68 kuşağı devrimci gençlik geleneğinden gelen güzel bir insan... Ege’nin ilk TSE’li, Türkiye’nin de kendi kulvarında ISO 9001 belgeli ilk firması Dost Pide&Pizza’nın sahibi. Çeşme Ilıca’da kurulduğu günden beri aynı noktada aynı heyecanla hizmet etmeye devam ederken, “Çeşme’nin lezzet durağı” olarak 40’ıncı yılını kutlamanın gururunu yaşıyor.
Baba Selim Sırrı Akbaykal’la temelini attıklarında 5 masası, 2 personeli olan mütevazı bir işletmeydi. Günümüzde ise yurt dışında bile müdavimleri olan, pek çok ünlü şahsiyeti ağırlayan bir restorana dönüştü. Çeşme’nin her yaz giderek artan nüfusuna paralel olarak büyüdü ama şımarmadı, lezzetini de hiç bozmadı.
Reşat Akbaykal, bugün 66 yaşında ama hala ilk günkü gibi dinç, çalışkan, atak, mücadeleci ve de delikanlı! Hani derler ya, ‘Kanı fıkır fıkır kaynıyor...’ Aynen öyle! Her daim güleç, hem daim sempatik. Aynı zamanda Atatürk ve Cumhuriyet sevdalısı. Öyle ki, her haftaya tüm personelin katıldığı bayrak töreni ve İstiklal Marşı’yla başlıyor. Mekanının duvarlarını hayatı boyunca biriktirdiği yüzlerce Atatürk fotoğrafı süslüyor.
Çeşme’de 300 yıllık geçmişe sahip bir aileden gelen Reşat Akbaykal; göz gibi baktığı 1952 model Amerikan Plymouth’unu, ‘Çeşme ve Alaçatı Yemekleri’ isimli kitabını, formunu nasıl koruduğunu, hobilerini, ‘Dost’ ve ‘Paşa’ adını verdiği Alman kurtlarını, siyasetle ilgisini Sıradışı’yla paylaştı.
“BÜTÜN büyük ve zor işler basit küçük parçalardan oluşur” diyerek 300 yıldır çözülemeyen matematik problemini çözen ve bu çözümü Karşıyaka Bilim Müzesi’nde sergilenen Hakan Alabalık zeki ve ilginç bir kişilik. Boğaziçi Üniversitesi’nde 6 yıldır matematik eğitimi teknikleri üzerine seminerler vererek kendi geliştirdiği yaratıcı metotlarla ülkemizdeki bu dersin eğitiminin geliştirilmesi için uğraş veriyor. Aslında bir matematik öğretmeni olan Alabalık, birçok öğrencinin korkarak yaklaştığı aritmetiği oldukça anlaşılır ve heyecan verici hale getirerek zor bir işi başarıyor. Kurucusu olduğu Hamath Mental Aritmetik ve Zeka Sporları Merkezi’nde ve İhtiyaç Akademi’de okul öncesinden üniversiteye kadar geniş yaş grubuna yönelik çeşitli eğitimler veriyor. “Başarılı olmak için dahi olmak şart değil” görüşünü benimseyen Hakan Alabalık şu günlerde geliştirdiği yaratıcı eğitim tekniklerini Özel Tevfik Fikret Okulları ve MEV Koleji Özel Güzelbahçe Okulları işbirliğiyle düzenlenen Üstün Zekalı Matematik-Fen Yaz Okulları’nda öğrencilerle paylaşacak olmanın heyecanını yaşıyor. Biraz mola verip heyecanına ortak olmak ve onu daha yakından tanımak istedik...
HAYAT FELSEFESİ
Çalış- Öğren- Öğret / Çalış- Kazan- Paylaş
OTOMOBİLKonfor ve güven ararım
* İlk arabam 1964 model bir Opel Olimpia’ydı. Şimdi Honda CRV var. Aracımı kendim kullanırım, büyük keyif alırım. Trafikte kurallara uyan dikkatli bir sürücüyüm. Bir otomobilde aradığım temel özellik benim ve ailem için konforlu ve güvenli olmasıdır.
