Paylaş
“5 Duyu; Kırmızı Oda Beyaz Oda” adlı bu sergiyi, mutlaka, görmeliydim…
Önce araştırdım. Sergiye mekân olan Golden Horn Sanat Galerisi’nin bedensel engellilerin erişimine uygun olduğunu öğrendim. Ve sonunda, geçtiğimiz Perşembe, beni çok heyecanlandıran bu sergiyi gezme olanağı bulabildim.
İlk kez bu sergiye ev sahipliği yapan Golden Horn, Kuledibi’nde. Tarihi sayılabilecek eski bir binada yeni açılmış bir galeri. Ev sahipliği yaptığı görmeseniz bile hissedebileceğiniz bu sergi ise, dünyada bir ilk…
Sergi Beyaz Oda ve Kırmızı Oda olmak üzere iki mekân ve iki farklı eser grubundan oluşuyor. “Sonsuz yaşam, ebediyet ve manâ alemi” olarak tanımlanabilecek Beyaz Oda’ya girdiğinizde size önce bir tat veriliyor. Bu tat size beyazı çağrıştırıyor. Hemen ardından mekânda bu tatla uyumlu bir koku hissediyorsunuz. Özel olarak tasarlanmış bu koku, “Ebediyete Davet” ismini taşıyor. Aynı zamanda salondaki semazen resimlerine dokunabiliyor, plazma ekranlardan yayınlanan video performanslarda da adeta semazenin nefesini duyabiliyorsunuz.
“Bu dünyadaki yaşam ve madde âlemi” olarak tanımlanabilecek Kırmızı Oda’ya girdiğinizde de aynı süreçler geçerli. Bu odanın kapısı “Güllü Pamuk Şekeri” karamel ve krem brülenin tatlı notlarıyla açılıyor. Adı ise “Hayat Enerjisi”… Buradaki eserlerden bazıları özellikle kör alfabesi olan Braille alfabesi ile hikâyelendirilmiş; formlar ise dokunarak hissedilebilmesi için rölyefli. Türk resim sanatının önemli eserlerinden “Kaplumbağa Terbiyecisi’nin heykeli de gene bu salonda. Görmeyenler bugüne kadar belki birçok kez ressam Osman Hamdi Bey’in ‘Kaplumbağa Terbiyecisi’ adlı tablosunu televizyondan ya da radyodan duymuşlardır. Bu sergide ise, ilk kez, tablonun heykeline dokunma olanağı bulmuş oluyorlar, kaplumbağaları elleyebiliyorlar. Tablonun neye benzediğini artık onlar da biliyorlar…
“Sanatı algılamak için görmek gerekmez” diyerek yola çıkan İsmail Acar’ın sergisi 27 Kasım’da sona eriyor. Söylenene göre, 1 Ekim’de açılan bu sergiyi bugüne kadar beş yüzün üzerinde görme engelli ziyaret etmiş bulunuyor.
Bu sergi, görme duyusu dışındaki hassalarla (koklama, dokunma, işitme, tatma) algılanabilecek olması açısından dünyada bir ilk... Gerçekten de çok önemli bir şey bu. Ama bence daha da önemli bir şey var burada. İlk kez engellilerin de sosyal hayatın içinde olmak isteyebilecekleri, buna hakları olduğu düşünülmüş… Düşünülmüş, kabul edilmiş ve harekete geçilmiş… İsmail Acar ve ekibini kutluyor, kendilerine yürekten teşekkür ediyorum.
Engellerimizi hissettirmeyecek, engelsiz bir yaşam dileği ile...
FOTOĞRAFLARLA '5 DUYU; KIRMIZI ODA BEYAZ ODA'
Paylaş