İlacı müzik

Vecihi Özerdemli

KİMDİR?
Adı: Vecihi Özerdemli
İşi: EDAK Denetleme Kurulu Üyesi, eczacı, Maça Beşlisi’nin de solisti.
Eğitimi: Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi.
Doğum yeri ve yılı: İzmir, 1950
Medeni durumu: Ayşe Özerdemli ile evli. Barış adında bir oğlu var.

Gönlünde yatan güzel sanatlar okumaktır. Resim ve müziğe tutkundur. İstanbul’da Galatasaray Lisesi’nde okuduğu yıllarda yazları amatör olarak bir toplulukta Fransızca şarkılar söyler. Sonra İzmir’e döner. Okul orkestrasındayken Milliyet’in ses yarışmasına katılır. Jüride yer alan Dr. Erol Balık’ın davetiyle Maça Beşlisi’ne solist olarak dahil olur. Ancak babası, “Kardeşlerinin eczacı olma şansı yok. Bu bir aile mesleği. Devam ettirmek sana düşüyor” der, profesyonel müzisyen olma hayali orada biter. Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ni bitirir. Gelir; 1937’te dedesinin açtığı, sonrasında babasının devraldığı Güzelyalı’daki eczanenin başına geçer. Ama içindeki müzik aşkı hiç bitmez. Üniversite, iş hayatı, evlilik, çoluk çoçuk derken bir dönem için müzik yolculuğuna ara veren topluluk 1990’da yeniden bir araya geldiğinde mikrofonda yine o vardır: Vecihi Özerdemli... Levent Marina’daki sohbetimizde 63 yıllık hayat film şeridi gibi akarken, konu müzik olduğunda gözlerinin bir başka parladığını, sesinin tonunun bile değiştiğini hissediyorum. Vecihi Bey de, “İşler elverdiğince, uykuya yatmadığım her saniye hayatımda müzik var” diyerek, sanki hislerimi doğruluyor. Bu arada, konuştukça anlıyorum ki o gerçekten sıradışı biri. Öncelikleri, zevkleri, tercihleri, paylaşımları vs ile hayata birçoğumuzdan farklı bakıyor.

OTOMOBİL
Benim için tutku değil

* Öncelikle şunu vurgulayayım ki, otomobil benim için bir tutku değil, hiçbir zaman da olmadı.
* İlk arabam kurukahve renginde bir Murat Şahin’di. Şu an için kendime ait bir aracım yok. Eşimin ve oğlumun var.
* Sevmem ama ben kullanırım. Sanırım bu toplumsal bir şey. Arabayı genelde erkek kullanır!
* Kurallara uyarım, hız yapmam, ışıklara dikkat ederim, (eşim kesin itiraz edecektir) emniyet kemerimi bağlarım ama çok iyi bir sürücü olduğumu düşünmüyorum.
* Bir otomobil alırken önce kaportasına, sonrasında da motoruna ve iç dizaynına bakarım.
* Arabaya binmekten öte yürümeyi seviyorum. Yürüme özgürlüğümü kullanıyorum. Bir de bisiklete meraklıyım.

BESLENME
Üç beyaza yer yok

* Beslenme herkese müdahale ettiğim bir konu. Un, şeker ve tuzu hayatımdan çıkardım. Bunların dışında her şey serbest. Tabii kararında olmak kaydıyla.
* Güne iki büyük bardak su içerek başlarım. Sonrasında kahvaltımı mutlaka yaparım. Domates, zeytin, kırmızı biber, bir avuç ceviz (ya da badem ve fındık karışımı) olmazsa olmazımdır.
* Öğlenleri sadece bir tabak sebze yerim.
* Ara öğün olarak bir yeşil elma tüketirim.
* Akşamları da -Giritli bir aile olarak- yine bol sebze tercih ederiz. Et neredeyse yemem, daha çok balık. Diyebilirim ki, ailece sebze delisiyiz. Bir de kırmızı şarap severim. Tercihim öküzgözü.
* Hayatım 11 yılı yatılı olarak Galatasaray Lisesi’nde geçti. Yemeği hep hazır buldum. Bu nedenle olsa gerek mutfağa girme alışkanlığım hiç olmadı.

MEKAN
İyi müzik isterim

* İstanbul’la karşılaştırınca İzmir’de beni heyecanlandıran çok özel bir mekan olduğunu düşünmüyorum.
* Bir mekanda öncelikle çok iyi canlı müzik isterim. Müzik var ama kötüyse oturmam. İsterse en lüks mekan olsun. Sonra özenli servis ararım. Bir de beni kavrayacak renkler ararım. Lezzet, çeşit vs sonra gelir.

SPOR
Günde 40 dk yürüyüş

* Aksoy’da oturuyorum. Evimle Karşıyaka Vapur İskelesi 20 dakika. Her gün sabah-akşam işe gidiş ve dönüşte bu yolu yürürüm.
* Bir de bisiklet tutkum var. ‘Hayatım bisiklet’ diyebilirim. Her hafta sonu Aksoy’dan Sasalı’daki Doğal Yaşam Parkı’na kadar gidip gelirim.
* Üç kuşaktır Göztepe’de eczacılık yapan bir ailenin ferdi olarak Göztepeliyim.