BESLENMEAra öğün markası kurardım
Mert Mildon 39 yaşında. Ama çok küçük yaşlardan beri iş hayatının içinde. Rahmetli babası Turhan Mildon’un kurduğu, şimdilerde yönetim kurulu başkanlığını yaptığı aile şirketinde neredeyse çalışmadığı bölüm, yapmadığı iş yok. Çekirdekten yetişmiş olmanın avantajını, aldığı eğitimlerle birleştirip bugünlere gelmiş başarılı bir iş insanı. Aynı zamanda Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı. Dürüstlükten taviz vermeden, hayatın her noktasında dik durarak, hızlı düşünüp hızlı karar verebilen ve daima geleceğe bakan bir yapısı var. Bu sayededir ki, küçükken babası gibi işadamı olmak hayalini gerçekleştirebilen şanslı insanlardan. Kararlı, azimli, tuttuğunu koparan, işinde son derece titiz, disiplinli, mücadeleci ve idealist. Özel yaşamında ise tam bir deniz tutkunu. En büyük hobisi dalmak, balık tutmak, tekneyle dolaşmak. Öyle ki bu uğurda dünyanın her yerine gidebilecek kadar da gözü kara. Şimdilerde spora pek zaman bulamasa da ilkokul yıllarında optimistte birinciliği var. Beslemenin ötesine geçen hayvan sevgisiyle tanınıyor. Maymundan geyiğe birçok çeşide ev sahipliği yapan hayvanat bahçesine sahip. Çanakkale için araştıran, üreten, kafa yoran Mert Mildon, özel hayatının çok bilinmeyenlerini Sıradışı’yla paylaştı.
KİMDİR?
Adı: Mert Mildon
Doğum yeri ve yılı: İstanbul, 1975
Eğitimi: Bilkent Üniversitesi Muhasebe Bölümü
İşi: Miller Grubu (Miller Oto, Miller Akaryakıt, Miller Gıda Turizm, Miller Flama Denizcilik, Miller Yapı, Petropark Akaryakıt) Yönetim Kurulu Başkanı
İzmir’de bırakın yüzyılı, yarım asırı geride bırakan şirketlerin sayısının bir elin parmakları kadar az olduğu her fırsatta dile getirilir. Marka yaratmak ve bütün fırtınalara rağmen ayakta tutabilmek, sevgi, bilgi ve emekle büyütebilmek insanüstü bir özveri ve çabayı da zorunlu kılıyor. Bugün sizleri, 1924’te Torbalı Tepeköy’de başlayan ve yıllar sonra ailenin üçüncü kuşak temsilcilerinden dişhekimi Mehmet Ali Doğanoğlu tarafından Kıbrıs Şehitleri Caddesi’ndeki yolculuğuyla adını sektöre altın harflerle yazdıran Alsancak Unlu Mamuller’in dördüncü kuşağından Levent Doğanoğlu ile tanıştırmak istiyorum. 2011’de kardeşi Deniz’le birlikte oluşturduğu yeni marka yüzüyle İzmir’e gülümsemeye devam eden ve franchising sistemiyle Ege’ye açılmayı hedefleyen Alsancak Unlu Mamuller, bu yürekli ve büyük hedefleri olan vizyoner pırıl pırıl girişimci sayesinde, hiçbir zaman unutamayacağımız lezzetleriyle geleceğe emin adımlarla yürüyor. Tam bir spor aşığı. Profesyonel futbolcu. Lisanslı olarak voleybol, basketbol, tenisle de ilgilendi. Biyografilere düşkün. En büyük hobisi, yaşanmış olaylar veya kişilerin öykülerinin filmlerini izleyip kitaplarını okumak. İşte ayrıntılar...
OTOMOBİL
Sakin bir sürücüyüm
* İlk arabam 1996’da aldığım yeşil renkli bir Rover’dı. Şu anda 2014 model beyaz Audi Q3 kullanıyorum. Trafikte sakin bir sürücüyüm. Hız limitlerine uyarım. Bir otomobil alırken öncelikle güven, konfor ve performans ararım.
BESLENME
Hamburger partisi yaparız
* Peynir, domates, salatalık ve zeytinyağından oluşan yalın bir kahvaltı tercih ederim. Pazar günleri ailemle birlikte yumurta ve et ürünleri de bulunan daha uzun kahvaltım olur. Öğlenleri genelde sebze yemeyi tercih ederim. Akşamları dışarıda mutlaka et veya balık tüketirim.
