Ayşe Arman

Eğitimde nal topluyoruz!

7 Aralık 2016
OOOO... Yoooo!

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) 2000’den bu yana, üç yılda bir yaptığı PISA’nın 2015 sonuçları açıklandı.

 

Tablo hüzün verici.

 

Ülke olarak durumumuz içler acısı! 15 yaş grubu öğrencilerine uygulanan sınavın en son verileri 2012’de açıklanmıştı. 2015’te, 2003 sonuçlarının bile gerisine düştüğümüz anlaşıldı.

 

70 ülkede uygulandı PISA, biz sonlardayız...

 

Yazının Devamını Oku

Hayat sandığınızdan kısa yarın hiç olmayabilir

6 Aralık 2016
DOÇENT Dr. Şafak Nakajima beni yakaladı.

Önce “Endişesiz İlaçsız” kitabıyla, hayata ve insan denilen varlığa bakışıyla, bütüncül tıp anlayışıyla...

Ve sonra tabii kişiliğiyle...

Bazen insanların yazdıklarını seversiniz, kişiliğinizi sevmezsiniz, ben onun kişiliğini de sevdim.

İlginç bir yaşam öyküsü var, dünyanın pek çok yerinde yaşamış bir hekim o. Ama klasik anlamda bildiğimiz hekimlik onu kesmemiş, daha da derinleşmiş, kitabının önsözünde bütüncül tıbba yönelişinin öyküsünü anlatıyor.

Yazının Devamını Oku

Çağın hastalığı: Endişe

5 Aralık 2016
OH la la laaa! Doç Dr. Şafak Nakajima, çağın en önemli sorunlarından birine parmak basıyor: Endişe. O, yaşadığımız zamanların en büyük sorunun tutkunun yitirilmesi ve beraberinde gelen endişe olduğunu söylüyor. Buna itiraz edebilecek bir tek Allah’ın kulu var mı? Ama tasasız, endişesiz yaşayabilmek ona göre mümkün. Nakajima’nın kitabının adı “Endişesiz İlaçsız”. Ama o, antidepresanlara karşı değil! Sadece insanın güçlenerek stresle başa çıkmasına yardımcı olacak bütüncül bir model sunmaya çalışıyor. Bu röportajın devamı yarına...

Yaşadığımız zamanların en büyük sorunu sizce ne?

 

- Tutkunun yitirilmesi ve beraberinde gelen endişe!

 

Of acayip bir tespit...

 

- Valla acayip mi değil mi bilemem ama gerçek bu. Tüm dünyada insanların yaşam heyecanlarını, merak duygularını ve yaratıcılıklarını giderek yitirdiklerini görüyoruz. En deli aşkların, en cesur başkaldırıların yaşanması gereken yaşlardaki gençlere bir bakın!

 

Yazının Devamını Oku

Ölümsüz bacaklara sahibim

3 Aralık 2016
Hugh Herr. Müthiş biri! Kendine güveni ve komplekssizliği hayranlık verici. İnsan gözlerini onun biyonik bacaklarından alamıyor.

Bazı konferanslarda, daha da iyi görünsünler diye bermuda giyiyor, Robocop gibi karşınızda dikiliyor.
İsterse kendini uzatıyor, isterse kısaltıyor.
İnsan onun her hangi bir engeli olduğuna inanamıyor.

Zaten onun tezi de, engelli insan yok, engelli teknoloji var.
8 yaşında dağcılığa merak salıyor, 17 yaşında Amerika’nın en iyi dağcıları arasına giriyor. Ne var ki bir dağ tırmanışında, fırtınaya yakalanıp donduğu için bacakları kesiliyor.

Yazının Devamını Oku

7 adam 7 günah

2 Aralık 2016
Vay, vay, vay! Bu kitap kaçmaz.

7 Adam 7 Günah. Eğlenceli ve yaratıcı bir proje. Çünkü kaleme alanlar öyle. Kendilerini kasmayan, hızlı düşünebilen, kendileriyle dalga geçebilen genç tipler. “Twitter fenomeni” deyip bir kutuya sıkıştırmak büyük haksızlık. Çünkü onlar, çok daha fazlası. Hepsinin ortak özelliği, bir yerlerde yazıp çiziyor olmaları. Bu işten keyif alıyor olmaları. Kendilerini iyi ifade ediyor olmaları. Biraz da ‘arıza’ olmaları. Bence hepsi çok renkli birer kişilik.

 

Attıkları tweet’lerle yüzbinlerce kişiyi peşlerinden sürüklediler. Ve işte yedisi bir kitapta bir araya geldi ve her biri bir günahı seçti. Ortaya da birbirinden komik, acıklı, sıradışı öyküler çıktı.

 

O yedi günah ne mi?

 

Kibir, şehvet, hırs, öfke, tembellik, oburluk ve kıskançlık... Bu yedi günaha bambaşka bir açıdan tekrar bakmamızı  sağlıyorlar.

 

Yazının Devamını Oku

AH ADANA

30 Kasım 2016
İNSAN, o masum çocukları düşününce çıldıracak gibi oluyor.

Yanarak can verdiler. Bu kaçıncı sefil olay? Kaçıncı ihmal, tedbirsizlik, denetimsizlik, cehalet, umursamazlık... 

 

Bu ülkede insan hayatının beş paralık değeri yok...

 

Bu bir cinayet, ya muz cumhuriyetlerinde olur ya bizde...

 

Ve işin fenası, hiç kimse sorumluluğunu üstlenmeyecek, herkes bir mazeret uyduracak, herkes suçu birbirinin üstüne atacak, belki aileler şikâyetçi bile olmayacak ve üç gün sonra da olay unutulup gidecek.

 

Yazının Devamını Oku

Bilge Demirköz’ü alkışlayalım

29 Kasım 2016
İŞTE “rol model” dediğin böyle olmalı...

Sadece kadınlara değil erkeklere de...

Bütün gençlere...

Bilge Demirköz, bir bilim insanı.

ODTÜ’deki çalışmalarıyla UNESCO-L’ORÉAL “Uluslararası Bilim Kadınları Ödülü” aldı.

Yazının Devamını Oku

2016’yı açıklayan kelime: Post hakikat

28 Kasım 2016
DÜNYADAKİ sözlükler ve dil dernekleri her yıl, o yıla damga vuran sözcükleri seçiyor.

O yılı ve zamanın ruhunu en doğru yansıttıklarına inandıkları sözcüğü...

 

2003 için “metroseksüel”.

 

2009 için “tweet”.

 

2013 için de “selfie”yi seçmişlerdi.

 

Yazının Devamını Oku