TATİL
10 gün Çeşme’deyim

* Eczanedeki duruma uygun olarak, hafta sonları dışında yılda bir kez 10 günlüğüne Çeşme’ye gidebiliyorum. Küçük bir otel odam var, orada kalıyorum.
* Tatil benim için okumak ve müzik dinlemek demek. Onun dışında sabah erken, akşam geç saatte denize girmeyi severim. Güneşlenmem.

HOBİ
Plak kapağı çizdim

* İki hobim var. Biri resim, diğeri müzik.
* Bir dönem grafikle ilgilendim. Müzik ağır basınca bıraktım. Cem Karaca yakın arkadaşımızdı. ‘Zeyno’ isimli plağının kapağını ben çizdim. Şimdi fırsat buldukça -özellikle yurtdışında- resim galerilerini geziyorum. Ya da kataloglardan takip etmeye çalışıyorum.
* İşler elverdiğince, uykuya yatmadığım her saniye hayatımda müzik var. Genelde caz ve klasik dinliyorum. Barok müzik tutkunuyum diyebilirim.
* Aynı zamanda Maça Beşlisi’nin solistiyim. Maça Beşlisi bir arkadaş birlikteliği, hayatı paylaşma aslında. Sadece sahnede değil, her yerde birlikte olmaktan büyük keyif alıyoruz. Gülüyoruz, eğleniyoruz.
* Maça Beşlisi 1965’te kurulmuş. Ben 1968’de katıldım. İstanbul’da okuduğumdan yazları amatör olarak bir toplulukta söylüyordum. Sonra İzmir’e dönüş, kolejde okul orkestrasındayken Milliyet’in ses yarışması vardı. Ona katıldım. Jüride yer alan Maça Beşlisi’nin şefi Dr. Erol Balık’ın davetiyle gruba ben de dahil oldum.
* Kaliteli müzik yapıyorduk ve İzmir’de aranan bir topluluktuk. Dönemin ünlü mekanlarında sahne aldık. Sonra bir dönem ara verdik. Zira, üniversiteden mezun olmuştuk, mesleklerimiz vardı. Sonra evlendik, çocuklarımız oldu. Ama dostluğumuz devam etti.
* 1990’da yeniden bir araya gelişimiz Timur Gönülşen’in çağrısıyla oldu. Önce Bonjour’da, şimdi Kordon Otel’de kışın bazı hafta sonları çalıyoruz.
* Resim ve müzik dışında iyi bir okurum. Yakın tarih ilgimi çekiyor. Hayatta olanları anlamaya, dünyayı takip etmeye çalışıyorum.

KARİYER
Ailem öyle istedi

* Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi mezunuyum.
* Aslında ben güzel sanatlar okumak istiyordum. Ama babam, “Kardeşlerinin eczacı olma şansı yok. Bu bir aile mesleği. Devam ettirmek sana düşüyor. Eczacı olacaksın” dedi, iş orada bitti. Dedem de eczacı kimyagerdi. Şu an hala onun 1937’te Güzelyalı’da açtığı, sonra babamın devraldığı, ardından da bana devretiği eczanenin başındayım. Aslında benim küçüklüğüm hep orada geçti. Orada büyüdüm. Oyuncaklarım ilaç kutularıydı. Onlardan şehirler kurmak büyük zevkimdi.
* Eczacı Odası Yönetim Kurulu Üyeliği, Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı Yönetim Kurulu Üyeliği, EDAK Ecza Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanlığı, TEKB Yönetim Kurulu Üyeliği, Avrupa Eczacı Kooperatifleri Topluluğu (SECOF) Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptım. Çevreci Eczacılar Kooperatifi’nin (ÇEKOOP) kurucularındanım. Halen EDAK Denetleme Kurulu’ndayım. Hayatta süreçlerin yaşanırken devredilmesi taraftarıyım. İşleri yürüteceksin, arkandan insanlar da gelecek ve zamanı gelince onlara devredeceksin. Heyecan hiç bitmeyecek.

GÜNE BAŞLANGIÇ
Uykudan nefret ederim

* Bulabilirsem bir polisiye film seyredip en geç 24.00’te yatar, 06.00’da da kalkarım. Uykuyu sevmem. Öyle ki, anaokulunda uyumayan iki çocuktan biri bendim. O yüzden hocam bana öğle uysu uyumadığım için oyuncak vermezdi. Uyanır uyanmaz yataktan hemen kalkarım, oyalanmam.

MODA
Kravat, şapka severim

* Takım giyinmeyi sevmem. Ceket, pantolon ayrı ayrı giyerim. Tekdüzelikten hoşlanmam. Genelde lacivert ceket, gri pantolon tercihimdir. Kolej tarzı... Gömleklerim ise beyazdır. Renk uyumuna dikkat ederim. Kışın en sevdiğim şey kravat takmaktır. Şapkayı da severim.

SOSYAL MEDYA
İnanılmaz inanıyorum

* Sosyal medyanın gücüne inanılmaz inanıyorum. İnsanların özgürlük arenası ve çok yaratıcı. Facebook’tayım. Kendimi ifade etmek için kullanıyorum. Günlük hayatta beni etkileyen her şeyi paylaşırım.

ASTROLOJİ
Balık burcuyum ama...

* Aklın dışında hiçbir şeyin insana yol gösterdiğini düşünmüyorum.

SEVİMLİ DOSTLAR
Acıları dayanılmaz

* Bir köpeğim ve kanaryam vardı. İkisini de kaybettiğimde çok üzüldüm. Bir daha da beslemedim.

HAYAT FELSEFESİ
Sürekli araştırmak ve geleceği yaratmak...