Kısmetse olur...

24 Mayıs Kısmet Günü’ymüş, sosyal medya sağ olsun oradan öğrendim ben.Pes dedim... Bunun da mı günü varmış?

Haberin Devamı


Sabah erken kalkan gün mü yapıyor acaba diye düşündüm, kim çıkarmış bugünü onu bilmiyorum.
Bir iki kişiye sordum soruşturdum, bilen de var bilmeyen de. Bilenlere söylendim, söylesenize ya bana diye.
Bir gece öncesi sabah ezanıyla yatmaz, kısmet günü de öğlen saatlerinde kalkmazdım. Tüm günümü kısmetimi isteyerek geçirirdim, bu sene olmadı olamadı gitti, kısmetse seneye diyorum ama aklıma takılanları yazıyorum.
365 gün kısmetini bulamadın, tek günde mi bulacaksın? Olsun Allah’tan ümit kesilmez.
Ne yapmalı o gün acaba? Evde oturup, kısmetini dileyip dua etmek mi yoksa güzelce süslenip dışarıya çıkmak, sabahtan akşama kadar orada burada dolanmak mı, onu bilemedim...
Kısmet deyince, bu kısmetten öteye bir tek ben mi geçemiyorum acaba diye düşünmeden de edemiyorum. Kısmetsiz bir tipim çünkü. Her şeye kısmetse olur diye diye dilimde tüy bitti, olan biten yok henüz, beklemedeyim hâlâ...
Bugün, “Her türlü kısmet açma, zengin eş bulma, kader ve çay muskaları garantili yazılır” diyen üfürükçülerin işine taş koymuş bir gün bence.
Alırım bi’ dal acil ihtiyaç var desem, duam kabul olur mu acep? Yaklaşık dört milyarlık karşı cinsten beni bulacak olan şanslı kişiye seslensem, hadi artık lütfen çık karşıma desem, olur mu dersiniz?
Arkadaşımın nişan yüzüğüne bağlı olan kırmızı kurdeleden bir parça yutmadım diye oldu bunlar farkındayım!
Gökten halka halka simit yağsa biri başıma geçmez, yerden bir tane kazık çıksa beni es geçmez! Havadan para yağsa bize taş düşer, o kadar kısmetliyim yani!
Çok da şanssız birisiyim ama Allah’ım konuyu biliyorsun lütfen beni de gör artık diye yalvarıyorum.
Kanı kanıma, canı canıma uyacak birini bekliyorum. Hem ben eskisi gibi fevri değilim, yaş aldıkça daha yumuşak biri oldum. Öyle her şeye kızmıyorum.
Kıskançlık da yapmam, zamanında çok yaptım, artık duruldum.
Bir şey istemek huyum da yok, ben vereyim o alsın. Tip mip de önemli değil, seçmiyorum.
İyi huylu olsun yeter, bana güzel sözler söylesin, içimi ısıtsın, beni el üstünde tutsun. Bir şarkımız olsun, bana ithaf etsin. Mesela sözlerini elimi tutarak, gözlerimin içine bakarak söylesin.
Hediye de çok severim ama özel günler dışında da alsın, sürprizler yapsın daha ne isterim ki...
Ha birde parası olsun! Bu zamanda lazım, hastalığı var bunun, yaşlılığı var. Onun için lazım para, yoksa mühim değil valla...
Yukarıda yazdığım gibi küçücük şeylerle mutlu olabilirim. Ha bir de gözü benden başkasını görmesin, öyle aldatılmaya falan pek gelemiyorum ben.
Kolay bir kadınım ben, az beklentim var kısmetimden.
Neye niyet, neye kısmet demişler.
Birisi demiş ki; “Her şey kader ile takdir edilmiştir, kısmetine razı ol ki rahat edesin.”
Razı olacağız da kısmetimize, ya kısmetimize düşenle mutluluğu yakalayamazsak ne yapalım?
Hayırlısı düşsün inşallah herkese...
Bekârlara kısmet yağsın, kısmet bu belli olmaz, açılır kısmetleriniz inşallah...
Kısmetse gelir Bağdat’tan Yemen’den, kısmet değilse ne gelir elden demişler.

Yazarın Tüm Yazıları