Seferberliğin böylesi

Ayşe ARMAN

Neredeyse 30 yıldır bu ülkede yaşıyorum ve sağlık konusunda ilk defa bu denli büyük bir seferberliğe tanık oluyorum. Bu durum insana müthiş gurur veriyor, biliyor musunuz. Bir de ümit. Oktar Babuna için herkes dört koldan seferber olmuş durumda. Hangi televizyon kanalını açsanız, hangi gazeteyi okusanız hep Babuna. Cumartesi günü yazdığım yazıya yollanan faksların bir kısmını, tekrar irtibat numaralarını ve Valiliğin tüm lösemi hastaları için açtığı hesap numaralarını yazmayı ben bir borç biliyorum. Çünkü, Babuna ve diğer lösemi hastaları için, ben de elimden geleni yapmaya çalışıyorum.

Aynen sizin gibi.

Teşekkürler.

BİR SABAH UYANDIĞINIZDA

Unutmayın ki, lösemi yalnızca tanımadığınız insanların yakalandığı bir hastalık değildir. Irsi olmayan bu hastalık, bir gün hiçbir nedeni olmaksızın sizin de başınıza pekala gelebilir. Bir sabah boynunuzda ve koltukaltlarınızda şişliklerle uyanabilir ve doktora gittiğinizde lösemi olduğunuzu öğrenebilirsiniz. Bugün beyin cerrahı Oktar Babuna'nın başına gelenler, yarın sizin ya da yakınlarınızın başına da gelebilir. Üzerinizdeki lösemi korkusunu ancak 10 bin iliğe sahip kan bankasının en az 30 milyona çıkarılmasıyle ve herkesin aradığı kanı bulabileceği teminatının verilmesiyle ortadan kalkabilir. Bunun için de yapılması gereken, herkesin elinden gelen her türlü maddi yardımda bulunmasıdır. Şu anda yetersiz olan techizat ve uzman kadro ancak bu yardımlarla sağlanabilir. (AYÇA)

TEKRAR TEKRAR YAZIN

Lösemi hastası Dr. Oktar Babuna'ya ilik nakliyle ilgili kampanya benim gibi pek çok kanser hastası yakınına umut kaynağı oldu. Yazında Türkiye'deki sağlık alt yapısının yetersizliği üzerinde durmuş ve durumun ciddiyetini önemle vurgulamışsın. Sevgili Ayşe, bildiğin gibi halkımız üzerlerine düşeni yapıp tıp merkezlerine akın etmekte. Devletimiz de üzerine düşeni yapıp çok da pahalı olmayan teçhizatın bir an evvel Türkiye'ye getirilmesini sağlarsa, kısa sürede kapsamlı bir kan bankası kurulup pek çok hastanın şifaya kavuşması mümkün olabilecektir. Bu konuda devletimizi harekete geçirmek ve maddi yönden desteklemek de yine bizim elimizde. (AYLİN ACARBEY)

KONUYU GÜNDEMDE TUTUN

Bazı arkadaşlarım benim gibi düşünmese de, yazınızın başında Oktar Bey hakkında düşündüklerinizi samimiyetle yazıya dökmeniz, bence çok hoş ve sıcak bir yaklaşım olmuş. Ancak bunların yanı sıra, üzerinde yeteri kadar durmadığınız, dikkati çekilmesi gereken çok çok hayati konular bulunuyor: Örneğin, ivedilikle başlatılan ilik arayışı hakkında ilk haberleri duyduğumda ki, bundan zannederim 4-5 gün evveldi, söylenen uygun ilik arayışı için son 15 gün olduğu idi. Üzerinden geçen zaman düşünüldüğünde belki geriye 10-11 gün kaldı. Yani zamanla yarış devam ediyor. Ve bence bu çok önemli. Çünkü bakışı, yaşı, kaşı, gözü ne olursa olsun, o bir can taşıyor ve gün sayıyor. Konuyu gündemde tutmaya devam edin ve bu yetenekli gencimize el birliğiyle yardım olalım. (AYKUT)

GEÇ KALMIŞ SAYILMAYIZ

Ben de iki sene kadar önce yeğenimi kansere teslim etmiş bir hasta yakını olarak bu konunun ne kadar acil olduğunu biliyor ve Babuna ailesinin üzüntüsünü paylaşıyorum. Lütfen bu konunun üzerine gidelim. Yeni kanser hastalarını kaybetmeden. Geç kalmış sayılmayız. Haddim olamayarak bazı noktalara dikkatinizi çekmek isterim. Bu aşamada köşenizde yapabileceğiniz bazı şeyler var: a) İrtibat numaralarını sürekli köşenizde yayınlamanız b) Hesap numarası yayınlamanız c) Köşenizden yetkilileri harekete geçirecek çağrıda bulunmanız. İş işten geçmeden yapamadıklarımıza üzülmek yerine, duyduğumuz andan itibaren çabamıza sevinmek eminim hepimizin vicdanen kendimizi rahat hissetmemizi sağlayacaktır. (HİLMİ KULA)

