Demirel’in deyimiyle milletimiz devletin tepesinde kavgayı sevmediği için Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in diyalog içinde olmasına destek verdi.
GÖRÜŞMENİN GÜNDEMİ
Özgür Özel, bu görüşmenin bir nezaket ziyareti olmadığını, önemli gündem maddelerini müzakere edeceklerini söyledi. Görüşmede yeni anayasa konusu ön plana çıkıyor. Özgür Özel’in bir de Gezi davasından dolayı cezaevinde olanların durumunu gündeme getirmesi bekleniyor.
Gezi davasından dolayı Osman Kavala, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater ve Mine Özerden hapis cezaları Yargıtay tarafından onandığı için halen cezaevinde bulunuyorlar.
TÜRKİYE-AVRUPA KONSEYİ
Türkiye ile AİHM’nin ve yine Türkiye ile Avrupa Konseyi’nin karşı karşıya gelmesine yol açacak kadar güçlü bir figür. Türkiye, Kavala dahil AİHM kararlarını uygulamadığı gerekçesiyle Avrupa Konseyi’ne savunma vermeye hazırlanıyor. Bir mahkûm ama Türkiye ile Avrupa Konseyi arasındaki ilişkilerin yumuşamasının da anahtarını elinde tutuyor gibi bir durumu var.
CASUSLUKTAN BERAAT DARBEDEN MÜEBBET
Osman Kavala
Özgür Özel de bu fırsatı iyi değerlendirmeyi bildi. Seçimlerde sağlanan tarihi başarının verdiği güçle kendi politikalarını oluşturmaya başladı.
Özgür Özel’in iktidarla bir yandan müzakere, diğer yardan ise mücadele stratejisi siyasetten geçer not aldı. Özgür Özel ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında kurulan diyalog ise siyasi iklimin yumuşamasına yol açtı. Artık sadece kavga eden değil, ülke sorunlarını konuşabilen bir muhalefet var.
KILIÇDAROĞLU VE İMAMOĞLU RAHATSIZ OLDU
Made-in Özgür Özel damgasını taşıyan diyalog siyaseti, CHP üzerinde hesapları olan Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı ise rahatsız etti. Kılıçdaroğlu sert bir çıkış yaparak “Sarayla müzakere edilmez, mücadele edilir” diye bayrak açarken, Ekrem İmamoğlu da yarın yapılacak olan Erdoğan-Özel görüşmesini sabote etmek için harekete geçti.
İMAMOĞLU’NUN HAMLESİ
Ekrem İmamoğlu, Erdoğan-Özel görüşmesi öncesinde CNN İnternational’a verdiği mülakatta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef aldı. İmamoğlu, “Son 2 yılda başıma gelenlerin sebebi otoriterleşen rejim. Evet Erdoğan, rejimin başı tabii ki” diye konuştu.
GÖKHAN GÜNAYDIN’IN AÇIKLAMASI
CHP Genel Başkanı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu sözlerini tarihleri ile birlikte alıntılayacağım. Yeni anayasa konusu ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ndeki değişiklikler gündeme geldiği için Erdoğan’ın sözlerini yazımın başlığına çekmek istedim. İlerleyen bölümde bu konuya tekrar döneceğim.
NUMAN KURTULMUŞ’UN TEMASLARI
Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, anayasa turuna başlıyor. İlk ziyaretini CHP’ye yapacak. Kurtulmuş bugün Özgür Özel’i ziyaret edecek, ardından da bu hafta içinde DEM Parti dahil olmak üzere Meclis’te grubu olan partilerle görüşecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özgür Özel’le görüşmesinde de gündem maddelerinden birini yeni anayasa oluşturacak.
Türkiye’nin 12 Eylül darbesinin eseri olan bu anayasadan kurtulup, sivil anayasaya kavuşması lazım.
Anayasa girişimini çok değerli buluyorum ama Meclis’teki parçalı dağılım nedeniyle maalesef umutlu değilim.
CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin üzerinden iki dönem geçtiği için aksayan ya da düzenlenmesi gereken yönleri ortaya çıktı. O nedenle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin restorasyonu yeni anayasaya göre daha mümkün gözüküyor. Çünkü az sayıda anayasa değişikliği gerektiren maddeler var. Çoğunluğu yasa değişikliği ile sağlanabilir.
İki seçim iki yeni siyasi aktör ortaya çıkardı.
İki seçim yeni bir siyaset düzeni kurdu.
2023 genel seçimlerinden sonra Kemal Kılıçdaroğlu gitti. Yerel seçimler de Meral Akşener’i tasfiye etti.
Yeni siyaset düzeni muhalefet cephesinde kuruldu.
EGE SİYASETİ
CHP yenilendi, Özgür Özel’le seçimlere girdi. Tarihi bir başarı elde etti. Yerel seçimlerde ağır bir hezimet yaşayan İYİ Parti ise yoluna Müsavat Dervişoğlu ile devam etme kararı aldı. Böylece uzun bir aradan sonra Ege bölgesi siyasete iki genel başkan kazandırdı. Özgür Özel Manisalı, Müsavat Dervişoğlu İzmirli.
İktidar kanadında ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Bahçeli açısından yeni bir durum yok. Cumhur İttifakı yoluna devam ediyor.
KUCAKLAYICIYDI
Özgür Özel ne önerecek, Cumhurbaşkanı Erdoğan ne yanıt verecek? İlk görüşmeden sonra ipler kopacak mı yoksa ilerleme sağlanacak mı? Merak edilen noktalar bunlar.
YENİ SİYASİ İKLİM
Kıran kırana geçen bir seçimden sonra siyasi iklim daha da sertleşmeyip tam tersine yumuşadıysa bunda diyalog havasının doğmasının çok büyük bir payı oldu. Eğer iki lider görüşmeleri sürdürme kararı alırsa yeni bir siyasi iklim yaşanacak demektir. Yok aksi olursa büyük bir fırsat heba edilmiş olacak.
Türkiye’nin yeni bir siyasi iklime ihtiyacı var. Yoksa 4 yıl böyle gitmez. Bunu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın atacağı adımlar ile Özgür Özel’in yaklaşımı belirleyecek.
Özgür Özel bu süreçte çok yapıcı bir rol oynayabilir. Türkiye’nin önünün açılmasına katkı yapabilir.
MİLLET İŞBİRLİĞİ GÖREVİ VERDİ
Bu açıdan iki liderin yaklaşımları önemli. Çünkü genel seçimler Erdoğan’ı, yerel seçimler Özgür Özel’i öne çıkardı. Millet sandıkta iki lidere bir rol biçti. “Türkiye’nin sorunlarının çözümünde işbirliği içinde olun” dedi. Ama daha da önemlisi ne konuşacakları.
Cumhurbaşkanı
Salonda bir süre güçlükle ilerliyor. Bu sırada Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, “Yorgunsunuz, isterseniz sizi salona alalım, görüşmek isteyenler oraya gelsin” diyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu daveti geri çevirmiyor. Meclis Başkanı ile birlikte Mermerli Salon’a geçiyorlar.
YOĞUN GEÇEN 24 SAAT
23 Nisan resepsiyonundan 1 gün önce Cumhurbaşkanı ile birlikte Irak’taydık. Bağdat ve Erbil’de çok yoğun bir 24 saat geçirdi.
Sabah erken saatte Bağdat’a uçtuk. Orada önce Cumhurbaşkanı Abdüllatif Reşid ile bir araya geldi. Ardından Başbakan Sudani ile uzun bir görüşme yaptı. İki ülke arasında 17 anlaşmanın imza törenine katıldı. Türkmen temsilcilerle yaptığı toplantıdan sonra Bağdat’tan Erbil’e geçtik. Erbil’de IKBY Başkanı Neçirvan Barzani ve Başbakan Mesrur Barzani ile görüştü. KDP Lideri Mesut Barzani’yi kabul etti.
