Ama 2028’te yapılacak olan cumhurbaşkanlığı tartışması şimdiden başladı. Hatta Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasını başlattılar bile.
MUHAFAZAKÂR-MODERN SEÇMENE
Ekrem İmamoğlu, bir yanında başörtülü annesi diğer yanında modern giyinimli eşiyle birlikte, Kuran okutup, hoca efendiye dua ettirerek görevine başladı.
O yüzden diyorum ki, “Bir elinde Nutuk, diğer elinde Kuran’ı Kerim”,
İmamoğlu muhafazakâr ve modern kesime mesaj verdi.
MİLLİYETÇİ DAMARA
Mansur Yavaş ise ilçe belediye başkanlarının göreve başlaması törenlerine katıldı. ”T.C.” isimlerinin belediye binasına asılması sırasında kürsüye çıktı.
Mansur Yavaş
Meral Akşener, “Ben şahsen seçim sonuçları kapsamında ödediğimiz ve ödediğim bedele razıyım” dedi. Ardından İYİ Parti’den adaylık açıklamaları üst üste gelmeye başladı. Koray Aydın, Müsavat Dervişoğlu ve Mehmet Tolga Akalın genel başkan adaylıklarını açıkladılar. İYİ Parti 27 Nisan’da seçimli olağanüstü kurultaya gidiyor.
Meral Akşener, olağanüstü kurultay kararı aldığında en yakınındaki isimlere dahi sürpriz olmuştu. Genel başkanlığa aday olmadığını açıklaması ise ikinci sürpriz oldu. Akşener doğru olanı yaptı. Çünkü seçimlerden önce “Oy vermezseniz evime döneceğim. Siyasetin s’siyle meşgul olmayacağım” demişti.
TUTARLI DAVRANDI
Cumhurbaşkanlığı seçimleri Kemal Kılıçdaroğlu’nu götürdü, yerel seçimler de Meral Akşener’i. Ancak Akşener doğru olanı yaptı. Kendisiyle çelişmedi. Tutarlı hareket etti. Sorumlu bir genel başkanın yapması gerekeni yaptı.
KILIÇDAROĞLU YANLIŞ YAPTI
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra da Kemal Kılıçdaroğlu’nun aynı şekilde hareket etmesi gerekiyordu. Partisini olağanüstü kurultaya götürüp kendisi de aday olmasaydı partiler üstü bir konuma sahip olurdu. Ama bunu yapmadı. Kurultay yarışına girdi ve kaybetti. Seçimden sonra köşesine çekilmedi. Paralel bir genel merkez oluşturdu. Orada görüşmeler yaptı. CHP’nin içine yönelik mesajlar vermeyi sürdürdü. CHP, 47 yıl sonra seçim başarısı elde etmesine rağmen, “Ben siyaseti bıraksam da siyaset beni bırakmaz” diye mesajlar vermeyi sürdürüyor.
Bu ne hırsmış arkadaş.
LİNÇE MARUZ KALDI
Şimdi gözler 2028 yılında yapılacak olan cumhurbaşkanlığı tartışmasına çevrildi.
Ekrem İmamoğlu mu yoksa Mansur Yavaş mı cumhurbaşkanı adayı olacak tartışması başladı.
Ekrem İmamoğlu’nun 2019 seçimlerinden bu yana cumhurbaşkanı adayı olmak istediği biliniyor. Geçen seçimde önünü Kılıçdaroğlu kesti. Bu seçimde Özgür Özel’in seçilmesini sağladığı için İmamoğlu, CHP Genel Merkezi’ni sağlama aldı.
Ancak Mansur Yavaş’ın da halk desteği güçlü.
Mansur Yavaş - Ekrem İmamoğlu
İMAMOĞLU’NA YAVAŞ DENGESİ
Türk milleti kuyumcu terazisinde tartar gibi oy kullanıyor. Ekrem İmamoğlu’nu seçerken cumhurbaşkanlığı yarışında Mansur Yavaş’a tarihi bir zafer yaşattı. Seçimleri yüzde 51.14’le kazanan Ekrem İmamoğlu’na karşı Mansur Yavaş’a yüzde 60.43 oy oranı ile destek verdi.
