Paylaş
Kişisel hayalleri sıralama zamanı.
“Küçük-salak şeyler” diyorum ben onlara.
Ama n’aber, geçen seneki küçük-salak hayallerimin çoğunu hayata geçirmişim!
Yazıp-çizmeye, yani insanın niyetini ortaya koymasına çok inanıyorum ben.
Bir tür büyü gibi.
Kendine verdiğin söz gibi.
Hayallerini hayata geçirmenin birinci adımı bu, onları tanımlayacaksın, sadece beyninde uçuşan düşünceler olmaktan çıkarıp kelimelerin, kavramların, duyguların içine taşıyacaksın.
Onlara ‘can’ vereceksin.
Sen kalbinden geçenleri yaz, en azından neler hayal ettiğini gör, adını koy...
Zaten yeteri kadar istiyorsan, onlara ulaşmak için gereken çabayı da göstereceksin...
Bir, ki... Bir, ki... Umre yolcusu kalmasın!
Geçen sene bu zamanlar...
“Önümüzdeki yıl umreye gideceğim” demişim, gitmişim.
“Bodrum’da ev alacağım” demişim, almışım. Tabii ki borç-harçla ama olsun, neticeye bak, almışım.
“Üniversiteyi bitireceğim” demişim, 27 yıl sonra bitirmişim.
Bilgi Üniversitesi’nde ders vermişim.
“Gitmediğim bir ülkede, yaşamadığım bir macera yaşayacağım” demişim, Süha Derbent’le Serengeti’de şahane bir safariye gitmişim.
Tabii her şey olmamış...
Bütün hayallerim gerçekleşmemiş...
Olsun, bu sene daha çok gayret ederim.
Mesela hayal ettiğim kadar kilo verememişim.
Minik-hap gibi bir lokanta açamamışım, kim bilir belki batardı, yine de bu fikrimden vazgeçmedim, sokakta sosisçi ya da dürümcü olsun açacağım!
“Daha az açıksözlü olacağım” demişim. Tam tersi olmuş! Yaşım ilerledikçe mermi gibi söylüyorum kafadakileri. Yalana dolana ve samimiyetsizliğe hiç tahammülüm yok. Ama tabii bu kadar filtresizlik de iyi değil. Bu yıl daha sakin olacağım...
Ama bak, spor karnem fena değil! Pilates, yoga ve bol bol yürüyüş yapmışım. Memnunum o açıdan. Sözümü tutmuşum.
Hoşuma giden işler de yapmışım, içime sinen röportajlar attırmışım, kendi çapımda yaratıcı numaralar çekmişim.
Korktuğum şeylerin üzerine gitmişim. Marka Konferansı gibi mesela. Ama televizyon programı yapamamışım.
“Üniversiteleri dolaşacağım” demişim, üniversiteleri değil ama tonlarca AVM gezmişim. Ege, Karadeniz, İç Anadolu, Akdeniz... Ve kadınlarla buluşmuşum. Devam etmek istiyorum, bayılıyorum kadın enerjisine...
“Yüzümü ihmal etmeyeceğim. PRP, vitamin iğneleri, lazer, mezobotoks, Allah ne verdiyse yaptıracağım...” demişim, dokuz ay ihmal etmişim, son üç aydır arayı kapatmaya çalışıyorum, devam edeceğim.
Babaçi Betûl Mardin’le neredeyse her cumartesi görüşmüşüz; yaşasın, her cumartesi onunla zenginleşiyoruz, yeni şeyler öğreniyoruz, hep devam...
“Anne-kız, Avrupa’yı trenle gezeriz” demişiz, olmamış, ama baş başa başka seyahatler yapmışız, çok eğlenmişiz. Tren, başka bahara kaldı...
“Enerjik bir yıl olsun!” demişim, Allah’ı var, olmuş.
Oradan oraya koşturmuşum.
Kendime de evrene de teşekkür ediyorum.
Şimdi gelelim bu yılaaaa...
2016’ya...
İstanbul-Mumbai hattında olacağım
-Leyleği havada gördüğüm bir yıl olacak! Bir kere her ay bir hafta Mumbai’ye gideceğim, aşkımın yanına. Heyecanlıyım. Seyahatlerin ve farklı kültürlerin beni zenginleştirdiğine inanıyorum.
