Yasemin Boran: Bandırma'da heyecanlandım

Yasemin BORAN

Bandırma'ya seminer için gittiğimi biliyorsunuz. Ama yaşadığım heyecanı bilmiyorsunuz. Üstelik hemen yanıbaşımda bulunanlar bile ne derece heyecanlandığımdan haberleri yok. Ve hatta benim için telaşlanan kişilerin benim tepkisizliğimi görüp hayretle ‘‘nasıl böyle rahat olabiliyorsun’’ dedikleri zaman onlara sadece tebessüm ettim.

Şimdi bütün bunlardan pek bir şey anlamadığınızı biliyorum. En iyisi baştan anlatayım. Sabah büyük bir keyifle beni misafir eden Sibel-Yalçın Dürük çiftinin evinde kalabalık bir grup kahvaltı ettikten sonra derhal yazılarımı gazeteye göndermem gerekiyor diyerek bilgisayarın başına geçtim. Bu sırada tuhaf terslikler arasında ilerleyen zamanla yarışıyorum. Fakat, terslikler bitmiyor ve ben yazılarımı bir türlü gönderemiyorum. Tabii bu sırada seminer saatim geldi ve geçiyor.

Hızla bir karar alıyorum ve seminer arasında yazıları göndermeye karar verip Bandırma Kültür Merkezi'ne doğru yola çıkıyoruz. Kapıda bizi karşılayan Şeker Piliç'in Halkla İlişkiler Müdiresi Emel Pişken'in yüzünden gerilim okunuyor. Beni görünce rahatladı. Ona hak veriyorum çok endişelendi. Çünkü bu organizasyonu üstlenen Şeker Piliç adına halka karşı oldukça büyük bir sorumluluk almış bulunuyor. Ve semineri verecek kişi ortada görünmüyor. Ve tabii aniden ben ortaya çıkınca üzerinden büyük bir yük kalkmış gibi oldu. Derhal kürsüye çıktım ve tamamen dolu bir salonla karşılaştım. Halkın ilgisi ve öğrenme arzusu heyecanımı bir kat daha yükseltti ve Türkiye'nin içinde bulunduğu süreci anlatarak konuşmaya başladım. Ve tabii astrolojinin ne olduğu, Türkiye'nin gelişim sürecini işaret eden astrolojik fenomenleri, sonra da mutlu olmanın aslında hiç de zor olmadığını, bunun için neler yapılacağını anlattım. Tarif ettiğim yöntemleri daha sonra burada da yazacağım diyorum, Yasemin'ce...