23 Nisan günü ise önce Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde çocukları kabul etti. Ardından İstanbul’a geçip İsmailağa Cemaati’nin lideri merhum Hasan Kılıç’ın cenaze namazına iştirak etti. Akşam saatlerinde Ankara’ya dönüp 23 Nisan resepsiyonuna katıldı.
Yorgunluk değil, yorgunluk ötesi bir durum. Ama Erdoğan iyi dayanıyor.
CUMHURBAŞKANI’NIN ÇAY DAVETİ
Cumhurbaşkanı
Haberde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, İsrail’e yapılacak olan 26 milyar dolarlık yardımın onaylanması nedeniyle ABD gezisini iptal ettiği yazıyordu.
Haberle ilgili teyit ya da yalanlama yoluna gidilmedi. Ben de haberin doğruluğunu ya da yanlışlığını araştırmak için özel bir çaba içine girmedim. İstedim ki her şey doğal seyrinde devam etsin. Ama başka bir gelişme de yaşanmadı. Her şey anında yalanlanır ya da doğrulanırken bu konuda bir gelişme yaşanmaması da tuhafıma gitti. Bunun üzerine haberin doğruluk derecesini soruşturmaya karar verdim. Şu an için notunu düşüyorum çünkü dış politikada çok hızlı gelişmeler yaşanıyor.
Önce edindiğim bilgiyi paylaşayım.
ABD GEZİYİ İPTAL ETMEDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD gezisinin iptal edildiğine dair ABD tarafından bir bilgi verilmiş değil. Zaten ABD’liler bu ziyaretin yapılmasını istiyorlar. ABD’nin ziyareti iptali söz konusu değil. Onlar 9 Mayıs’ta yapılacak olan Biden-Erdoğan görüşmesi için hazırlanıyorlar. Görüşmeye ilişkin ön hazırlıkları yürütmek üzere geçen hafta ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşar vekili John Bass Ankara’daydı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kabul edildi. John Bass, 15 Temmuz döneminde ABD’nin Ankara Büyükelçisi’ydi. Benim için soru işaretleri taşıyan bir büyükelçidir. Ama Erdoğan’ın ABD ziyaretiyle ilgili görüşmeleri olumlu geçti.
ABD 9 MAYIS’A HAZIRLANIYOR
ABD tarafı Erdoğan’ın gezisine hazırlanıyor. Zaten haberde de ABD’nin değil Erdoğan’ın iptal ettiği iddiasına yer veriliyordu. Kaynaklarımdan Türkiye cephesini de soruşturdum. İlgili birimlere Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, ABD gezisini iptal ettiğine dair bir talimat gitmemiş. Erdoğan geziyi iptal ederse Cumhurbaşkanlığı Dış İlişkiler ile Dışişleri Bakanlığı’nın öncelikli olarak bilgilendirilmesi gerekiyor. Erdoğan’dan iptal talimatı gelirse Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’deki muhataplarını bilgilendirmeleri gerekecek. Ama o yönde bir talimat yok.
ERDOĞAN’DAN
Cumhurbaşkanı ile buluştuktan sonra Bağdat’a hareket ettik.
Heyette 8 bakan ve çok sayıda işinsanı yer alıyordu. Bu da geziye verilen önemi gösteriyordu. Erdoğan 12 yıl aradan sonra Irak’a tam bir çıkarma yaptı.
Kabinenin yarısı Bağdat’taydı.
8 BAKANLA ÇIKARMA
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım Bakanı İbrahim Yumaklı, Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Danışmanı Akif Çağatay Kılıç Irak gezisinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eşlik eden isimlerdi.
KORUMA ORDUSU
Bir de çok sayıda koruma dikkatimi çekti. Söz konusu olan işgali ve iç savaşı yaşamış olan Irak olunca Cumhurbaşkanının koruması en üst düzeyde tutuldu.
ÜÇÜNCÜ KEZ BAĞDAT’TAYIM