Sıradışı’nın bugünkü konuğu Mustafa Zaim... Otomotiv yan sanayinin en tecrübeli isimlerinden. HL İnci ve HL Jantaş Yönetim Kurulu Başkanı. Aynı zamanda Hayes Lemmerz International ve Maxion Wheels Liderler İcra Kurulu Üyesi. İlaveten, Maxion Wheels CEO’suna ve İcra Kurulu’na yönetim danışmanlığı yapıyor. İş hayatında son derece çalışkan, üretken ve disiplinli. İş dışında ise deniz, yelken ve tekne tutkunu. “Yazın hafta sonlarını ve ağustosun üç haftasını teknemizde geçiriyoruz. Deniz müthiş bir özgürlük. Teknemizle hiçbir programa, hiçbir mekana, hiç kimseye bağlı kalmadan yalnızca rüzgarın yönlendirmesiyle özgürce dolaşıyoruz. Otomotiv ne kadar disiplin gerektiriyorsa, yaşantımızda da o kadar özgür olmak istiyoruz” diyor. Windsurf de seviyor. Tam 25 yıl yapmış. Ayrıca; bisiklete biniyor, kayakla ilgileniyor, yoga yapıyor. Felsefeyi seviyor ve ilgili kitapları okuyor. Makine mühendisi ama çocukluğu hep deniz kenarlarında geçtiği için küçükken kaptan olmak istermiş. Mustafa Zaim, iş dışı yaşamının bilinmeyenlerini anlattı.
HAYAT FELSEFESİ
Değiştiremeyeceğim ve etkileyemeyeceğim şeylere takılıp kalmaktansa, değiştirebileceğim ve etkileyebileceğim şeylere odaklanırım. Yaşamda yalnız siyah ve beyazlar yok. Siyahla beyaz arasında sonsuz sayıda gri ton var. Duruma ve kişiye uygun grileri yaratabilmek, iş yaşamında ve özel yaşamdaki başarıyı ve mutluluğu getirir.
OTOMOBİL
Eşim varsa daha dikkatliyim
* İlk arabam 1958 model Chevrolet Delray idi. Bej rengindeki bu arabama arkadaşlarımın ‘Gemi’ adını takmıştı. Şimdi Audi’m var.
SIRADIŞI’nın bu haftaki konuğu, üniversiteden sınıf arkadaşı olan ortakları Zafer Çimen ve Murat Aslan’la az zamanda çok ve büyük işler yapan bir işadamı. Dülger İnşaat markasıyla Türkiye’de bugüne kadar 200’ün üzerinde sanayi tesisi ve fabrika yapan, Gürcistan’da Dülger Georgia markasıyla hizmet binaları inşa eden, Batı Prefabrik markasıyla 500’ün üzerinde dev yapıya imza atan, Manisa’da Türkiye’nin en büyük Saanen keçi çiftliğini kuran biri... İş dünyasının bu önemli ismini herkes, Altay Kulübü’ne başkan adayı olmasıyla tanıdı. Bir anda İzmir’in en çok konuşulan isimlerinden biri oldu. Biz de Dülger’i tüm yönleriyle size anlatmaya çalıştık. Umarız, eksiksiz ve güzel bir iş çıkmıştır...
KİMDİR?
Adı: Murat Bora Dülger
Doğum yeri ve yılı: Ağrı Taşlıçay, 1974
Eğitimi: DEÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü
İşi: Ortağı olduğu Dülger İnşaat, Dülger Georgia, Batı Prefabrik’te yönetim kurulu başkanı ve yönetim kurulu üyesi.