-Bu yıl Mumbai-İstanbul yazıları da okuyacaksınız. Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer!
-Şok karar: Bu yıl para biriktireceğim.
-Yok, bu yıl cimri olacağım! Hah işte bu. Hani insan, diyetini bozmadığı günlerde kendini mutlu hisseder ya, öyle olacağım, “Oh bugün de bir şey harcamadım!” deyip, kendimi tebrik edeceğim, borçlarımı ödeyeceğim.
-Bu yıl, bilmediğim bir şey öğrenmek istiyorum. Mesela tahta kolye yapmak. Çünkü çok seviyorum. İnsanlar da seviyor ki, benimkileri boynumdan alıyor. Elieli Gioielli’den öğreneceğim nasıl yapılacağını. Hatta Instagram’da Wood Republic diye bir Instagram adresi açıp, oradan satış yapacağım. Bu cümleyi yazdım ve açtım bile! Henüz bir post yok ama olacak. Zengin olacak halimiz yok, eğleneceğiz Eli’yle. Hem kolyeleri takar takar fotoğraf çektiririm, modelliğini yaparım. Bak iş de kurdum kendime. Yaşasın tahta cumhuriyeti!
-2016’da daha fazla paylaşmak istiyorum. Enerjimi de gazeteciliğimi de... Kendimi insanların işine daha çok yarayacak şekilde kullanmak istiyorum. Daha çok kadın haberleri yapacağım ve daha çok Yarım Kalan Hayatlar. Sosyal sorumluluğa ağırlık vereceğim. Ve Türkiye’nin her yerinde kadınlarla bir araya geleceğim.
-Bu yıl yaratıcı alışkanlıklar geliştirmek istiyorum. Mesela ‘scrap book’ (fotoğraf albüm çalışması) yapmak. Hayalim, bu yıl üç tane yapmak. İlki, ‘Hindistan’da iki kız kardeş’ albümü olsun. Yaso ve Alya ile bugün Mumbai’ye uçuyoruz. Demek ki baygınlık geçirtene kadar onların bir sürü fotoğrafını çekeceğim!
-Ömer’i Küba’ya götüreceğim. Biriktirdiğim paraların bir kısmı buna gidecek, evet sevgilimi ben davet edeceğim.
-Bu yıl Ömer’le daha fazla kaçamak yapacağım. Onu şaşırtmanın yeni yollarını bulacağım.
-Sürekli mutsuz olan insanlardan uzak duracağım.
-Mami’yi mümkün olduğu kadar çok göreceğim. Onunla da bir Hindistan yapacağım. Ve bazı hafta sonlarını İstanbul’da geçirmesi için pazarlık yapacağım.
-Kendim için bir şeyler yapacağım. Sadece kendim için. Sabahları yürümek. Pilates. Yoga. Maison Française gibi dekorasyon dergilerinden sevdiğim sayfaları dosyalamak, hayalimde ev döşemek. Daha çok konser, daha çok kitap, daha çok film, daha çok tiyatro.
-Şubatta Ruanda’ya, gorillere giderken bu halimden beş kilo daha zayıf olacağım. Gorillere güzel görünmek için! Yazdan beri verdim, veriyorum, daha da çok vereceğim.
-Bu sene yine umreye gideceğim.
-Yüzümü ihmal etmeyeceğim. Roya’ya gitmeye devam edeceğim.
-Alya ile haftada bir gün anne-kız günü yapacağım.
-Ailemizin her şeyden önemli olduğunu hiç unutmayacağım.
-Evdeki, gardırobumdaki, çalışma odamdaki, bilgisayarımdaki, telefonumdaki fazlalıklardan kurtulacağım. Gereksiz şeylere elveda!
-Bu hayallerin bir kısmı gerçekleşmese de olur. Ben kendimi ve yaşadığım hayatı seviyorum. Her şey için şükrediyorum.
-Hepinize sağlıklı, huzurlu ve aşk dolu bir 2016 diliyorum.
Paylaş