oyuncu olarak bu senaryoda sizi çeken şey neydi?
- Bu film, beni bu kadar korkutan ve konfor alanımın dışına çıkaracağını bildiğim bir konuyu derinlemesine incelemenin kesinlikle benzersiz bir yoluydu. Ayrıca, daha önce okumam için masama gelmeyen kesinlikle görmediğim tarzda oldukça karmaşık bir karakterdi. Filmin sadece yaşlanma fikrini değil, aynı zamanda kendimize karşı uygulayabileceğimiz şiddeti ve acımasızlığı da araştırdığını düşünüyorum. Hepimizin paylaştığı ve yaşadığı insan ilişkileri sorunuydu filmin özüydü.
◊ Bu filmde çalışmak Hollywood’daki güzellik standartları hakkındaki bakış açınızı değiştirdi mi?
- Güzellik standartlarına ilişkin bakış açımı değiştirip değiştirmediğini bilmiyorum. Filmimiz halihazırda yürürlükte olan güzellik standartlarının bir yansıması. Bu standartlar birçok bakımdan, hiç kimsenin konuşmadan sessiz olarak kabul ettiği bilinçli bir anlaşma gibi. Filmin bana kattığı şey Hollywood’daki ve toplumdaki kabul görülen koşullara dair fikrimi tekrar gözden geçirmek ve bakış açımı genişletmek oldu. Biz kadınların hemfikir olduğu bir şey var. Yaşlanmayla birlikte kenara itiliyoruz. Toplum daha az arzu edilir veya daha az değerli olduğumuzu hissettiriyor. Bu görüş yanlış ama kolektif bilinç olduğu için toplumun genelinde böyle bir algı var. Filmi yapma sürecinde kendimi yargılarıma kişisel düzeyde bakma şansım oldu. Kendimi çok zorladığım ve gerçekçi olmayan standartlara bağlı kaldığım alanları sorguladım. Sahip olmadığım şeylere odaklanmak yerine sahip olduklarıma odaklanmak ve kutlamanın önemini anladım. Bu deneyimden kendi içimde biraz daha özgürleşmiş bir şekilde ayrıldığımı hissediyorum.
SINIRLARI ZORLADIK
◊ Bu gerçekten memnuniyet verici bir his olmalı...
- Farkındalığı artırarak, insanları harekete geçirerek ve konuşarak kültürel değişim yaratmanın bir parçası olabileceğimizi düşünüyorum. Bir uçuşum sırasında uçakta görevli olan bir adam filmle ilgili şu yorumu yaptı: ‘Film gerçekten durup düşünüp kendime yaptıklarımı görmemi sağladı. Diyet ve kendime yaptığım tüm diğer katı şeylerin farkına vardım. Kendime ne kadar sert davranıyormuşum. Artık bu değişmeli dedim.’ Kelimenin tam anlamıyla bu adamın yorumu alabileceğim en büyük hediyeydi. Filmin tek bir kişinin bile kendine bakışında gerçekten bir fark yarattığını bilmek gerçekten mutluluk verici.
◊ Filmde oldukça iddialı sahneler var.
- Sanırım ben ve Margaret (Qualley) dağınık görünmeye fiziksel olarak göz alıcı olmayan şekillere girmeye ve her şeyi yapmaya gönüllüydük. Sınırları zorlamaya açıktık.
◊ Film internette çok konuşuldu. Sizin filme gelen yorumlardan gerçekten eğlenceli veya ilginç bulduğunuz bir şeyler oldu mu?
- Filmin insanlara nasıl nüfuz edeceğini tahmin etmek oldukça zordu. Ama Cannes’da filmin ilk kez gösterildiği zamana kadar gidersem bu deneyime karşı hâlâ bir şoke, mutlak bir hayranlık ve minnettarlık hissediyorum çünkü filmi yaparken gerçekten hiçbir beklentim yoktu. Her şeyi oluruna bıraktım. Tabii bir şey üretirken her zaman umut edersiniz. Sonunda insanların filmimizle birlikte yaşadığı neşeyi ve eğlenceyi görmek tarif edilemez.
Kendime neler yapıyormuşum
◊ Kitabınız “Inside Out”da 20’li yaşlarınızda vücudunuzdan ne kadar nefret ettiğinizi söylediğinizde herkes çok şaşırmıştı. Çünkü hepimiz sizi mükemmel bir vücuda sahip kişi olarak değerlendiriyorduk. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?
- Geriye dönüp baktığımda film için kilo vermem gerektiği söylenen ve beni yargılayıcı şekilde konuşulan anları hatırlıyorum. Ve şimdi düşündüğümde oldukça takıntılı hale geldiğimi, aşırı egzersiz yapıp yediğim yemeği kontrol ettiğimi hatırlıyorum. Kendime neler yapıyormuşum.
◊ Oyunculuk yapmak istediğiniz kafanızda ne zaman netleşti?
- Güzel oyuncu Nastassja Kinski ile tanışıp birlikte vakit geçirdikten sonra gerçekten isteyerek ve bilinçli olarak bu işi yapmak istediğime karar verdim. Natassja’nın sadece dış güzelliğinden değil, aynı zamanda bu bedensel, rahat tavrından da çok etkilenmiştim. Daha 15 yaşındayım onunla tanıştığımda. O oyuncu olmayı hedefliyordu. Alman olduğu için İngilizceyi güzel konuşsa da okurken kendine güvenmiyordu, bu yüzden benim ona senaryoları yüksek sesle okumamı istemişti. Onunla geçirdiğim vakit beni bu işe yönlendirdi.
Paylaş