Paylaş
Bugün de hisse senetlerinin vergilendirilme koşullarına göz atacağız. Borsadaki hisse senetlerinden başlayalım. Borsada işlem gören hisse senetlerinin elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar için beyanname verme zorunluluğu yok ve dolayısıyla vergi ödenmesi de gerekmeyecek. Normalde stopaja tabi olmasına rağmen stopaj oranı sıfır olarak belirlendiğinden kesinti yoluyla vergi ödenmesi de söz konusu değil.
BORSA DIŞI VERGİLEME
Sahibi olduğu (borsa dışı) Anonim Şirket (A.Ş.) hisse senetlerini, şirketi kurduktan (veya hisseleri devraldıktan sonra) en az iki yıl sonra devreden (gerçek) kişi, kazancı ne kadar olursa olsun vergi ödemiyor. (GVK Mük. Md. 80/1) Limited şirket paylarını devreden kişi ise hissesini 2 yıl sonra da 10 yıl sonra da satsa fark etmiyor, her durumda ortaklık paylarını devredip kazanç elde ettiğinde vergi ödüyor. Kazancın büyüklüğüne göre yüzde 35’e kadar çıkıyor verginin oranı. A.Ş. hisse devrini vergisiz yapabilmek için şirketin paylarının hisse seneti olarak bastırılmış olması da gerekiyor. (Veya hisse senetleri basılana kadar geçerli ‘ilmühaber’ bastırılabiliyor.)
Limited şirketler anonim şirkete dönüştürülebileceğinden (tür değiştirebileceğinden) şu soru akla gelebilir “Limited şirketi anonim şirkete dönüştürdükten sonra hisselerimi devredersem vergi var mı?” Vergi yine yok, en son devrolan pay anonim şirketin hisse senetleri olduğundan... Yeter ki her durumda toplamda iki yıl pay sahibi (AŞ ve LTD şirket pay sahipliği) olarak kalınsın. İki yıllık sürenin hesabında; tür değiştirme tarihi değil, limited şirket payının iktisap (edinme) tarihi dikkate alınıyor.
KÂR PAYINDA VERGİLEME
Şirket kurulurken ortağın ilk görevi sermaye ödeme taahhüdünde bulunmak. Şirketin zaman içinde kazanç elde etmesiyle de ortak, yatırdığı sermayenin karşılığını kâr olarak geri almayı amaçlar.
Şirket kârının ortaklara dağıtımında süreç şöyle: Şirketin yıl içi faaliyetlerinin sonucu oluşan kâr üzerinden önce yüzde 20 kurumlar vergisi hesaplanıyor (Ayrıca Türk Ticaret Kanunu’na göre şirket kârı üzerinden ayrılması gereken yedek akçeler de dikkate alınır.) Sonrasında şirket ana sözleşmesi ve genel kurul kararı çerçevesinde kâr dağıtımına karar verildiğinde yüzde 15 Gelir Vergisi (GV) stopajı hesaplanıyor ve ortağa ödenecek kâr dağıtımı tutarından kesiliyor. (Ve Maliye’ye ödeniyor) Stopaj sonrası kalan kâr ise ortağa ödeniyor.
Şirket bu şekilde kâr dağıtımı ile yükümlülüklerini yerine getirdikten sonra net kârı elde eden ortağa düşen vergi ödevleri de var.
Beyana tabi başka gelirlerin bulunmaması halinde, vergiye tabi gelir (istisna düşülmüş yarısı) 30 bin lirayı geçiyorsa ertesi yıl mart ayında kâr payı elde edenlerin şahsen beyanname vermesi de gerekecek. (GVK Md. 86/1-c) Beyannameye gelir olarak kârın (temettünün) yarısı dâhil edilip vergilendiriliyor (kalan yarısı istisna) ve şirketin ödediği yüzde 15 stopaj da ödenecek vergiden mahsup ediliyor/düşülüyor. Kesinti yoluyla ödenen verginin, hesaplanan Gelir Vergisinden yüksek olduğu durumda tablodan da anlaşılacağı üzere vergi iadesi de söz konusu olabiliyor.
Paylaş