O bir köylü çocuğu... Askere gidene kadar hayatı memleketi Erzurum Olur’da çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşan ailesine yardım etmekle geçti. Vatan ocağından döndükten sonra iş arayışına başladı. Ne yazık ki elinde bir altın bilezik, yani mesleği yoktu. Memuriyete de sıcak bakmıyordu. Kalktı, restoran işleten bir yakınının yanına Bodrum’a geldi. Onun yanında çalışmaya başladı. İşi çok sevdi, başarılı olacağına inandı, çok da çalıştı. 1991’de bir arkadaşıyla birlikte ilk mekanı Uzakdoğu’yu açtı. Tesadüfen sunmaya başladığı Çin lezzetleriyle kısa sürede ünlendi, günümüzde 4’ü Bodrum’da, 1’i İzmir’de toplam 5 şubeye ulaştı. Ve son birkaç yıldır markalaşmaya gidip tek çatı altında topladığı Red Dragon Chinese, Türkiye’nin en iyi 10 Çin restoranı arasına girmeyi başardı. Bundan sonraki hedefi İstanbul ve Ankara’da da şubeleşmek. Bir başka düşüncesi ise Çin’de Türk lokantası açmak. Eski başkentlerden Xian’ı gözüne kestirmiş. Çalışmalara da başlamış. Son derece titiz, bir o kadar da ürün seçimine, kaliteye, ustalığa önem veriyor. Bu nedenle yanında çalışan aşçıları Çin’den seçip getiriyor. Bunun yanında Türk aşçıları da Çin’e eğitim almaya gönderiyor. Aynı zamanda mütevazı, dost canlısı, sosyal, çevreci, memleket sevdalısı, hırslarından arınmış bir insan. Az ama öz konuşuyor, işte ayrıntılar...
HAYAT FELSEFESİ
Bu hayat kısa ve hepimizin. O yüzden insanları üzmemek, çevreyi kirletmemek, memlekete sahip çıkmak lazım. Her şey para, maddiyat demek değil. Bu kadar hırs gereksiz.
KİMDİR?Adı: Haşim Işık
Doğum yeri ve yılı: Erzurum Olur, 1964
Eğitimi: Balgat Ömer Seyfettin Lisesi
Bankacı baba ile ev hanımı annenin çocuğu Özgür Usluler... Hayatın zorluklarını yaşamış bir isim. Küçüklüğünde hiç yaz tatili nedir bilmemiş, çalışmış. Üniversitede okurken, eğitim masraflarını ve harçlığını çıkarmak için yeri gelmiş 24 saat mesai yapmış. O yıllarda şimdiki ortağı olan adaşı Özgür Dökmetaş’la tanışmış. Zorlukların üstesinden birlikte gelmişler. Son 7 yıldır da ortakları Kıvanç Meriç’le Manisa ve Kemalpaşa OSB’de metal üzerine kaplama işleri yapıyorlar. STK’larda da aktif olarak çalışan Usluer, aynı zamanda Kemalpaşa Sanayici ve İşadamları Derneği Başkan Vekili. Kısa sürede iş hayatında önemli başarılara imza atan jeofizik mühendisi Özgür Usluer, hırslardan ve keşkelerden uzak hayat felsefesine sahip. Ailesine çok düşkün. Öyle ki, sohbetimiz sırasında eşi Pınar ve kızı Delfin’e ayrı bir parantez açıyor. “Kızımın doğumdan sadece bir gün sonra ‘spinabifida’lı olduğunu öğrendik. O andan itibarden eşim tamamen kendini kızımıza adadı. Delfin 2.5 yaşında iki kez omuriliğinden ameliyat oldu. Şu an çok iyi durumda olmasına rağmen ürolojik olarak sorun yaşıyor. Eşim her gün üç saatte bir kızımızın idrarını sondayla boşaltıyor. En son gece 01.00’de bu işlemi yaptıktan sonra yatıyor ve 07.00’de uyanıp tekrarlıyor. Bence yılın annesi adayı olabilecek biri. Delfin de sürekli yapılan testlerden dolayı çok çabuk olgunlaşmış bir melek. Ülkemizde spinabifida oranı binde 4.5 ve kimse bu hastalığın farkında bile değil. Tedavisi olmayan, yalnızca önlem ameliyatlarıyla bir şekilde hayatlar sürüyor. STK’ları da kullanarak bu konuda toplum bilinci oluşturmak için bir proje yapmaya başladım. İnanıyorum ki bu sayede çok daha fazla kişiye ulaşıp dikkat çekebileceğiz” diyor. İnanıyorum ki, söyleşinin tamamını okuyunca hayatta hangi zorlukların üstesinden gelinip başarılı olunabileceğini siz de göreceksiniz.
HAYAT FELSEFESİ
Ahlak temeline dayalı dostluklar, hırslardan ve ‘keşke’lerden uzak bir yaşam.
KİMDİRAdı: Özgür Usluer
Doğum yeri ve yılı: İzmir, 1975
Eğitimi: DEÜ Jeofizik Mühendisliği