DEVLET DESTEĞİ ŞART

Şu birkaç gündür bütün Türkiye öğrendi ki, amansız bir hastalık diye bilinen Lösemi, aslında teknik donanıma ve iyi bir organizasyona bakıyor. Hastalar bugüne kadar devletin kolayca atlayabileceği prosedürlerde takılıp kalıyordu. Oysa bu organizasyona devlet desteği alınırsa, iki haftalık bir vakti olan bir insanın kurtulması mümkün. Aynı zamanda diğer lösemi hastalarının da PCR makinaları hemen getirilirse, taranacak kan stokları zaten kolaylıkla temin edilebilecek. Çok kısa bir sürede hem genç doktor için, hem de diğer hastalar için güzel haberler alabiliriz. Bizlerin ihtiyacı olan çok önemli bir şey daha var: Moral. Bunda karamsar olacak bir şey yok, imkanlar mevcut. Türkiye bu engelleri Cumhurbaşkanı'mızın tek bir sözüyle aşabilir. Eldeki imkanlara rağmen resmi merciler hemen harekete geçmezse esas sorumlular kendileri olacaktır. Burası Türkiye deyip oturamayız. Hepimiz için zaman daralıyor. Bunu bizim için anlatmalısın. (AŞKIN AMBARCI, Lösemi hastası, üniversite öğrencisi)

VİCDANI AYAKTA TUTMAK

Köşenizde Oktar Babuna'ya yer vermişsiniz. Toplumumuzda vicdanın halen ayakta olduğunu görmek çok güzel. Ancak unutulmaması gereken bu vicdanını sürekli uyarılarak ayakta tutulmasıdır. Zaten Oktar Bey'in sizden istediği yardım da bu. Acil oarak Oktar Babuna ve tüm lösemi hastalarının ihtiyacı olan kan testi ve iliğin teşhisi için gerekli olan makinaların devlet büyüklerimiz ve ilgili tüm merciler tarafından çok kısa sürede temin edilmesidir. Aksi takdirde bir can kaybedilecektir ve devamında binlerce büyük, küçük, çoluk, çocuk. (AYŞE NUR GEDİZLİ)

ÖLÜMLE YAŞAM ARASINDA

Genç doktorun durumu çok acil ve hayatı önem taşıyor. 15 gün gibi kısa bir sürede ülkemizde eksik olan doku bankası ve teçhizatın sağlanması için herkesin (devlet büyüklerinin, işadamlarının, yardımsever insanların) bir an evvel harekete geçmesi gerekiyor. Ben bir okurun olarak senden konunun özellikle bu yönünün vurgulayarak yazıya başlamanı beklerdim. Oysa ki sevgili Ayşe, sen şu an ölümle yaşam arasında çok hassas bir noktaya gelmiş, ölüm gibi son derece ciddi bir konuyla burun buruna olan bir insana hiç olmayacak bir bakış açısıyla yaklaşmışsın. Senin bu bakış açın, şifa bulmayı bekleyen genç doktorun içinde bulunduğu zor ve bir o kadar da acil durumunu hafife almaktadır. Ona yardım edeyim derken, insanların değerlendirmesini olmadık taraflara çekmek Dr. Babuna'ya sence ne fayda getirir? (ARZU AKYÜZLÜ)

BEN OKTAR BABUNA

Amerika'da bulunduğum sürece ailem ve dost çevrem bana üzülmemem ve moralimi yüksek tutmam için hep müjdeli haberler verdiler. İlik nakli için gerekli olan teçhizatın temini konusunda yurt çapındaki kampanyaya sevgili sanatçılarımızn ve tüm dostlarımın desteği hiç şüphesiz ki çok büyük. Yalız şunu belirtmekte fayda görüyorum; bu kampanya sadece benim için düzenlenmiş değil. Kampanya tüm Türk halkını lösemi tehlikesinden korumak amacıyla başlatılmıştır. Nedeni ise bu hastalıkta Türk'ün Türk'e faydası olmasıdır. Bu konuda gerekli tedbirlerin alınması artık kaçınılmazdır. Tek bir aletin fiyatı yaklaşık 20 milyar TL. civarındadır ve ilk etapta bunlardan 20 adet getirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle ünlü iş adamlarımızdan Sayın Rahmi Koç'u, Sayın Sakıp Sabancı'yı ve Sayın Halis Toprak'ı bu kampanyaya davet etmek istiyorum. Artık zaman, benim ve benim gibi lösemi hastaları için çok önemli... (OKTAR BABUNA)

Tüm Lösemililer İçin Yardım Hesabı

Ziraat Bankası, Cağaloğlu Şubesi

304403386-2

Kemik İliği İçin Yardım Hesabı

Vakıflar Bankası, Şehremeni Şubesi

20-34492

İstanbul Tıp Fakültesi Vakfı

İş Bankası Çapa Şubesi

314 8880

Doktor Oktar Babuna, genetik olarak kendisine uyumlu ilik bulmak zorunda. Ona yardımcı olabilmek, hepimizin görevi. Telefon numaraları: 0216 418.09.48- 0216 330.06.68- 0216 330.65. 64