Ekrem İmamoğlu
1 Nisan tarihi itibarıyla AK Parti’de bu süreç başladı. Seçim sonuçlarını araştırmak üzere komisyonların kurulması kararı alındı, strateji heyetinin toplantıları başladı.
2009 SEÇİMLERİNDEN SONRA
AK Parti 2009 yerel seçimlerinde yüzde 38’e gerileyince benzer bir süreç yaşanmıştı. Beşir Atalay’ın başkanlığında bir heyet çalışmış, yeni bir siyaset dili ve yeni bir siyaset tarzı önerisi getirmişti. Radikal öneriler vardı. Öyle ki Beşir Atalay sunum yaparken bir yandan da göz ucuyla Erdoğan’ın ne tepki vereceğini kontrol eliyordu. Erdoğan bütün programlarını iptal edip sunumu izlemiş, notlarını almıştı. Erdoğan’ın isteği üzerine aynı sunum AK Parti’nin Kızılcahamam kampında yapılmıştı.
7 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE
Bir hatırlatma daha. AK Parti, 7 Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 40’a gerileyince özel bir strateji grubu kurulmuş burada tam bir beyin fırtınası estirilmişti. Hatırlarsanız strateji heyetinin konuşmaları FETÖ tarafından dinlenilip servis edildiğinde kamuoyu, AK Parti’nin çok cesur bir şekilde sorunları masaya yatırdığını görmüştü.
ZAFERİN MİMARIYDI
7 Haziran 2015 seçimlerindeki başarısızlıktan 1 Kasım seçimlerindeki zafere giden sürecin mimarı Erdoğan’dı. Yaptığı hamlelerle AK Parti’yi 7 Haziran yenilgisinden 1 Kasım zaferine taşıdı. Şimdi yine hamle sırası Erdoğan’da.
ERDOĞAN BAŞARMIŞTI
Bir özeleştiri ancak bu kadar samimi olarak yapılabilir.
Seçimlerde alınan başarısız sonuçlardan sonra Erdoğan’ın balkon konuşması yapması çok önemliydi. Seçim kazanınca balkona çıkıp coşkulu kalabalıklara seslenmek güzeldir, ama asıl önemli olan seçim kaybedildikten sonra balkon konuşmasını yapabilmektir. Liderlik bu tür zor zamanlarda ortaya çıkar. Erdoğan bunu başardı, gömleğin ilk düğmesini doğru ilikledi.
BAŞARDI YİNE BAŞARIR
Zaten Erdoğan partisini birkaç kez düştüğü zor durumdan çıkarıp birinci partiyi yapmayı başaran bir lider. 2009 seçimlerinde yüzde 38’e gerileyen AK Parti’yi 2011 seçimlerinde yüzde 49.8’e çıkardı. 7 Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 40 alan partisini, 5 ay sonra yapılan 1 Kasım seçimlerinde 49’a taşımayı başardı.
Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Erdoğan çok büyük sınamalardan geçip, ‘AK Parti bitti’ denildiği zamanlarda büyük çıkışlar yapmayı başarmış biri. Mağlubiyeti zafere çevirebilen bir lider. O açıdan Erdoğan’ın “31 Mart bizim için bir bitiş değil bir dönüm noktasıdır” sözü önemli. Bunu sadece Erdoğan yapabilir. Çünkü onda bu liderlik kumaşı ve kapasitesi var. Bunu 22 yıldır iktidar olmayı başararak gösterdi.
ERDOĞAN TESPİTLERİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim sonuçlarına ilişkin en kapsamlı değerlendirmesini partisinin MYK toplantısında yaptı. Erdoğan’ın neler konuştuğu zaten basına yansıdı. Ben asıl içerideki havayı ve Erdoğan’ın tavrını yansıtmak istiyorum. Ama önce Erdoğan’la ilgili önce üç kritik tespitimi paylaşmak istiyorum.
ÜÇ KRİTİK AN
2019 yerel seçimlerinde sağlıklı bir değerlendirme yapılmamıştı. Dilerim bu kez seçim sonuçları rakam olarak görülmez. Siyasi analizleri de yapılır.
AK Parti’nin seçim yenilgisinde ilk 3 madde şöyle çıkıyor:
1- Ekonomik sıkıntı
2- Emekliler
3- Aday tespitinde yapılan yanlışlar.
SANDIĞA GİTMEYENLER AK PARTİ SEÇMENİ Mİ
Bizde seçimlere katılım oranı hep yüksektir. Ortalama yüzde 85 olarak gerçekleşir. Bu seçimde ise seçimlere katılım oranı düştü. Yüzde 78 olarak gerçekleşti. 3.8 milyon seçmenin sandığa gitmediği tahmin ediliyor. CHP oylarını 13 milyondan 17 milyona yükselttiği için CHP seçmeni sandığa gitmiş. Muhalefetin en güçlü partisi olduğu için TİP ve İYİ Parti seçmeni CHP’de toplanmış. CHP, DEM’den de güçlü bir destek almış. DEM’liler partilerinin yok olması tehlikesine rağmen İstanbul’da CHP’yi desteklemişler.
AK PARTİ SEÇMENİ
Şimdi sıra sandıktan çıkan sonuçların değerlendirilmesine geldi. Millet sandıkta iktidara da muhalefete de önemli mesajlar verdi. İktidarı uyardı, muhalefete kredi açtı.
Bir de sıra seçim sonuçlarının nasıl yönetileceğine geldi. CHP başarıyı, AK Parti seçim başarısızlığını yönetecek. Başarıyı da başarısızlığı da yönetmek önemli.
İYİ PARTİ HEZİMETE UĞRADI
2023 seçimlerinden sonra Meral Akşener, başarısızlığı yönetemedi. Partisine yeni bir ruh, yeni bir enerji veremedi. Tam aksine başarısızlığı derinleştirdi. Sonuç ortada. İYİ Parti bu seçimde hezimete uğradı. Akşener, kaçınılmaz olarak olağanüstü seçimli kongreye gitme karar aldı.
İYİ PARTİ KONGREYE GİDİYOR
Meral Akşener’in aday olup olmayacağı belli değil. Çekilebilir. Emanetçi bir adayı destekleyebilir. Ama Akşener ne yaparsa yapsın İYİ Parti birkaç adayın yarışacağı bir kongreye gidecek. Koray Aydın, Müsavat Dervişoğlu ve Kürşat Zorlu ile Bilge Yılmaz potansiyel genel başkan adayları. Elbette ki kongreyi adaylardan biri kazanacak ama sorun şu ki ortada parti kalmadı. 14 Mayıs seçimlerinde yüzde 9.6 oy alan İYİ Parti bu seçimlerde yüzde 3’e geriledi.
TABELA PARTİSİ OLDULAR
Bu seçimler büyük iddialarla ortaya çıkan DEVA, Gelecek, Saadet ve Demokrat Parti’yi tabela partisi konumuna düşürdü. Saadet Partisi ve Demokrat Parti için söylemiyorum ama AK Parti’yi parçalatmak üzere kurdurulan DEVA ve Gelecek partilerinin nefesi yeni bir seçime yetecek mi emin değilim.
Milletin iradesine saygı duymak gerekiyor. Milletin kararının başımızın üstünde yeri var. Milletin seçim sandığından verdiği mesajı da doğru okumalı. Seçim sonuçlarıyla kavga edilmez. Akıllı siyaset, sandıktan ders çıkarır. Seçmenlerin verdiği mesajları doğru analiz eder.
ERDOĞAN: SAYGI DUYUYORUZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimlere ilişkin ilk değerlendirmesinin milletin kararına saygı duyuyoruz şeklinde olması şaşırtıcı değil. Demokrasilerde son söz sahibi millettir.
Bu seçim sonuçları Türk siyaseti açısından nasıl sonuçlar doğuracak iyi gözlemlemek gerekiyor.
ERDOĞAN’DAN 4 MESAJ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim mesajı merak ediliyordu. Erdoğan mesajlarını yine balkon konuşmasında verdi. Ama bu balkon konuşması farklıydı. Zafer anında balkon konuşması yapmak güzeldir ama zor günde partisinin balkonuna çıkmak önemliydi. Lider zor dönemde partisinin başında olandır.
1- “31 Mart seçimleri bizim için bir yenilgi değil bir dönüm noktasıdır” dedi. Bu bir bitiş değil yeni bir başlangıç mesajını verdi.
2- Seçim sonuçlarına ilişkin kucaklayıcı mesajlar verdi. “Bu seçimin galibi millettir. Demokrasimizdir. 85 milyondur” diye konuştu.